Buray: ‘Sanatta yarış olmaz’
İkinci albümü 'Sahiden'i sevenleriyle buluşturan Buray, yeni nesil popçular arasında rekabetin değil güzel bir dostluğun hüküm sürdüğünü söyledi ve ekledi: "Sanatta yarış olmaz. Birbirimizi destekleyerek büyüyoruz"
‘Sen Sevda mısın’ şarkısıyla hayatımıza giren Buray’la röportaj yaptığımda ikinci albümde de aynı başarıyı yakalayıp yakalayamayacağını merak etmiştim. ‘Sahiden’ albümünün tüm şarkılarını çıktığı gün dinledim. ‘Sahiden’ ve ‘Ay Parçası’ favorilerimin arasına girdi. Geçen yılı aratmayacak şarkılar gelince Buray’la tekrar röportaj yapmak farz oldu. Buluştuğumuzda dikkatimi ilk çeken Buray’ın rahatlığı oldu. Geçen yılki heyecanın yerini biraz daha rahatlama almış. Hem sektöre alışmış hem de bir yılda edindiği hayran kitlesi kendine güvenini artırmış gözüküyor. ‘BY Bahçe’nin sevimli ortamında gerçekleştirdiğimiz sohbetin sonunda “Seneye görüşürüz” dedik. Buray’dan bu şarkılar çıktıkça biz daha çok buluşuruz...
‘AYRILIĞIN HER HALİNİ İŞLEDİK’
‘Sahiden’le ara vermeden yeni şarkılarınızı sevenlerinizle paylaştınız. Albümün nasıl bir hikâyesi var?
12 şarkımız var, 11’i yine Gözde Ançel ve Buray imzalı. ‘Gül Goncalar’ıysa babam yaptı. Küçüklükten beri duyduğum ve yorumlamak istediğim bir türküydü.
Buray şarkılarında hep uç noktadayız. Ya çok mutlu, enerjik ya da dibine kadar mutsuz ediyor. Şarkı seçimlerini neye göre yapıyorsunuz?
Çok fazla şarkı üretiyoruz, bana uymayacak şarkıları başka sanatçılarla paylaşıyoruz. Her bestecinin bir tarzı vardır ya biz o skalayı geniş tutmaya çalışıyoruz. Bu albümde Latin de arabesk de alaturka da var. Her yaştan insana hitap edecek bir şarkı bulundurmaya dikkat ettik. ‘Aşk mı Lazım’ diye çıktık ama albüm bir bütün olarak uyumlu. Albümde ayrılığın her halini, işledik. Üstüne biraz İstanbul serptik. Müziğin kalbi İstanbul. Bizim şarkılarımız da burada oluşuyor.
Herkesin single çıkardığı bir dönemde ikinci albümü çıkardınız...
Bazı insanlar bütün imkânlarını bir şarkıya yoğunlaştırıyor. Bizde bir sürü beste var. Bu yüzden albüm yapıyoruz. Geçen sefer ‘İstersen’i sunduk ama ‘Sen Sevda mısın’ reklam yapmamamıza rağmen alıp başını gitti. İnsanlar bütün albümü dinleyip en sevdiklerini suyun yüzeyine çıkarıyor. Albümün güzel yanı insanların kalbinden vurmak için 12 tane kurşunumuz var.
'ŞARKILARIMIN SIRRI SAMİMİYET'
İlk röportajımızda beste konusundaki zenginliğinizi “Beni tüketemezler” sözüyle anlatmıştınız. Albüm sürecinde bu sizi zorladı mı?
Bana hep ‘İkinci albümde insanlara beklediğini verebilecek misin?’ diye sordular. Dürüst ve doğal olduktan sonra neden olmasın? Maddi kaygımız yok. Bu ritmi yapalım, bu tarz çok moda, bu tutar diye bir şey yok. Buray’a yakışan şeyleri yapmaya çalışıyoruz. Bana yakıştığını düşünüyorsak, anlattığımız hikâye dürüst ve doğalsa hiç de tribe girmeye gerek yok. Bizim anlattığımız hikâyeyi benimseyeceklerdir.
