Kırım Türklerinin lideri Kırımoğlu'ndan Habertürk TV'ye açıklamalar
Kırım Türklerinin lideri ve Ukrayna Yüksek Şurası üyesi Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, Habertürk TV'de Fatih Altaylı'nın Teke Tek programına açıklamalar. Kırımoğlu, Ukrayna halkının çok kararlı olduğunu söyleyerek, '3-4 hafta dayanırlarsa tablo değişir' dedi. Antalya'da görüşmelerden bir şey çıkmayacağını ifade eden Kırımoğlu, "Ruslar aynı taleplerini tekrarlayacak" diye konuştu.
Kırım Türklerinin lideri ve Ukrayna Yüksek Şurası üyesi Mustafa Kırımoğlu, Habertürk TV'de Fatih Altaylı'nın Teke Tek programına soruları yanıtladı.
Kırımoğlu'nun açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
"UKRAYNA'NIN BÜTÜNLÜĞÜNE DESTEK VERDİK"
Ukrayna Parlamentosu 2014 yılında Kırım sürgününü soykırım olarak değerlendirdi. Sürgüne gittiğimde 7 aylıktım. 1989'da ülkeme döndüm. Bizim esas maksadımız sürgünde olan vatandaşlarımızı Kırım'a yerleştirmekti. Stalin zamanında mümkün değildi. Bu harekete tüm halkımız iştirak etti demek mümkündür. Şimdi Kırım'da 200 bin civarındayız. Bir 50 bin daha dönebilir. Bize 'hoşgeldiniz, buyrunuz' diyen olmadı. Biz sürgün olduktan sonra evlerimize Rusya'dan gelen insanları yerleştirdiler. Bizi düşmanca karşıladılar. Biz gelince 'O evleri sizden geri almak istemiyoruz, Rus kardeşlerimizle yaşamak istiyoruz' dedik. 'Sosyal problemlerimizi devletin çözmesi lazım, sizden bir şey istemiyoruz' dedik. Ukrayna'nın bütünlüğüne destek veren Kırım Tatarlarıdır. Yavaş yavaş haklarımızı elde ediyorduk. Ama şimdi herşey değişti. 2014 yılına kadar Ukrayna tamamen bağımsız demek mümkün değildir. Ukrayna'da mili demokratik kuvvetler var. Bizi destekleyen. Bizim problemlerimiz Ukrayna devletiyle değil oraya getirilen Ruslar'laydı.
"GÜRCİSTAN İŞGALİNE TEPKE GÖSTERİLSEYDİ"
1991 yılında referandum oldu. Biz bu referanduma karşıydık. Burada yaşayan Ruslar çoğunlukta bizim vatanımızın kurulmasına karar veremezdi. Maalesef Ukrayna referandumu tanıdı. Haklarımızı elde etmeye başardık. Ta ki 2014 yılına kadar. İlhakı kimse beklemiyordu. 2008'de Ruslar Gürcistan'a girdiği zaman açıklama yapmıştım 'Sırada Kırım yarımadası olabilir' demiştim. Askerlerin Ukrayna'nın batı bölgesine getirilmesini istedik. Putin'e bu söylendiğinde, 'Kesinlile, Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne saygımız var' diyordu. Fırsattan faydalandı. Ukrayna Ordusu'nda 6-7 bin kadar asker vardı. Tanklar, uçaklar motorsuzdu. Onun için direniş olmadı. Dünyada belli derecede tepki gösterildi. Eğer 2008 yılında Ruslar Gürcistan'a girdiği zaman, tepki gösterseydiler Kırım'ı belki de alamazlardı. O zaman ülkeler aman direniş yapmayın, biz çözeceğiz diyorlardı.
