Galatasaray, Rizespor’u 6-2 yenerek taraftarına gol şov yaptı.
Yağmurlu ve soğuk havaya karşın tribünleri dolduran Sarı-Kırmızılı taraftarlar gollere doymanın mutluluğunu yaşadı. Şampiyonluk iddiasını sürdüren Galatasaray sezonun en kolay ve rahat maçlarından birisini oynadı. Rizespor’un deplasmanlarda etkisiz olduğu biliniyor.
Karşılaşmanın başından itibaren oyunu istediği gibi yönlendiren Sarı-Kırmızılı oyuncular attıkları harika gollerle farklı galibiyeti elde ederken, Rizespor’un golleri de aynı güzellikteydi.
Karşılaşmadaki 8 golün 4’ü ceza sahası dışından atılan şutlar sonucu geldi. Bu kadar gole karşın oyun çok üst düzey değildi. Rizespor’un sahasından çıkmakta zorlanması, çok pas hatası yapması ve forvette çoğalamayışı Galatasaray’ın işini kolaylaştırdı. Üstelik, ilk kez stoper oynayan Berkan’ın dezavantaj gibi gözüken yeni yeri hiç yadırganmadı. Berkan, görevini eksiksiz yaparak soğukkanlı top kapışları ve olumlu hareketleri ile beklentilerin ötesinde bir gelişim olarak ortaya çıktı.
Birbirinden güzel 8 gol izledik. Ancak, Galatasaray ön bölgesinde yer alan oyuncuların bu kadar çok gol atılan bir maçta silik kalması elbette yadırgandı. Golcü Icardi, son anda beklenen golünü atmasa forvet ne yaptı sorusu sorulabilirdi. Icardi’nin centilmenlik ödülü alacağı hareketini de unutmamak gerekir. Penaltıyı Kerem Demirbay’a bırakması büyük bir jestti. Üstelik gol krallığına giden bir futbolcunun yaptığı bu hareketi başka bir oyuncunun yapması kolay kolay görülecek bir özveri değildi.
Bireysel performansların öne çıktığı maçta takım performansında söz etmek mümkün değil. Kerem Demirbay, Mertens ve Torreira sahanın en iyileriydi. Kerem Aktürkoğlu ile Barış Alper çok istekli olmalarına karşın oyuna gereken ağırlığı koyamadılar. Üstelik kötü oynayan bir rakip karşısında etkisiz kalışları yadırgandı doğal olarak.
Maçın ilk yarısı 4-1 Sarı-Kırmızılı takımın üstünlüğü ile sonuçlandı. Bu yarıda Galatasaray rakip ceza alanında 8 kez topla buluşurken, ikinci yarı bu sayı 16’ya çıktı. Uzaktan atılan goller olmasa ilk yarı kısır bir sonuçla bitebilirdi. İkinci yarı rakibin oyunu bırakması ya da pes etmesi sonucu Galatasaray daha organize ataklar geliştirdi. Atılan goller içerisinde hazırlanış olarak en güzeli Icardi’nin ağlarla buluşan vuruşu oldu.
Sahanın yıldızı tartışmasız Kerem Demirbay’dı. Oyun aklı olan, ne yaptığını bilen, oyunu yönlendiren, rakip ceza sahası önünde sürekli aksiyon üreten bir futbolcu. Galatasaray takımının dinamosu diyebileceğimiz Demirbay tam olarak köprü görevi üstlendi. Bu oyuncu oynadıkça performansını sürekli yükseltiyor. Sezon başında neden yedek bırakıldığını anlamakta zorluk çekmiştik. Bazı oyuncular yoğun maç programına rağmen oynamayı sever. Demirbay da bu tür bir oyuncu. Oynamayı da oynatmayı da seviyor. Takıma yüksek katkı sağlıyor. Kalitesini her hareketiyle gösterdi açıkçası. Attığı 3 golle kariyerinde ilk kez hat-trick yapan Kerem Demirbay takımı bir orkestra şefi gibi yönetti. Şef iyi olunca ekip de ona uydu. Ve ortaya güzel demesek de iyi oyun ve harika goller çıktı.
Galatasaray’ın kalan maçlarına bakıldığında zorlayacak takım sayısı az gibi. Önümüzdeki hafta oynayacakları Kasımpaşa karşılaşması belki de Sarı-Kırmızılı takımın en zor deplasmanı olacak. Ligin en iyi futbol oynayan ekiplerinden birisi olan Kasımpaşa’nın bu maçta performansı merak ediliyor. Bu karşılaşmanın sonucu şampiyonluk serüveninde önemli rol oynayacaktır.
Okan Buruk ve takımının kazanma alışkanlığı devam ediyor. Alınan farklı sonuç taraftarı şimdiden şampiyonluk havasına soktu…
