HT MASA ekibi haftanın magazin olaylarını değerlendirdi
HT Masa ekibi bu hafta, Nusret'te yaşanan kötü olayı yorumladı. Esin Övet, "Bence mekanların içinde ateşli şovlar yasaklanmalı" derken Kadir Kaymakçı ise, "Millet o lokantada afiyETle yemeğini yemeye devam eder yanan yandığıyla kalır" ifadelerini kullandı. Oben Budak, "Kabak yabancı turistlerin başına patlamış, çok üzüldüm" ifadelerini kullanırken, İpek Durkal ise, "İşte bu herkese ders olsun" yorumunu yaptı
HT Masa ekibi bu hafta, Gülben Ergen ile Burak Törer'in ayrılığını, Mustafa Sandal'ın her sene düzenlenen ödül törenine isyanını, İki gün önce Nusret’te yaşanan kötü olayı ve Çağla Şıkel'in “Köpek gibi çalışıyorum kazanıyorum kime ne?” açıklamasını yorumladı.
- Gülben Ergen ve Burak Törek ayrıldı hem de mesajlaşarak ayrıldılar. Herkes yine bir Gülben Ergen strateji olarak yorumladı. Siz bu ayrılığı nasıl yorumluyorsunuz?
ESİN ÖVET: Gülben Ergen biriyle sevgili olurken ya da ayrılırken hep bir stareteji vardır. Onun aksini düşünmek bile tuhaf. Ancak keşke artık bu tarz stratejilere girmese. Çünkü inandıcılığı tamamen yitirmiş durumda. Çok büyük laflar ederek başladığı ilişkilerine yine çok büyük laflar ederek bitiriyor. Tuhaf gelmiyor mu bu durum size de. Bir tek Gülben Ergen ekseninde yaşanıyor bu tarz tuhaflıklar her zaman.
KADİR KAYMAKÇI: Magazin aleminde eşine az rastlanır, ilginç bir ayrılık! Aileye teşekkürler, anneliğe övgüler karşılığında “Yok ben sana teşekkür ederim” mesajları falan... Normalde birbirleri için ağzına geleni söyleyen ünlü aşıklara alıştığımızdan garip geldi bana. Anlamadığım bu kadar mükemmel iki insan ne diye ayrılır ki? Bir de düşmanların yüzünü güldürmemeyecek kadar sağlam temeller nedir? Aşk bu! Birini seversin gerisi boştur. “Dur düşmanın yüzünü güldürmeyecek temeller atalım” demezsin. Bilemiyorum, anlamıyorum böyle hesaplı kitaplı, ölçülü biliçili aşklar da ayrılıklar da bana samimi gelmiyor... İkisi için de hayırlısı olsun ne diyeyim...
OBEN BUDAK: Strateji olarak yorumlamak gayet normal, Gülben Ergen bu, üzerinde düşünülmeden atılmış bir adımı yok sonuçta. Son 5 yılda tutan hiçbir işi olmadığına göre ilişki durumundan bir olay çıkartmak zorunda sonuçta.
İPEK DURKAL: Muhtemelen Gülben Ergen’in çok önemli ve büyük düşmanları var. Yoksa neden bir ilişki ‘alacağım öç sana’ diye başlayıp ‘yolumuzda, düşmanlarımızın yüzünü güldürmeyecek kadar sağlam temeller attık’ diye bitsin ki? Ayrıca Gülben Ergen’in her ayrılığında aynı şeyi düşünüyorum: Bu kadar mükemmel bir kadından insan nasıl ayrılır? Her şeyi dört dörtlük. Adamların işledikleri suç ona, içlerindeki göç ona. Herkesten daha iyi dost. Herkesten daha iyi kalpli. Herkesten başarılı. Ve en önemlisi, eşi benzeri olmayan bir anne. Herkesten ve her şeyden çok daha fazlası olan Ergen eminim çok kısa bir süre sonra yeniden aşkı bulacaktır.
- Mustafa Sandal her sene düzenlenen ödül töreni Altın Kelebek için açtı ağzını yumdu gözünü. Beni ödül töreninden çıkartın diye isyan etti. Sanatçıların kullanıldığını iddia etti. Sizce de öyle mi?
ESİN ÖVET: Bu ödül töreni yıllardır düzenleniyor yeni değil. Ve aynı marka ile yol alıyor yanlış bilmiyorsam. Ve genellikle ödül törenleri bir sponsor adı altında düzenliyorlar ödül törenlerini. O listelerde yer alıp almamak sanatçının kendi tercihi tabii. Mustafa Sandal’a da saygı duymak gerek. Ama bu tören bu marka ile yol aldığını ilk kez duyurmadı. Daha önce de yapıyordu. Yeniymiş gibi karşı çıkmak bana tuhaf geldi sadece.
