Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Kadir Kaymakçı 'Swiftonomics' bayramı!
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Bayram ziyaretleri konusunda çocukluğumdan beri hep çok kötü olmuşumdur! Yakın akrabalarımızla ayrı şehirlerde olduğumuzdan sanırım, bayramlaşmalar 5 dakikayı geçmez benim için... Anne-baba, kardeşler ve hop bitti! 5 yıl öncesine kadar böyleydi... Evlendim ve artık benim de aynı şehirde yaşadığım ‘akrabalarım’ var. Son 5 bayramdır, ziyaretler, kocaman aile kahvaltıları, tatlılar, kahveler, limonatalar eşliğinde son magazin dedikodularından sağlık sistemindeki sorunlara, modadan yemek tariflerine uzun uzun sohbetler demek bayramlar... Doğrusu ‘bayramlaşmasız’ geçen 45 yılın acısını çıkarıyorum; tüm ikramları geri çevirmeden afiyetle yiyorum, daldan dala atlayan sohbetleri can kulağıyla dinliyorum... Dün de böyle oldu! Ev yapımı baklavaları mideme indirirken Deniz Akkaya ile kızının durumundan Tarkan’ın yeni albümüne, Avrupa Futbol Şampiyonası’ndan Filenin Sultanları’na, vize almanın zorluklarından kayroprakti nedire kadar birçok konuyu masaya yatırdık. Gün nasıl bitti bilmiyorum ancak akşam eve dönerken tüm konuştuklarımız içinde sadece bir tanesi kafamın içinde dönüp duruyordu: 65 yaşındaki teyzemizin Taylor Swift’in Edinburgh konseri sırasında deprem sensörlerinin çalıştığını söylediği an!

        Doğrusu benim engin bilgi denizimde Taylor Swift yok! Ne bir şarkısını biliyorum ne bir albümünden haberim var. Ha belki ucu bucağı olmayan bilgi okyanusumdaki tek Swift damlası geçtiğimiz aylarda, magazin sayfalarında, gördüğüm şampiyon olan rugby’ci sevgilisiyle Super Bowl sonrası saha ortasında öpüştüğü bir fotoğraf, o kadar... Teyzemizin bir ‘Swiftie’ olduğunu öğrenmenin şaşkınlığıyla eve gelir gelmez Spotify’da Taylor Swift’ten bir şarkı açtım!

        SPOTIFY'DA 76 MİLYAR DİNLENMEYLE TÜM ZAMANLARIN REKORUNU KIRDI

        “Bütün sabahlarım artık Pazartesi sabahı / Sonu gelmeyen bir Şubat’ı yaşayıp duruyorum...” diye eski sevgilisinin ardından kulağımdan içeri içini dökerken Nisan 2024 itibariyle 76 milyar dinlenmeyle Spotify’da ‘tüm zamanların en çok dinlenen ismi’ olan Taylor Swift’in bir şarkısını başta sona nasıl olup de bugüne kadar bir kez bile dinlemediğime şaşırıyordum kendi kendime… Ayda 106 milyon kişi tarafından dinlenen The Weeknd’in ardından aylık 101 milyon dinlemeyle ikinci sırada olan Swift’in yanında Megastar’ımız Tarkan’ın aylık 4.7 milyoncuk dinlenmesi oldukça mütevazı kalıyor doğrusu. (Sahi yapımcılardan başka albüm satışlarını takip eden kaldı mı?)

        Neyse teyzemize dönelim, limonatasından aldığı bir yudumun ardından Nisan ayında çıkan yeni albümünün 2 gün önceden internete sızdığını ama gerçek Swift hayranlarının, yani ‘Swiftie’lerin, resmi olarak yayınlanana kadar şarkıları dinlemeyi reddettiklerini anlattı. “Tüm bunları sen nereden biliyorsun” diyecek oldum Instagram’dan yolladığı binbir çeşit video’yu hatırladım. Artık her şey gibi 35 yaşındaki Taylor Swift’in aldığı nefes bile 7'den 70'e herkesin bir ‘tık’ uzağında...

        Sosyal medyada organize olup sevdikleri sanatçının emeğine saygısızlık yapmamak için korsan olarak internete düşen ‘albümü dinlemeyen’ Swiftie’ler başarılı olmuş olacaklar ki Swift’in ‘The Tortured Poets Department’ adlı albümü çıktığının ertesi günü Spotify’da en çok kaydedilen albüm rekorunu kırdı.

        Şarkılarındaki eski sevgililerine göndermelerle ünlü Taylor Swift’in yeni albümü hem eleştirmenlerden hem hayranlarından olumlu olumsuz eleştiriler almış... Sadece müzikten kazandıklarıyla 1.1 milyar dolarlık bir servete ulaşan, birbirinden ünlü erkeklerle aşk yaşayan, ünlü arkadaşlarıyla takılan, sahnedeki dansından, sesine, müziğinden güzelliğine her şeyi konuşulan Swift Maltepe’de 65 yaşında sağlık sorunlarıyla uğraşan bir kadının bile dilindeyse eleştiriler kimin umurunda!

        ‘SWIFTONOMICS’TE ENFLASYON BEKLENTİSİ NE ACABA?

