Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Mozilla/5.0 AppleWebKit/537.36 (KHTML, like Gecko; compatible; ClaudeBot/1.0; +claudebot@anthropic.com)
        Haberler Gündem '11 yaşındaki kendi kızımı bile öpmem'

        İsmailağa cemaatinin, jet-skili fotoğraflarıyla tartışılan ismi Cüppeli Ahmet Hoca, Aktüel dergisinin sorularını yanıtlarken şaşkınlık yaratan bu sözleri etti. Hoca, iki kız çocuğu ile denize girdiği fotoğraflar konusunda kendini savunmaya çalışırken şunları söyledi:

        CEMAAT OLSA UZAKLAŞTIRIRDI

        Yaptığım yanlış. Çocuğum yaşında gördüğüm için yüzdüm. Ve dinen buluğ çağına ermediklerinden haram değil. Bizim grup (İsmailağa) aslında o kızı o halde görünce uzaklaştırır. Takvaya göre kızı kovmam lazımdı ama yapamam.

        PROF.: İSLAMİYETTE BU OLMAZ

        Cüppeli Ahmet Hoca'nın bu sözlerine, ilahiyatçılar tepki gösterdi. Profesör Ali Köse, İslamiyette, insanın kendi kızından sakınmasını gerektirecek bir yasaklama yoktur. Aksi halde insana potansiyel bir sapkın varlık olarak bakmak gerekir ki bu İslam'da yok dedi.

        '11 yaşındaki kendi kızımı bile öpmem'

        İsmailağa cemaatinin önemli ismi Cüppeli Ahmet Hoca, Acarkent'teki villasının kapısını Yeni Aktüel'e açtı: Bizde 7 yaşına geldi mi kızlardan sakınırız. 11 yaşındaki kızımı bile öpmüyorum.

        Jet skide haşemalı fotoğraflarıyla bir kez daha gündeme gelen Cüppeli Ahmet Hoca Yeni Aktüel'in sorularını yanıtladı. Çok tartışılan villasının kapılarını Yeni Aktüel'e açan Ahmet Hoca, İsmailağa Camisi cinayetinden, 28 Şubat'a ve cemaatin siyasilerle ilişkilerine kadar pek çok çarpıcı açıklama yaptı.

        * Tartışılan tatil fotoğraflarınızı basına veren Mehmet Sağlamer'le nereden tanışıyorsunuz?

        - 15 senedir sohbetlerime gelirmiş ama yakınıma girmesi 28 Şubat sürecinde oldu. 28 Şubat'la cami vaazlarım iptal olunca, mescidime çekildim. Ev sohbetleri de tertip edildi. Ev dediysem, beş kat bina; her katta hoparlör, bin kişi dinliyor. Sağlamer de apartmanında sohbet tertip edenlerden. Bir süre sonra bana Türkiye'de hiçbir yere vaaza gidemiyorsun. Avrupa'da konferanslara götüreyim. Bürokratik işlemleri hallederim, masraflarını karşılarım dedi. Zamanla yüzlerce konferans teklifi geliyor. Menfaati olmadan bu kadar masraf yapmasından şüphelendim ama 'zengindir' deyip geçtim. İki yıl sürdü bu durum.

        * Fotoğraflar cemaatinize anlattıklarınızla ters değil mi?

        * Ama mayoluydular?..

        - Kızım haşema giymişti, ayrıca kızımla yüzmemde sakınca yok. Mehmet'in kızı mayolu olabilir, hatırlamıyorum. Yabancı kadınla veya buluğa ermiş kızlarla yüzmüyorum ki! İkisi de 10 yaşlarında filan. Mehmet'in kızını üç yaşından beri tanırım.

        'EVET HATA YAPTIM'

        * Yaşları küçük de olsa, fotoğraftaki tablo cevaz verdiğiniz bir şey mi?

        - Hayır değil. Kızlar yedi yaşını geçti mi kendimizi sakınıyoruz. El bile öptürmüyoruz. Şimdi 11, 12 yaşındaki kızımı bile öpmüyorum.

        * Usule aykırı davrandınız...

        * Geçen hafta görüştüğümüz Metin Balkanlıoğlu, İsmailağa cemaatine muhalif bir parti liderinin Mahmut Efendi ile görüştüğünden bahsetti. Baykal'ı ima ediyor gibiydi...

        - Ankara Hacıbayram'da bir arabanın içinde iki saat boyunca Efendi Hazretleri'ni (Mahmut Ustaosmanoğlu'nu kastediyor) dinlemiş Baykal. Hatta Efendi Hazretleri (Mahmut Ustaosmanoğlu), Beni bugüne kadar kimse onun gibi dinlemedi demiş. İkisini buluşturan dönemin Halk Parti sekreterlerinden Selahaddin Eyyübi diye tanınan, kartvizitinde Hiç yazan biriymiş.

        * Ne zaman oldu bu görüşme?

        - 25-30 sene var.

        'ÖNE ÇIKAN ÖLÜYOR'

        * Mahmut Efendi (Ustaosmanoğlu) ile aranız nasıl? Medyada isminiz çok yıprandığı için sizi dairenin dışına ittiği iddiaları var...

