Lübnan'a havadan ve karadan saldırılar: "İsrail Hizbullah tabanını lidersiz bırakıyor"
İsrail, Lübnan'daki Hizbullah grubuna 2006 yılından bu yana düzenlediği en kapsamlı saldırıları gerçekleştiriyor. Hizbullah'ın Nasrallah dahil tüm komuta kademesini kaybettiği saldırılar dün gece genişledi, İsrail kara saldırısı başlattığını duyurdu. Başkent Beyrut'ta kaos ve gerginlik hakim. Beyrut Amerikan Üniversitesi'nden Profesör Hilal Khashan'a göre İsrail, Hizbullah'ın tabanını lidersiz bırakarak Hizbullah'ı ortadan kaldırmaya çalışıyor ve İran, İsrail'le savaşabilecek bir noktada değil.
İsrail, 7 Ekim'den beri düşük ve orta ölçekli çatışmalar yaşadığı Hizbullah grubuna karşı özellikle son iki haftada planlı ve ağır hava saldırıları gerçekleştirdi. Bu saldırılarda Hizbullah'ın lideri Nasrallah dahil, grubun komuta kademesinin neredeyse hepsi öldürüldü.
Savaşı genişletme yolunu seçen İsrail'in Lübnan'a olan baskısı her geçen gün yükseliyor. Gece saatlerinde 'sınırlı' olduğunu açıkladıkları bir kara saldırısı da başlatan İsrail ordusu, Güney Lübnan'daki Hizbullah hedeflerini yok edeceklerini açıkladı.
Tüm bu savaşın, patlamaların ortasında ise Orta Doğu'nun bir zamanlar en güzel kenti olarak bilinen başkent Beyrut var.
"Beyrut gergin bir noktada"
Beyrut Amerikan Üniversitesi'nden Profesör Hilal Khashan, Beyrut'ta tansiyonun yüksek olduğunu ve 'gergin' bir noktada bulunduklarını belirtiyor.
İsraillilerin Lübnan'da nerede olurlarsa olsunlar Hizbullah üslerini ve silah depolarını hedef aldıklarını söyleyen Khashan, İsrail ordusunun hem siyasi hem de askeri; tüm Hizbullah yetkililerinin peşine düştüklerinin altını çiziyor. Ancak profesör, ne yazık ki saldırılarının birçoğunun, İsraillilerin ikincil hasar olarak gördüğü önemli sivil kayıplara yol açtığını ifade ediyor. "İsrail saldırılarının siviller için bir tehdit oluşturduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz." diyen Khashan'a göre durumla ilgili tedirginlik ve çok sayıda Şii mültecinin varlığı göz önüne alındığında Beyrut gergin bir şehir.
Hizbullah, İsrail'in Lübnan'ı işgali sırasında, İran Devrim Muhafızlarının aktif çalışmasıyla 1982 yılında kurulmuş güçlü bir Şii grup. Hem siyasi hem de askeri ayağı, son 40 yıldır Lübnan'daki en önemli parametrelerden biri. Ancak Profesör Khashan'a göre İsrail Hizbullah'ın başını kesti. Sadece komutanlarını değil, haleflerini ve haleflerinin yardımcılarını da öldürdü. İsrail, Hizbullah'ın tabanını lidersiz bırakarak Hizbullah'ı ortadan kaldırmaya çalışıyor.
Lübnan 5.3 milyon kişinin yaşadığı bir ülke. Nüfusun yüzde 67.8'i Müslüman. Bunların yüzde 31.9'u Sünni, yüzde 31.2'si Şii. Nüfusun yüzde 32.4'ü ise Hristiyan. Yüzde 4.5 da Dürzi nüfusu mevcut. Yani ülke Orta Doğu'nun en çok kültürlü ülkelerinden. Profesör Hilal Khashan'a göre ülkenin en büyük güçlerinden Hizbullah'ın, karşı karşıya olduğu saldırılarda Lübnan halklarından destek oranı Şii halkla sınırlı. Khashan'a göre ne Sünniler ne de Hristiyanlar bu gruba sıcak bakıyor.
"İran İsrail'le savaşamaz"
Ve İran. 1979'da iktidara gelen molla rejiminin en görkemli kollarından olan Hizbullah'ın son iki hafta içinde tüm komuta kademesinin öldürülmesi ve maruz kaldığı saldırılar İran'ın nasıl bir tepki vermesine sebep olacak?
Khashan'a göre İran iki nedenden ötürü İsrail'le savaşmayacak. Birincisi, İsrail'i düşman olarak görmüyor ve sadece İsrail'in kendilerini rakip bir bölgesel güç olarak kabul etmesini istiyor. İkincisi, İsrail teknolojik olarak İran'dan üstün ve son teknoloji askeri donanıma, güçlü bir hava kuvvetlerine sahip. İran ise güvenilir bir hava gücüne sahip değil. İsrail, Tahran'ı bölgesel dengi olma çabalarından vazgeçmeye ikna etmek için vekillerini ciddi şekilde vuruyor.