Fenerbahçe - Slovacko maçının yazar yorumları
Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi 3. Eleme turunda Çekya ekibi Slovacko'yu Emre Mor ve Lincoln'ün golleriyle 3-0 mağlup etti. 10 kişi kalan rakibi karşısında baştan sonra üstün bir oyunla galibiyete rahat uzanan temsilcimizde Lincoln attığı 2 golün yanı sıra 1 de asistle gecenin yıldızı oldu. Spor yazarlar mücadeleyi yorumladı
UĞUR MELEKE: Deneyimli Slovacko’nun makine düzenine taşıdığı oyununa karşılık yeni bir Fenerbahçe futbolu var sahada. Jorge Jesus, üçüncü resmi maçta da güçlü önde baskıyı tercih etti. Pres başarılıydı, yaşlı Slovacko savunması bolca hataya zorlandı. Ancak tek gelişim bu değildi: Fenerbahçe topa sahipken de geriden daha iyi kurmaya başlamış oyunu.
Üstelik bunu burada daha ilk maçını oynayan Gustavo Henrique ile başarmak da önemli. Dünün konuşulmaya değer tek adamı Gustavo Henrique değildi elbette. Hazırlık döneminde inişli-çıkışlı bir grafik çizen Lincoln beni ziyadesiyle mahcup etti, hem özgüveni hem de kalitesiyle onu izlemek bir zevkti dün gece.
Elbette Jorge Jesus, kafasındaki pres-yoğun oyunu Dinamo önünde de oynatmaya çalıştı ama dün Kadıköy’deki müsabaka sanırım Portekizli’nin düşüncelerini tam anlamıyla sahaya yansıttığı ilk maçtı.
Jesus-ball’un Türkiye’deki ilk gösterimi diyebiliriz sanırım dün gece için. Ve bu gösterim, gelecek için umut vericiydi bence.
ŞANSAL BÜYÜKA: İlk defa izledim. Yanılır mıyım bilemem. Elbette bir Alex değil... Asla değil... Ama Alex sonrası uzun yılların ardından ilk defa Fenerbahçe’de bir futbol aklı gördüm: Lincoln Henrique... Büyülü bir solak... Top ayağına yapışıyor ve yakışıyor. Adrese teslim pas atabiliyor. Oynuyor, oynatıyor. Saha içi liderliğine aday... Kalabalıklardan iyi çıkıyor.
Fenerbahçe 3-0 değil, isterse 13-0 kazansın, halen “Baba” bir golcüye ihtiyacı var. JJ maçtan bir gün önce yaptığı basın toplantısında “Yeteri kadar golcümüz var” demişti. Şaka yapmış olmalı... Nitekim santrfor diye sahaya çıkan Valencia, Fenerbahçe adına bu maçın en zayıf halkasıydı.
SERDAR ALİ ÇELİKLER: Belli oldu. Jorge Jesus aslen 3'lü olarak sete başlatıyor takımını. Sonra Aaro öne çıkıyor ve orta alana bir kişi eklenmiş oluyor. Muhtemelen herkes sağlam ve fit olduğunda şöyle olacak: Serdar Aziz, Aaro ve Luan Peres'li geri 3'lü. Osayi sağ Alioski sol kenar. Lincoln/İrfan/MHY ve Zajc/Crespo/Ferdi'den oluşan orta merkez. Önde Rossi'nin yerine Joao Pedro kesin. Emre Mor yerine İrfan olabilir. Hatta Lincoln de.. Bruma'yı da kullanmayı düşünecektir.
Santrfor gelirse Valencia da olur. Santrforda yine Plea - Muriel gibi hareketli birini isteyecektir. Yani daha statik isim olan Serdar alternatif olur. Bence Serdar eldekilerin hepsinden iyi. Muriel gelirse başka. Adaşıma tavsiyem sabretmesi ve biraz daha deplase olmayı öğrenmeye çalışması. Gelelim Arda Güler'e. Jesus'un onu kullanması şart.
Bu genç adam kadrodaki tüm futbolculardan daha yetenekli olduğundan oynatılmalı. Skora ondan daha yakın biri yok. Joao Pedro ve Arda'nın birlikte kullanıldığı bir sistem daha fazla skor üretir.
İyi bir santrfor ile Fenerbahçe sezonu sonuna kadar götürür. Lincoln skorer bir orta alan. Pedro da öyle.. Arda da dahil olur; Muriel - Plea gibi biri alınırsa skor üretme işi kolay olur.
İBRAHİM YILDIZ: Yeni transfer Lincoln gelenlerin en iyisi. Sol ayaklı bu oyuncu iki müthiş gol attı. Duran topları kullanacağı kesin. Oyun bilgisi, tekniği ve mücadele gücü ile dikkat çekti. Lincoln, kalitesi ile kendini kanıtladı. Fenerbahçe’nin yıldızı olacağını gösterdi.
Sarı-Lacivertlilerin en büyük sorunu ise bir golcünün olmayışı. Yapılacak transfer bu açığı kapatırsa, iyi futbol oynayan, taraftarı heyecanlandıran harika bir takım izleyebiliriz.
Avrupa Ligi bir yana Süper Lig’de Fenerbahçe fırtınası esecek. Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor güçlenen kadroları ile şampiyonluk yarışında olacaklar. Bu sezon çok çekişmeli ve güzel maçlar izleyeceğiz. Sezon başı olmasına rağmen, Fenerbahçe’nin yüksek performansı dikkat çekti.
MUSTAFA SAPMAZ: Jorge Jesus'un kurgusu, dizilişten ve ilk on birde kimin oynadığından bağımsız hücum futbolu içeriyor. Ritmini bulduğu anda rakip takımın bıraktığı boşlukları çabuk gören, topu akıcı çeviren bir oyun.Dün Dinamo Kiev maçında olduğu gibi yine ilk yirmi dakikaya yüksek tempoyla başladılar.
O maçtan farklı olan bu kez rakip kaleyi bulmalarındaydı. Slovacko'nun dayanabileceği bir oyun değildi. Bireysel olarak en iyi oynayan futbolcu Emre Mor'du. Bunu hücum hamleleri kadar defans hamleleri için söylüyorum.
Fenerbahçe takımının form durumu en üst seviyede olmayabilir. Ancak Fenerbahçe taraftarının formu geçen sezonu kapattığı yerden devam ediyor.Takımlarının durağanlaşmasına izin vermediler. Eğer Jesus'un hücum futbolu ritmini bulursa Kadıköy, tarihinde alışık olduğu festival havasını her maç sergileyecek. Görüntü bu!