Keriman Halis Ece kurban mıydı yoksa kahraman mı?
Keriman Halis Ece, iddia edildiği gibi Hristiyanlığın ve Avrupa'nın zafer kutlamasına kurban mı edilmişti yoksa çağdaşlığını ve kadınlarının aydınlık yüzünü temsil ettiği Türkiye'nin kahramanı mıydı? Habertürk'ten Mehmet Çalışkan, Türkiye'ye ilk dünya güzeli unvanını kazandıran Ece'nin hayatını 'Haftanın Portresi'nde derledi
Keriman Halis Ece...
Türkiye'nin ilk dünya güzeli.
16 Şubat 1913.
Doğduğunda;
* İttihat ve Terakki Cemiyeti, Bâb-ı Âli Baskınıyla yönetime o yıl el koydu.
* Balkan Devletleri ile Londra Antlaşması o yıl imzalandı.
* Yunanistan ile Atina Antlaşması o yıl imzalandı.
* Bulgaristan ile İstanbul Antlaşması o yıl imzalandı.
* Panama Kanalı açıldı.
* Sadrazam Mahmut Şevket Paşa, suikast sonucu o yıl öldürüldü.
* Birinci Dünya Savaşı'nın başlamasına 18 ay vardı.
31 Temmuz 1932.
Dünya güzeli seçildiğinde;
* Cumhuriyet henüz 9 yaşındaydı.
* Kadınlara belediye seçimlerine girme hakkının tanınmasının üzerinden henüz 2 yıl geçmişti.
* Kadınlara milletvekilliği seçimlerine katılma hakkının tanınmasına henüz 2 yıl vardı.
* Türkiye, Milletler Cemiyeti'ne o yıl katıldı.
* Türk Dil Kurumu, o yıl kuruldu.
* Soyadı Kanunu'nun çıkarılmasına henüz 2 yıl vardı.
* Adolf Hitler'in lideri olduğu Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi (Naziler) o yıl kuruldu.
Keriman Halis Ece, zamanın ünlü tüccarlarından olan, 'Hızır' adlı yangın söndürme aletlerinin mümessili Tevfik Halis Bey ve Ferhunde Hanım'ın 6 çocuğundan biri olarak İstanbul'da doğdu.
Dedesinden kalan mülklerden ve babasının tüccar olmasından dolayı varlıklı bir ortamda büyürken iyi derecede eğitim aldı.
18 yaşındayken arkadaşları, Cumhuriyet Gazetesi'nin düzenlediği güzellik yarışmasına katılmasını tavsiye etti.
Ne var ki babası Tevfik Halis Bey'den bu konuda izin alamadı.
O yıl düzenlenen yarışmada Naşide Saffet Türkiye güzeli seçildi.
Naşide Saffet (1912 - 1988)
Feyziye Mektepleri öğrencisi olan 19 yaşındaki Keriman Halis Ece'nin ertesi yıl aynı yarışmaya katılması yeniden gündeme geldi.
Edebiyatçı arkadaşları, Tevfik Halis Bey'e kızının güzellik yarışmasına katılmasını salık verdi.
Tevfik Halis Bey, dönemin ileri gelen edebiyatçıların tavsiyesini dikkate alarak kızını yarışmaya kaydettirdi.
Yarışmaya katılım için verilen ilanda şu cümleler yer aldı; "16 - 25 yaşlarında evlenmemiş, namuslu kızlar 'hafif ve balo kıyafetiyle' yapılacak bu seçime katılabilecek. Kazanamayanların izzet-i nefislerinin rencide edilmemesi için adları açıklanmayacaktır."
Keriman Halis Ece'nin çok iyi piyano çalabilmesi, çok iyi yemek yapabilmesi, dikiş dikmesi ve Fransızcayı anadili gibi konuşması Abdülhak Hamid, Cenap Şahabettin, Vasfi Rıza, Yunus Nadi ve Peyami Safa'dan oluşan yarışmanın jürisini ziyadesiyle etkiledi.
Keriman Halis Ece, yarışmada birinci seçilince 31 Temmuz 1932'de Belçika'nın Spa kentinde yapılan dönemin en prestijli yarışması olarak kabul edilen, Türkçe karşılığı Uluslararası Güzellik ve Zarafet Yarışması olan International Pageant of Pulchritude'de Türkiye'yi temsil etme hakkı kazandı.
Keriman Halis Ece'nin;
Boyu: 1.70 m
Saç Rengi: Siyah
Göz Rengi: Kahverengi
.pngKeriman Halis Ece, 28 ülkenin güzellerinin katıldığı International Pageant of Pulchritude'de birinci seçildi.
Salondakiler, 'Vive la Mustafa Kemal', 'Vive la Miss Turquie' şeklinde tezahürat yaptı.