"PUTİN'İN REFERANDUM FİKRİNE KARŞI ÇIKTIM"
Orada Kırım yarımadasının statüsünü referandumla çözmek doğru değil. Tarih boyunca insanlarımızı sürgüne gönderdi, soykırım yaptılar orada Ruslar çoğunluk oldu. Orada başka şekilde bir şey yapılması lazım. Yavaş yavaş Kırım Muhtar Cumhuriyeti'ne geliyordu. Anayasaya konacaktı. Parlamentoda sırada duruyordu. Bana Kırım'da 5 yıl yasak getirdiler. Baktım kan dökülecek, Türk Büyükelçiliği'nden de aradılar. Tayyip Bey'in ve o zamanın Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun ricası var dediler. Daha sonra Putin'in benimle görüşmek istediğini söylediler. Putin'in danışmanlarından biriyle Moskova'da görüştük. Sonra o gün 40-45 dakika Putin'le telefonla görüştük. 'Ben buraya bir şeyler tavsiye etmeye gelmedim. Kırım yarımadasının Türk halkının temsilcisi olarak onların sesini size duyurmak istiyorum. Büyük hata yaptınız, askerleri çekiniz' dedim. Bu sefer 'Orada referandum olacak' dedi. Ben de 'Referandumu tanımayacağız' dedim.
"PUTİN'E 'UKRAYNA NE KARAR VERİRSE ONU UYGULARIZ' DEDİM"
"Biz büyük ve zengin ülkeyiz. Sizin sorunlarınızı biz çözeriz. Sosyal ve siyasi sorunlarınızı çözeriz" dedi. "1944 yılında sürgün ve soykırım olmasaydı bizim böyle problemlerimiz olmazdı, askerlerinizi çıkarın" demiştim. "Siz insan hakları için çok çaba sarfediyorsunuz, hiçbir zaman silah kullanmadınız. Umarım ki bizim askerlerimizle orada Kırım Tatarları arasında çatışma çıkmayacak" dedi. "Kırım Tatarları Rusya ile savaşmak durumunda değil. Biz Ukrayna devleti ne karar verirse biz onu uygularız" dedim.
"ZELENESKİY'E DESTEK YÜZDE 80'E ÇIKTI"
Rusları oralarda çiçeklerle değil molotof kokteyleriyle karşıladılar. Kendi yalanlarına kendileri inanmaya başladılar. Orada milliyetçiler var, kendi milletini seven insanlar. Ben de milliyetçiyim. Kendi milletini sevmek başka milletlere hakaret etmek değil. Orada hiçbir tartışma yok, bu tartışmalar Putin'in kafasında. Ukrayna'daki Ruslar da Rusya'nın ne olduğunu görüyor. Orada demokrasi yok. Ukrayna evet Avrupa standartlarına göre demokratik değil ama insanlar rahat nefes alıyor. İstediklerini söylüyor. Haklarını istiyorlar. Şimdi Rusya'da sokağa çıksan savaşa karşı 15 yıla kadar hapis cezası var. Biz eski Cumhurbaşkanını desteklemiştik. Şimdi milletvekili olarak onun partisindeydim. Buraya gelmeden önce Zeleneskiy'le telefonla görüştüm. 'Cumhurbaşkanı ile gurur duyuyorum' dedim. O kadar cesur davranıyor ki. Savaşta yüzde 80'e yükseldi desteği Zeleniskiy'in. Benden Türk halkından destek sağlamamı istedi.
"BİZİM UMUDUMUZ RUSYA'YA UYGULANAN YAPTIRIMLAR"
Biz elbette toprağımızı kurtaracağız. Bu savaştan sonra toprağımızı kurtarma şansımız doğacak. Rusya'nın silahları ve askeri sayısı bizimkisinin 4-5 katı. Ama Ruslar'da hiçbir motivasyon yok. Bizim en büyük umudumuz Batı ülkeleri tarafından uygulanan yaptırımlar. O yaptırımlar Rusya üzerinde çok büyük etkisi olacak. Rusya'nın esas geliri petrol ve gaz. Bunlara ambargo konulduktan sonra birkaç ay sonra kendilerini besleyemeyecekler. BM Genel Kurulu'nda 141 oy Rusya'nın aleyhinde çıktı.
