Beşiktaş, sahasında Antalyaspor’a yenilerek üst üste üçüncü mağlubiyetini aldı.
Karşılaşmanın konuşulacak en önemli pozisyonları iki penaltıydı. Antalyaspor’un kazandığı penaltı çok tartışılacaktır. Formasından çekilen Antalyasporlu oyuncunun yere düşmesi sonucu VAR’ın devreye girmesiyle penaltı kararı verildi. Beşiktaş’ın kazandığı penaltı yine VAR uyarısı sonucu geldi. Maçın son saniyelerine girildiğinde kazanılan korner atışında kaleci Mert rakip ceza sahasına geldi. Kafayla topu kaleye göndermek istedi. Nando’nun koluna çarpan top penaltı olarak değerlendirildi. Doğru bir karardı. Topun başına geçen Rashica vuruşu yaparken ayağı kaydı ve top diğer ayağına çarptı. Ağlara giden şut geçersiz sayıldı. Beşiktaş ve Rashica adına büyük talihsizlikti. Sanırız sahalarımızda görmediğimiz bir vuruş ve iptal edilen penaltı golü oldu.
Maçın tartışılması gereken en önemli ismi elbette teknik direktör Santos oldu. Geldiği günden bu yana takımın geriye gittiği ortada. İdeal bir kadro kurmakta kafası karışık olan Portekizli teknik adam savunmayı sürekli değiştiriyor. Oyuncuları değerlendirmekte, gereken yerlerde görevlendirme konusunda başarısız. Formsuz olan Cenk ısrarı, Semih’i iyi kullanamayışı, Aboubakar’ı kulübeye hapsetmesi takımın enerjisini ve coşkusunu yok ediyor.
İlk yarı Antalyaspor’un üstün olduğu bir maç izledik. 5.dakikada gelen gol Beşiktaş’ın tüm hesaplarını bozdu. Geriye düşen bir takımın göstermesi gereken reaksiyonu yapamadılar. 45 dakika boşa gitti. Siyah-Beyazlılar bu yarıda ilk tehlikeli atağını 26.dakikada buldu. Semih’in şutunu kaleci kornere gönderdi. Karşılaşma süresince Semih’in gol denemeleri vardı. Semih için de şunu söylemek gerekir. Gol atma düşüncesi olumlu gibi gözükse de, bazen şut atma yerine pas verse daha mantıklı bir iş yapmış olur. Kahraman olmak adına bireyselliği çok fazla öne çıkarıyor. Doğal olarak gol atamayınca baskı altında eziliyor. Genç oyuncuya pozisyon alma konusunda teknik ekibin yön vermesi gerekiyor. Yenilen ilk golde hatası vardı.
İkinci yarıya golle başlayan Siyah-Beyazlıların maçı çevireceği beklendi. Yapılan değişiklikler oyun üstünlüğünü almaları adına olumluydu. Muleka ve Aboubakar’ın oyuna girişi atak sayısını arttırdı. Rakip ceza sahasında 43 kez topla buluştular. Bu istatistik Santos geldiğinden bu yana en yüksek rakamdı. Fakat, sahaya diziliş sorunu yine yaşandı. Elbette şanstan da söz etmek gerekir. Kaleye arka arkaya atılan 3 şutun savunmadan dönmesi, penaltının geçersiz sayılması büyük talihsizlikti.
Geriye düştüğü maçları çeviremeyen Siyah-Beyazlılar, atak sonlandırmada başarısız kaldı. Üstün oynadığı bölümlerde golle buluşamaması tamamen oyuncuların görev yeri şaşkınlığı ile anlatılabilir.
Bu sezon 5. Teknik direktörle yola devam eden Beşiktaş istikrarsızlığa itildi büyük ölçüde. Santos’la olmayacağı artık anlaşılmıştır. Gelecek bu teknik adamla kurulamaz. Taraftar coşkulu, enerjisi yüksek, ofansif oynayan bir takım görmek istiyor. Siyah-Beyazlıların kendi sahasında taraftarı önünde çok farklı oynadığını biliyoruz. Bu felsefeden uzaklaşıldı ne yazık ki.
Beşiktaş yönetimi bu sezonun kaybedildiğini içselleştirmeli. Gelecek adına yeniden bir yapılanma için şimdiden karar vermeli. Öncelikle sağ ve sol bek konusu başta olmak üzere savunma kurgusu ele alınmalı. Mutlak, Santos’un olmadığı bir çıkış yolu bulunmalı. Yoksa, her geçen gün zaman kaybıdır. Hatta, Santos’a hemen güle güle diyerek bu eziyetten kurtulmalılar. Taraftarı heyecanlandıracak kadro ve teknik adama acilen ihtiyaç var. Bu umut sağlanmazsa trübünler boş kalır.
Antalyaspor ise, Sergen Yalçın ile istediği çıkışı yakaladı. İlk yarı harika bir oyun oynadılar. Galibiyeti koruma içgüdüsü ile fazla sahalarına kapandılar. Aldıkları 3 puan Avrupa hayallerini gerçekleştirebilecek bir sonuç oldu.