Törenden sonra göz yaşlarına boğulurken babası Tevfik Halis Bey, 'Toparla kendini, bunca insan seni görmeye gelmiş. Balkona çıkıp selam vermen gerekiyor' dedi.
Keriman Halis Ece, göz yaşlarını silip balkona doğru yönelirken görevlilerden bir Türk bayrağı istedi.
İşte o esnada bayrak krizi yaşandı.
Çünkü salonda Türk bayrağı yoktu.
Keriman Halis Ece, bayrak olmadan balkona çıkmayacağını söyleyince babasıyla birlikte hemen oracıkta atlas bir kumaştan Türk bayrağı yaptı.
Keriman Halis Ece, böylece balkona çıkarak toplanan kalabalığa selam verdi.
* Vive la: Fransızca'da 'Yaşasın' demek.
Keriman Halis Ece'nin Evlilikleri;
* Dr. Orhan Sanus
* Hasip Tamer
Keriman Halis Ece, dünya güzeli seçildiğini öğrenme anındaki duygularını şöyle dile getirdi; "Finale ben ve Almanya güzeli kaldık. Kırmızı bir tuvalet giyinmiş, yakasına da beyaz kurdele takmıştım. Jüri başkanı elindeki zarfı açtı. Heyecandan bayılabilirdim. Ve bütün tiyatro salonu, 'Vive la Mustafa Kemal', 'Vive la Miss Turquie' sesleriyle inledi."
Keriman Halis Ece'nin Çocukları;
* Sezai Biltin Sanus (Dr. Orhan Sanus)
* Ece Sanus (Dr. Orhan Sanus)
* Cenk Tamer (Hasip Tamer)
Keriman Halis, Türkiye'ye dönüşünde Sirkeci Garı'nda büyük bir kalabalık tarafından karşılandı.
Atatürk, Keriman Halis Ece'nin onuruna kardeşi Makbule Hanım ve manevi kızı Afet İnan ile birlikte katıldığı bir davet verdi.
Keriman Halis Ece, Atatürk'ün elini öptü.
Atatürk, Keriman Halis Ece'nin alnından öperken 'Sana Ece diyeceğim' dedi.
Atatürk, Keriman Halis Ece'nin dünya güzeli seçilmesini şu sözlerle yorumladı; "Türk ırkının soylu güzelliğinin daima korunduğunu gösteren dünya hakemlerinin bu Türk çocuğu üzerindeki hükümlerinden memnunuz. Fakat Keriman Halis Ece, hepimiz işittiğimiz gibi söylemiştir ki; o, bütün Türk kızlarının en güzeli olduğu iddiasında değildir. Bu güzel Türk kızımız, ırkının kendi mevcudiyetinde tabii olarak tecelli ettirdiği güzelliğini dünyaya, dünya hakemlerinin tasdikiyle tanıttırmış olmakla elbette kendini memnun ve bahtiyar addetmekte haklıdır. Türk milleti, bu güzel çocuğunu şüphesiz samimiyetle tebrik eder."
Keriman Halis Ece'nin;
Amcası: Ünlü operet bestecisi Muhlis Sabahaddin Ezgi.
Halası: Ünlü besteci Neveser Kökdeş.
Yeğeni: Asım Ekren
Kardeşi Turgan Ece'nin Torunu: Oyuncu Kenan Ece.
Atatürk, 1934'te Soyadı Kanunu çıkmasından sonra Keriman Halis Ece'ye 2 yıl önceki davette dediği 'Ece'yi soyadı olarak verdi.
Keriman Halis Ece, bunun üzerine Atatürk'e çektiği telgrafta duygularını şu sözlerle dile getirdi; "15 günden beri memleketimden hiçbir haber alamamıştım. Bugün Paris sefaretimizde layık olmadığım kıymettar iltifatınızı gazetelerde gördüm. Meserretimden ağladım. Bu muvaffakıyyetim sizin memleket kadınlığına telkin ettiğiniz fikirlerin eseridir. Tanrının sizi üzerimizden eksik etmemesi temenniyetini yad etmekteyim. İhtiramatımın kabulünü rica ederim efendim."
Keriman Halis Ece'nin dünya güzeli seçilmesi Japonya'yı da etkiledi. Japonya'da okullarda hem temel eğitim hem de lisans eğitimi ders kitaplarında Türk kadınının uzun bir süreç içinde erkek egemenliği ve baskısından kurtulması içerikli 'Keriman Halis Olayı' diye bir konu vardı.
Keriman Halis Ece, zaman zaman yaptığı röportajlarda International Pageant of Pulchritude yaşananları bu şekilde anlattı.
Ne var ki bir kişi International Pageant of Pulchritude'de yaşananların böyle olmadığını, Keriman Halis Ece'nin siyasi ve dini nedenlerden dolayı dünya güzeli seçildiğini iddia etti.
