Pekcan Türkeş'ten Levent Kırca itirafı
Tiyatro ve sinema oyuncusu Pekcan Türkeş ile buluştuk. 'Olacak O Kadar'daki 'Yusuf Yusuf Usta' tiplemesiyle geniş çevrelerce tanınan Türkeş ile hem sanat yolculuğunu hem de şimdiki hayatını konuştuk
Pekcan Türkeş, Türk tiyatrosunda pek çok usta oyuncuyla aynı sahneyi paylaştı, bir döneme damga vuran dizilerde rol aldı. Oyunculuğun yanı sıra seslendirme sanatçılığı ve sunuculuk da yapan Pekcan Türkeş, aynı zamanda yaklaşık 50 yıllık avukat, yazar ve turist rehberi.
Uzun süredir ekranlardan uzak olan 75 yaşındaki usta sanatçıyla buluşarak, çok yönlü sanat hayatını ve şimdilerde neler yaptığını konuştuk.
1949 Mardin doğumlu olan Pekcan Türkeş, lise yıllarında oyunculuğa merak sarmış. Pekcan Türkeş şunları söyledi: Devlet memuru babam Muş'a atanınca ben de liseyi orada okudum. William Shakespeare'in 'Hamlet'indeki "Olmak ya da olmamak, işte bütün mesele bu" tiratı beni etkilemişti. Muş Lisesi'nde eğitim görürken, Ankara Meydan Sahnesi'nin sanatçılarından Savaş Tamer okulumuza gelmişti.
Ankara Meydan Sahnesi o dönemlerin ilk özel tiyatrolarından biriydi. Kurucularından biri de Haldun Dormen'di. Henüz daha 15 yaşındayım. 'Külkedisi' oyununu İngilizce sahneliyorduk. Savaş Tamer, çok yetenekli olduğumu söyledi. Beni, Ankara Devlet Sahnesi'ne davet etti ve Ankara'ya gittim.
Üniversite sınavına Erzurum'da girecektim ama Savaş Tamer'in; "Hem üniversiteyi okursun, hem de oyunculuk yaparsın" tavsiyesiyle İstanbul'da üniversite sınavına girdim ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni kazandım.
Aynı zamanda TRT İstanbul Radyosu'na girerek, Oya Başar, Perihan Savaş ve Nilgün Atılgan ile Çocuk Saati'nde çalışmaya başladım.
Pekcan Türkeş sonrasında Dormen Tiyatrosu, Şehir Tiyatroları, Devlet Operası, Ankara Devlet Tiyatrosu, Ali Poyrazoğlu Tiyatrosu, Levent Kırca - Oya Başar Tiyatrosu'nda çalıştı. Ülkü Çocuk Tiyatrosu'nu açtı.
"REHBERLİKTEN PARA KAZANDIM"
Uzun yıllar Ali Poyrazoğlu'nun avukatılığını da üstlenen Türkeş, "Jeyan Mahfi Tözüm, Güner Ümit ve Belkıs Özener gibi dönemin ünlü isimlerinin avukatlığını da yaptım ama pek para kazanmadım. Çünkü bu insanlarla aynı sahneyi paylaşıyordum ve dostlarımdı. Ne avukatlıktan ne de oyunculuktan iyi para kazandığımı söyleyemem. Avukatlıktan bir yılda kazandığımı turist rehberliğinden kazanıyordum" şeklinde konuştu.
İngilizce, Fransızca, İtalyanca ve Arapça olmak üzere 4 lisan bilen ve 48 yıldır profesyonel turist rehber de olan Pekcan Türkeş; "Dünyada gezmediğim ve yazısını yazmadığım ülke de pek azdır" dedi.
Türkeş, bir dönem Beşiktaş Ortaokulu’nda İngilizce öğretmenliği, aynı zamanda da Yeni Levent Lisesi'nde Fransızca öğretmenliği yaptığını söyledi.