        “Yetenekli, zeki, güzel, başarılı bir müzisyen ve iş kadını... Taylor’la ilgili olumsuz şeyler söyleyenleri samimiyetsiz buluyorum...” diyor bir Swiftie! Hayranları, sevgilileri, arkadaşları, sevenleri, sevmeyenleriyle kendisine ait ‘Marvel tarzı bir evren’ yaratan Swift’in geçen yıl Mart ayında başlayan, gittiği şehrin ekonomisini hareketlendiren (bunun adı da Swiftonomics olmuş,) Eras adlı dünya turnesinin sadece bilet satışı 1.1 milyar doları geçmiş. Turne filminin 250 milyon dolarlık hasılatına, konser sırasında satılan 200 milyon dolarlık hediyelik eşyalar da eklenince, herkesin ekonomik durgunluktan bahsettiği bir dönemde, üniversitelerde ders olarak okutulacak bir ticari başarı var ortada. Singapur’daki 6 konserin ülke ekonomisine katkısı şöyle: Otel rezervasyonlarında yüzde 186, ülkeye gelen uçuşlarda yüzde 462 artış! Konserlerin ülkenin gayri safi milli hasılasına yapacağı katkı yaklaşık 300 milyon dolar...

        Turnenin ABD ekonomisine katkısı ise 52 konserde kişi başı 1300 dolar harcamayla 5 milyar dolarlık bir turizm geliri artışı. ABD Merkez Bankası Swift’in ekonomiye etkisini bir raporda şöyle açıklamış: “Turizmdeki yavaş toparlanmaya rağmen Mayıs ayı, büyük ölçüde Taylor Swift konseri için şehre gelenler nedeniyle, Philadelphia'daki otel gelirlerinde salgının başlangıcından bu yana en güçlü ay oldu...”

        Swift'in turnesinin Birleşik Krallık ekonomisinde yarattığı hareketliliğin (beklenti 1 milyar pound) İngiltere Merkez Bankası'nın sonbaharda faiz indirimi kararını etkileyebileceği söyleniyor. Swift hayranlarının Birleşik Krallıktaki turne esnasında barınma, yeme-içme, hediyelik eşya harcamalarının ortalama 848 pound (yaklaşık 1000 Euro) olması bekleniyor. Bu rakam gece eğlenmek için dışarı çıkan bir Britanyalının tam 12 katına denk geliyor. Konserler katılması beklenenlerin sayısı 1.2 milyon kişi.

        Taylor Swift sadece müzikte, ekonomide güçlü bir figür değil siyasetçiler de onun kitleler üzerindeki etkisinin farkında. Trump taraftarları yaklaşan başkanlık seçimleri nedeniyle onu politikadan uzak durması konusunda uyardı. Olur da Joe Biden’ın desteklerse seçimin sonucuna etki edebilir korkusundan!

        “PERİŞANIM VE KİMSE BUNUN FARKINDA BİLE DEĞİL!”

        Geçtiğimiz hafta Liverpool’un efsanevi Anfield Stadı’nda hayranlarıyla buluşan Taylor Swift adına aynı günlerde Liverpool Üniversitesi’nde akademik bir tartışma düzenlenmiş. Yoko Ono Lennon Merkezi’nin 600 kişilik salonundaki ‘Tay Day’ adlı etkinliğe katılanlar Swift’in video kliplerindeki ‘cinsel ırkçılığı’ tartışmışlar. Salondaki ekranlarda Taylor Swift’in beyaz sevgilileriyle öpüşürken görüntüleri dönerken, şarkıcının siyah sevgilisini açıkça öpmediği 3 fotoğraf üzerinden "Bir pop yıldızı olarak toplumdaki önyargılara karşı mücadele etme sorumluluğu nedir?" sorusuna cevap aranmış.

        Kentteki otellerin gecelik fiyatlarında yüzde 100 yakın artışa neden olan Swift’in Liverpool'daki konserini izlemek için Ürdün'den gelen Abdallah Alzzam, kendisi gibi Swift hayranı olan hiç arkadaşı olmadığı için bu uzun yolculuğa tek başına çıktığını söylüyor: “Ürdün'de erkekler erkekleri, kızlar da kızları dinler. Ama benim için onun müziği herkes içindir. Tıpkı benim gibi Swifte olan insanlarla buluşmak için bu konferansa geldim. Tanıştığım insanlar çok hoş insanlar beni yargılamıyorlar, Swiftie olduğum için benimle dalga geçmiyorlar!”

        Ekonomistlerden politikacılar, sanatçılardan akademisyenlere dünya onu konuşurken o derdini şarkılarıyla anlatıyor. Herkesi güldürürken içi kan ağlayan palyaço misali, son albümündeki ‘I Can Do It With a Broken Heart’ şarkısına "Aklından geçenleri biliyorum / Hayatının en güzel günlerini yaşıyor diye düşünüyorsun" diye başlayıp milyonların önünde nasıl performans sergilediğini anlatıp şöyle bitiriyor: şöyle bitiyor: “Çok perişanım! Ve kimse bunun farkında bile değil!"

        Kurban Bayramı’nda Maltepe’de adalara bakan küçük bir çatı katında 65 yaşında bir kadınla Taylor Swift konuşacağım hiç aklıma gelmezdi doğrusu... 45 yıl hepi topu 5 dakikalık bayramlaşmalar yerine akraba ziyaretlerine gitmiş olsam kim bilir nelere öğrenirdim herhalde! Hayat işte; kaderde Taylor Swift’le bayramlaşmak da varmış...