KADİR KAYMAKÇI: Mustafa Sandal haklı bence. Marka bir ödüle sponsor oluyor. O ödülün tanıtımlarında ünlülerin adı, fotoğrafı olabilir ama marka kendi sitesinde kullanamamalı. Mesela o marka ABD'de böyle bir ödüle sponsor olsa Jennifer Lopez'in, Rihanna'nın, Beyonce'nin fotoğrafını istediği gibi kullanabilir miydi? Ödül törenini düzenleyen kuruma saygıdan sanatçılar ses çıkarmıyor bu duruma ama doğrusu Mustafa Sandal'ın yaptığı. Sandal'ın itirazının ertesi günü ödül törenini düzenleyen gazetenin yazarının “Mustafa düşük göz kapaklarını aldırmış, olmamış” diye yazmasına da “En İyi Komedi” ödülü verilmeli bence!
OBEN BUDAK: Mustafa Sandal bugüne kadar sanatçı hakları konusunda ne zaman bir tepki ortaya koydu da bu sefer ayaklanmış anlamadım. Ayaklandığı nokta da sponsordan para koparabilmek gibi duruyor, olmamış. Ödülün Tarkan’a ya da Edis’e gideceği kesin olduğu için bile böyle bir çıkış yapmış olabilir.
İPEK DURKAL: Kesinlikle öyle. Orası bir markanın reklamına dönüştü. Ama sadece Altın Kelebek değil, ülkemizde neredeyse tüm ödül törenleri adaletsiz. Çok yerinde bir tepki Sandal’ınki.
- İki gün önce Nusret’te kötü bir olay yaşandı. Barmen ateş şov yaparken iki müşteri yandı. Ve çok sayıda insan da bu durumdan etkilendi. Nasıl değerlendiriyorsunuz.
ESİN ÖVET: Birçok mekanda bu ateşli şovlar var. Bence mekanların içinde ateşli şovlar yasaklanmalı. Tehlike saçıyorlar.
KADİR KAYMAKÇI: Fatih Abi (Altaylı) önceki gün köşesinde sordu: “Bu olay Nusret'in New York'taki ya da Miami'deki lokantalarının birinde olsa ne olurdu?” Orada olsa milyonlarca dolar tazminat öderdi ama burası Türkiye burada bir şey olmaz! Şimdiden onlarca mazerET bulunmuştur bile... Millet o lokantada afiyETle yemeğini yemeye devam eder yanan yandığıyla kalır. Geçmiş olsun...
OBEN BUDAK: Kabak yabancı turistlerin başına patlamış, çok üzüldüm. Nusret adı popüler kültürde yükselişte olan yozlaşmanın önemli bir kalesi. Buraya gidip de aman çok pahalıydı, yok başımıza şunlar geldi diye söylenenleri anlayamıyorum.
İPEK DURKAL: İşte bu herkese ders olsun. Bu demode eğlencenin ne büyük bir riskinin olduğu görülmüş oldu. Yaralılara üzüldüm inşallah sağlıklarına kavuşurlar.
- Çağla Şıkel 200 bin TL’lik aylık kazancısına laf atanlara “Köpek gibi çalışıyorum kazanıyorum kime ne?” dedi. Bu konuda yorumunuz nedir. Çağla Şıkel’in isyanını haklı buluyor musunuz?
ESİN ÖVET: İnsanların kazançlarının bu kadar gözler önüne serilmesi bana oldum olası çok saçma gelmiştir. Ki Çağla Şıkel de bu sektöre girdiği günden bu yana arı gibi çalışıyor. Daha bir sezon boş oturduğu ya da boş durduğunu görmedim. Hak ediyorsa kazanacak tabii. Bu 200 bin değil 400 bin de olabilir. Ki hiç bir şey yapmadan bu paraları kazananlar var. Vergisini ödedikten sonra kime ne!
KADİR KAYMAKÇI: “Nazar etme ne olur çalış senin de olur” Esin haklı. Vergisini ödedikten sonra kim ne karışır kimin ne kadar kazandığına. Kazancını gizleyip vergi kaçıranlara laf söylenmeli asıl... Çağla Şıkel sektörün en çalışkan isimlerinden. Ama şu “Köpek gibi çalışıyorum” biraz abartılı olmuş. Onun kazandığının yüzde 1'ine ne şartlarda günde 14-15 saat çalışan insanlar var...
OBEN BUDAK: İnsanın kazandığı paraya laf atılması çok gıcık olmalı, kesinlikle katılıyorum. Fakat 2-3 saatlik program çekimi ile dünya para kazanan isimlerin kendilerini “Köpek gibi çalışıyor” gibi görmesi de tuhafıma gidiyor. Ya gerçekten köpek gibi çalışılan işlerden haberleri bile yok ya da aşırı sinirle ağızdan çıkan boş bir açıklama…
İPEK DURKAL: Çağla Şıkel 100 bin lira kazansa, kalan 100 bin lira benim cebime mi girecek? Milletin ne kazandığı başkasını neden bu kadar ilgilendiriyor? Çalışıyor kazanıyor, Allah daha çok versin. Hakikaten kime ne?