        - Yok öyle şey. Düzenli ziyaretine gidiyorum. Tefsirini halen bana yazdırıyor. Geçen Kurban Bayramı'nda Bu villa yüzünden beni çok rahatsız ettiler dedim, Hiçbir şey olmaz, ben arkandayım, Allah arkanda, işine bak dedi. Çok sever beni. Hatta iki hafta önceki son ziyaretimde bana, Seni sevdiğimi artık gizlemiyorum, herkese söylüyorum dedi. Demek daha önce gizliyormuş.

        - Bana Kıskanan gruplar olabilir demişti. Benzer şeyleri 25 sene önce babama da söyledi. Korkarım bunun yemeğine zehir katacaklar dedi.

        * Bu kadar ilgilendiğine göre yerine sizi düşünüyor...

        - Ben sözlerini naklediyorum ama veliahtı değilim. Kendisinden sonrası için, dünürü Hasan Kılıç ve Mustafa Bilici'nin isimlerini verdi. Yaşlı olsalar da ikisi de sağ.

        * Bir sürpriz yapabilir mi?

        - Hayır, o vasiyet kolay değişmez. Ama şimdi daha iyi anlıyorum. İyi ki beni ortaya atmamış. Baksana öne çıkanı öldürüyorlar! Ben korunmuşum.

        * Geçmişte damadı Hızır Efendi, yakın zamanda da sağ kolu imam Bayram Ali Öztürk, Mahmut Efendi'nin sevgisi yüzünden mi öldürüldü?

        *Siz böyle bir komplo teorisinde taraf olmayı istiyor musunuz?

        - Hayır ama Çarşamba'dan başka yere de gidemeyiz. Hocalarımızın, şeyhlerimizin kabirlerini Patrikhane'ye bırakıp nereye gideceğiz.

        * Hayatınızda başka yapmasaydım dediğiniz şey oldu mu?

        - Evet, 28 Şubat'tan sonra Milli Eğitim'e devredilen külliyemiz. Orası büyük ölçüde babamın parasıyla yapıldı. Ama tapusuz, imarsız yere kuruş yatırım yapmasaydık keşke. O zaman düşünemedik. Nasıl düşüneceksin, Özal'ın rahatlığı vardı! Kandil geceleri yollar tıkanınca yolları askeriye açar, bizi askeriye getirip götürürdü. Babam jandarmaya tel, malzeme veriyordu. Jandarma komutanı yüzbaşıyla iyi münasebetlerimiz vardı. Henüz tanışmıyoruz, külliyedeki ilk kandil toplantısından sonra çağırdı, kızdı. Ama dinleyince yatıştı, hak verdi bize. Kabahatiniz bize bilgi vermemek dedi. Sonra hep haber verdik. Askerle aramız çok iyiydi. Ne bilelim 28 Şubat olacak!

        *Kimdi o yüzbaşı?

        - İzinsiz adını veremem, sıkıntı olmasın adama. Birkaç sene kaldı. Sonra gitti, Batı Çalışma Grubu'nun önemli isimlerinden oldu. Şimdi emekli.

        İlahiyatçılar ne diyor?

        * Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Köse: Aklı selim sahibi olan her insan çocuğunu her zaman, sever de, öper de, kucaklar da. Böyle bir şey yok. Tarihte Peygamberimiz'de de böyle bir şey görülmemiş. O yüzden bu tür düşünceleri hiç kimse İslamiyet'e mal edemez. İslamiyet'te insanın kendi kızından sakınmasını gerektirecek bir yasak yok. Aksi düşünce, insana potansiyel sapkın bir varlık olarak bakmayı gerektirir ki bu İslam'da yok. İslamiyette cinselliğe tamamen reddedilmesi gereken değil, kontrol edilmesi gereken bir olgu olarak bakılır.

        * Türkiye'nin ilk kadın vaizi Prof. Dr. Beyza Bilgin: İslamiyet'te böyle saçma bir düşünce yok. Bu konuda çocuğunu öpemezsin diye hadis ve ayet de bulunmamakta. Ama bazı insanlar yanlış bilgilendirmelerle tedbir amaçlı olarak böyle davranabiliyor ve kendi çocuğunu dahi öpmüyor. Ancak şefkat gösterilmesi gereken yaştaki çocuktan sakınmak doğru bir davranış değildir.

        Sıkıntısını Umre'de atacak

        İsmailağa cemaatinin önde gelenlerinden Cüppeli Ahmet Hoca, jet ski'ye binerken ve denizde yüzerken çekilmiş fotoğraflarının basında yer almasıyla yaşadığı sıkıntılı günlerin ardından dün sabah sessiz sedasız Umre'ye gitti. Suudi Arabistan Havayolları uçağıyla Medine'ye giden Ahmet Mahmut Ünlü'nün Ramazan Bayramı'nın ardından yurda dönmesi bekleniyor.

        SABAH / Murat YALNIZ - Doğu DOLANER

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Sitemizi kullanmaya devam ederek çerezleri kullanmamıza izin vermiş oluyorsunuz. Detaylı bilgi almak için ‘Çerez Politikasını’ ve ‘Aydınlatma Metnini’ inceleyebilirsiniz.
        Bu çeviride Google Translete kullanılmıştır. Anlam ve çeviri hatalarından haberturk.com sorumlu değildir.