Buradan çıkan sonuç, şarkıların başarısının sırrı samimi olması mı?
Evet, bu tamamen samimi olmak, yapmacıklıktan uzak olmakla alakalı. İnsanların sevdiği şeyin arayışı içinde olmak yerine sen kendin olduğunda çıkıyor bu şarkılar.
‘BEN DE HALKTAN BİRİYİM’
Edis’le yaptığım röportajda “Yeni nesil şarkıcılar birbirini kolluyor” demişti. Aranızda rekabet olmuyor mu?
Herkesin kendi dinleyicisi var. Böyle bir yarışımız yok. Zaten sanatta yarış olmaz. Güzel bir dostluğumuz var. Birbirimizi destekleyerek büyüyoruz. İlyas Yalçıntaş, Edis, Cem Belevi, ben ve Ece Seçkin’den oluşan bir arkadaş grubumuz var. İki haftada bir toplanıp şarkılarımızı söylüyoruz. Bu dinleyenlerimiz arasında da bir bağ oluşturuyor.
Sizler pop müziğin starları olduğunuzda sektör daha sakin mi olacak?
Ona yorum yapamıyorum. Ulaşılmazlık hissi, “Ben starım”, “Ben herkesten farklıyım” durumu bitti. Artık insanlar halka çok yakın. Ben de halktan biriyim. Yeni kuşakta o tarz şeyler yok.
İki ülke arası evlilik
Eşiniz Avustralya’da mı yaşıyor? Buraya gelecek mi?
O geliyor, ben gidiyorum. Yakınlarda buraya gelmeyi planlıyor. 4 yıllık bir evliliğim var. Karım çok göz önünde olmayı seven biri değil.
Uzaktan evlilik yürütmek zor olmuyor mu?
Oluyor ama devam ediyoruz... İşim benim için her şeyden önemli; yaşamın anlamı, nefesim, her şeyim... Müziğin kalbi İstanbul’da olduğu için ben de İstanbul’da olacağım. n Nasıl
Nasıl bir kocasınız?
Bunu bana değil yakalarsanız eşime sormanız lazım.
‘Çok zor iş ama oyunculuk tekliflerine açığım’
Bütün şarkılarınızda Gözde Ançel de var...
Gözde’yle bir takımız. Bu yola beraber çıktık. Yeni dönemin en yetenekli bestecilerinden biri. Hem söz olarak edebiyata düşkün hem de ilginç melodik fikirleri var. Gözde benim, ben onun eksik taraflarımızı tamamlıyoruz. 30’uncu albümde de Gözde’yle beraber olacağız.
Gözde Hanım mühendis...
Evet, trenleri, helikopterlerini birbirine bağlayan kablo dizayn ediyor. Acayip bir kafası var. İşi bitip eve gelince de bu şarkıları yapıyor. İlk şarkımızı Ferhat Göçer’e vermiştik, o bizim uğurumuz. Yeni dönemde de Demet Akalın’a ve Ziynet Sali’ye verdik. Yeni şarkılar da var. Buray-Gözde Ançel imzalı şarkılar piyasada olacak.
Oyunculuk yeteneğinizin olmasını istiyormuşsunuz. Sizi ekranda da görür müyüz?
Bir defa kendim olarak çıktım. ‘Güldür Güldür Show’da 3 cümleyi zor ezberledim. Çok zor iş ama denemek isterdim. Tekliflere açığım.
En çok hangi sözleri duymak sizi mutlu ediyor?
“Beni benden iyi anlatmışsın” demeleri. Klibin senaryosunu oluşturup yollayanlar var. Ürettiğimiz şarkıyı bizden çok benimseyip “Benim şarkım” diyorlar.
Klibinizde işaret dili de kullandınız. Bu kimin fikriydi?
Fikir benden çıktı. Şarkımızın nakarat kısımını işaret diliyle de anlattık. Çok da güzel tepkiler aldık.
Neziha KARTAL / HABERTÜRK MAGAZİN