"ANTALYA'DAKİ GÖRÜŞMESİNDEN BİR ŞEY ÇIKMAZ"
Lavrov'la görüşmemizden hiçbir şey beklemiyorum. Şimdi müzakerelerde üçüncü tur olacak. Orada benim yardımcım ve danışmanım da olacak. Rusların talepleri Kırım yarımadasının Rus toprağı olduğunu kabul edeceksiniz, iki cumhuriyeti tanıyacaksınız, AB'ye girmeyeceksiniz, silahları teslim edeceksiniz. Yani bizim uşağımız olacaksınız, diyorlar. Antalya'da olacak görüşmede aşağı yukarı bunları söyleyecek.
"ZELENESKİY TÜRKİYE'YE ÇOK GÜVENİYOR"
Dağıstan, Başkürdistan, Tataristan, Çeçenistan'dan askerler var, Ruslar'dan da var. Ruslar tarafı çok yalan söylüyor. Ukrayna'daki açıklamalarda yalan yok. Bugün aldığımız rakamlara göre 12 bin askerleri öldü. Demek ki üçte bir askeri etkisiz hale getirildi. Rusya'nın şiddeti arttırmak için çok imkanları yok. Ukrayna da çok güçleniyor. Batılı ülkelerinden silah geliyor. Çeşitli yerlerden gönüllü Ukraynalılar geliyor. Türkiye Kırım işgalini tanımadı ve tanınmayacak. Açıklamalarında Ukrayna'nın toprak bütünlüğünden olduğunu söylüyor. Türkiye'nin durumunu anlıyoruz, yaptırımlara katılmıyor. Zeleniskiy, 'müttefiklerimiz arasında en güvenilir Türkiye'dir' diyor. Türkiye'ye çok güveniyor.
Ukrayna'yı Batı ülkeleri ABD kullandı demek Rus propagandası. Burada bazı Türk kanalları aynı şeyi söylüyorlar. Maalesef bu Rus propagandası tesiri. Tam tersi biz kendimiz rica ediyoruz 'destek verin' diye.
"SON RUS ASKERİ ÇIKANA KADAR MÜCADELE SÜRER"
Ukrayna Slav'dır. Polonya,Slovakya, Çekya, Hırvatistan, Bosna da Slav. Onların hepsi Rusya'ya mı tabi olması gerekir. Yıllarca Rusya Ukrayna'nın milli kimliğini yok etmeye çalıştı. Şimdi birden 'biz kardeşiz, aynı milletiz' diyor. Aynı millet olsan niye bombalıyorsun, insanları öldürüyorsun. Ukrayna halkı çok kararlı. Son Rus askeri Ukrayna'dan çıkıncaya kadar bu mücadele durmaz. Ukraynalıların eğitim seviyeleri çok yüksek. Vatanını seven, çalışkan insanlar. Ülkelerini destekliyorlar. Onlar 3 gün içerisinde Ukrayna'yı ele geçirecekti. Kafalarında ne vardı bilmiyorum. Ama planları gerçekçi değildi.
"2-3 HAFTA DAHA DAYANIRLARSA TABLO DEĞİŞİR"
Kırım'daki arkadaşlarla konuşuyorum. Sınırda hastanelerdekini yoladılar. Rus yaralı askerleri koydular. Kolu bacağı olmayan askerler. Kafasya'dan gelen askerleri orada mayınları bile bile sürdüler. Kendi askerlerin cesetlerini bile almıyorlar. Antalya'daki görüşmelerin olması için taleplerinden vaz geçmeleri lazım. Tamamıyla barış sağlanması konusunda anlaşma yapılacağına inanmıyorum. Savaşın ne zaman biteceğini kesin söylemek zor. Ancak arkadaşlarımız 2-3 hafta dayanılırsa tablonun değişeceğini söylüyorlar. Rusya Tatarları askere çağrıyor. Biz de diyoruz ki, 'Buraya gelirseniz ya katil olacaksınız ya ceset'. Eğer askerliği kabul etmezlerse 2 yıl ceza yatacaklar. Bunu tercih etmeleri daha akıllı.