O kişi de Halid Turhan Bey...
Yarışmayı yerinde izleyen Halid Turhan Bey, Keriman Halis Ece'nin International Pageant of Pulchritude'de dünya güzeli seçilmesinin siyasi ve dini nedenlerden ötürü yarışma komitesi tarafından ayarlandığını iddia etti.
Halid Turhan Bey, hatıralarında Keriman Halis Ece'nin dünya güzeli seçilmesiyle ilgili olarak bir yazı kaleme aldı.
Halid Turhan Bey'in iddiasına göre International Pageant of Pulchritude başkanı kürsüye geçerek şunları söyledi; "Sayın jüri üyeleri, bugün Avrupa'nın, Hristiyanlığın zaferini kutluyoruz. 600 senedir dünya üzerinde hakimiyetini sürdüren Osmanlı artık bitmiştir. Onu Avrupa Hristiyanları bitirmiştir. Elbette ABD'nin ve Rusya'nın hakkını inkar edemeyiz. Neticede bu Hristiyanlığın zaferidir. Müslüman kadınların temsilcisi, Türk güzeli Keriman, mayoyla aramızdadır. Bu kızı zaferimizin tacı kabul edeceğiz, onu kraliçe seçeceğiz. Ondan daha güzeli varmış, yokmuş bu önemli değil. Bu sene güzellik kraliçesi seçmiyoruz. Bu sene Hristiyanlığın zaferini kutluyoruz. Avrupa'nın zaferini kutluyoruz. Bir zamanlar Fransa'da oynanan dansa müdahale eden Kanuni Sultan Süleyman'ın torunu işte mayo ve sütyenle önümüzdedir. Kendini bizlere beğendirmek istemektedir. Biz de, bize uyan bu kızı beğendik, Müslümanların geleceğinin böyle olması temennisiyle, Türk güzelini dünya güzeli olarak seçiyoruz. Fakat kadehlerimizi Avrupa'nın zaferi için kaldıracağız."
Keriman Halis Ece'nin dünya güzeli seçilmesi, Avrupa basını tarafından 'Osmanlı kızının son hali' manşetleriyle günlerce gündemde tutuldu.
Hatta Keriman Halis Ece'nin fotoğrafları, kartpostal olarak basılıp dağıtıldı.
Avrupa basınında Keriman Halis Ece'nin dünya güzeli seçilmesine farklı yaklaşımlar da oldu. O yaklaşımlar, 'Müslüman bir kadının, bir Türk kızının kendini beğendirmek için devlet imkanlarıyla yarışmaya katılması, Türk modernleşme hareketinin doruk noktası' üzerineydi.
Keriman Halis Ece, Halid Turhan Bey'in iddia ettiği gibi gerçekten siyasi ve dini nedenlerden dolayı mı dünya güzeli seçildi?
Benim görüşüm;
Cumhuriyet kurulalı zaten 9 yıl olmuştu.
Keriman Halis Ece'den önce 3 Türkiye güzeli International Pageant of Pulchritude'de yarışmıştı.
(Aşağıdaki videoda Feriha Tevfik'in katıldığı International Pageant of Pulchritude'den görüntü yer alıyor)
Yarışmanın komitesi, kendilerince 'Hristiyanlığın zaferi'ni neden önceki 3 yılda değil de Keriman Halis Ece'nin katıldığı yıl kutlamak istedi?
Söz konusu kutlamayı yapmak için ellerine daha önce 3 kez fırsat geçmişken neden 1932 beklendi?
Söz konusu iddiada bulunan neden sadece Halid Turhan Bey oldu?
Keriman Halis Ece'den sonra 1951'e kadar Türkiye'de güzellik yarışması düzenlenmedi. Dolayısıyla da hiçbir Türk kızı, 19 yıl boyunca uluslararası güzellik yarışmasına katılamadı.
Dönemin ünlü yazarı Peyami Safa, Keriman Halis Ece'nin dünya güzeli seçilmesini şöyle kaleme aldı; "Keriman Halis'in tüm dünyaya ispat ettiği şey, yalnız ferdi bir güzellikten ibaret değildir. O, düne kadar kafes arkasında yalnız 'insan yumurtlamaya' yarar, acayip bir kümes hayvanı zannedilen Türk kadını ile bugünün beynelmilel hareketlerine karışan, zeki ve cevval bakışlı Türk kızının farkını meydana çıkardı. Bu olay Türkiye'nin geçirdiği inkilap hakkında yazılmış ve yazılacak kitaplardan ziyade fikir vermek kudretine haizdir. "
Keriman Halis Ece, 28 Ocak 2012'de 99 yaşındayken vefat etti. Cenaze töreninde tabutu Türk bayrağıyla örtülen Ece, 30 Ocak 2012'de Feriköy Mezarlığı'na defnedildi.