Pek çok dizide rol alan Pekcan Türkeş, 'Karadayı' dizisinde birlikte kamera karşısına geçtiği Kenan İmirzalıoğlu'nun oyunculuğundan övgüyle bahsederken, kamera arkasında da çok saygılı biri olduğunu sözlerine ekledi.
"OLACAK O KADAR İLE TANINDIM"
Usta oyuncu; "Tiyatro, sinema ve dizi içerisinde sizde hangisinin yeri ayrı?" sorusuna şu yanıtı verdi: Tiyatronun yeri tabii ki ayrı... Sinema ve dizilerle geniş çevreler bizi daha iyi tanıttı. Çünkü tiyatro da bir kez sahne alıyorsunuz ve sizi izleyen kişi sayısı sınırlı.
Ancak televizyon ve sinema öyle değil. Filmler ve dizilerin tekararları her zaman dönüyor. Bir de Youtube var artık. Zaten benim tanınmam da 2001'de 'Olacak O Kadar' programı ile oldu. Levent ile 'Yusuf Yusuf Usta' karakterini birlikte yarattık, çok da sevildi.
Levent Kırca hakkında görüşlerini de dile getiren Pekcan Türkeş; "Kadeh arkadaşıydık. Birinci ismiyle zeki bir adamdı. Bana 'kumandan' derdi. Hem müvekkilim, hem de patronum oldu. Birbirimizi çok severdik. Levent, üniversiteli ya da konservatuvar mezunu değildi. Meslek lisesi torna tesviye mezunuydu ama çok yetenekliydi" diye konuştu.
"LEVENT ALKOLİK DEĞİLDİ"
Yakın dostu Levent Kırca'nın iddia edildiği gibi alkolik olmadığını da söyleyen Pekcan Türkeş; "Alkol alırdı ama alkolik değildi. Levent çok kontrollü bir insandı aslında" dedi.
Pekcan Türkeş ayrıca; "Levent'in, Beykoz'da sadece bir evi vardı. Onu da oğlu Oğulcan'a almıştı zaten. Son dönemleri maalesef yokluk içinde geçti. Borçları vardı. Kirasını ödeyemediği zamanlar olmuştu" ifadelerini kullandı.
Levent Kırca'nın kendisine yaptığı bir şakayı da anlatan Pekcan Türkeş, şunları aktardı: Bir arkadaşım aracılığıyla Ürdün'de kraliyet düğününe gittik. Masamızda Saddam Hüseyin'in koruma müdürü de vardı. Bir ara kadınlarla erkekler sahneye dans etmeye kalktı. Ben de tek başıma masada bir süre oturdum. Bir ara masadan kalkıp geri geldim. Masada ölüm sessizliği vardı. Davetlilerden biri önce Arapça, sonra da İngilizce 'İçinizden birisi karımın çantasından cep telefonunu almış' dedi. Levent de; 'Ne diyor kumandan?' dedi. Durumu anlatarak, 'Ben zaten dışarıdaydım' ifadelerini kullandım. Bir baktık, cep telefonu benim çantamın içinden çıktı. Ağlayacak gibiydim. Meğer Levent bana şaka yapmış...
"OĞLUM HAYIRSIZ ÇIKTI"
Pekcan Türkeş; "Oğlum Özgür 13 yaşındayken boşandım. Çocuğumu ben büyüttüm. Eski eşim Avustralya'ya gitti. İki kez Sydney'e yanına gittim ama olmadı. Maalesef oğlum da annesine benzedi. Beni aramıyor, sormuyor. Benim evimde kalıyor. Ben de kız kardeşimin evinde sembolik bir kira vererek yaşıyorum" dedi.
Tiyatroya devam ettiğini söyleyen Pekcan Türkeş; "Üsküdar Koza Tiyatrosu'nda yeni oyuncular yetiştirip, çeşitli tiyatro oyunlarında rol alıp, sahne hayatımı sürdürüyorum" ifadelerini kullandı.