Özgür Özel'den kayyum atamalarına tepki: Türkiye'ye mesaj vermek istediler

Özel, şimdi Türkiye'yi nasıl yöneteceklerini tartışıp seçim gününe kadar millete arz edecekleri bir program çalışmasının içinde olduklarını dile getirdi.

Birilerinin parti içinde kargaşa çıkarmak için elinden geleni yaptığını kaydeden Özel, "Şunu bilmek gerekir ki sokakta olmayanın salonda, salonda olmayanın hiçbir yerde karşılığı olmaz. Nasıl hep birlikte gittiğimiz tüzük kurultayından tek yumruk çıktıysak ya da parti içinde olmayan bir tartışmayı var gibi göstermeye çalışanlara karşı, 81 il başkanımız tartışmayı bıçak gibi kesip atıp, partiyi ve ülkeyi gerçek gündemine nasıl oturttuysa, bundan sonra da milletimizin gönlünde olan sıkıntıyı ya da gönlündeki umudu konuşmak, bunun dışında bir başka şeye savrulmamak hepimizin ortak görevidir." diye konuştu.

CHP'nin başarısını cezalandırmak isteyenlerin, Esenyurt üzerinden tüm Türkiye'ye mesaj vermek istediğini aktaran Özel, burada yapılan uygulamanın kayyum meselesi olmadığını belirtti.

Özgür Özel, bunun bir siyasi işgal meselesi olduğunu anlatarak, "İşte bu yüzden Esenyurt'u sandıkta alamayanlar darbeyle almaya kalkmakta, geleceğe dönük de 'Beni seçmezseniz, iktidarı bırakma noktasında bırakmamak için her şeyi göze alıyorum. En iyisi siz kaosu değil huzuru seçin' diye seçmenin bilinçaltına kirli bir mesaj vermeye çalışılıyor. Esenyurt'tan başlatılan ve milletin vicdanından dönen bu kayyum politikası, bu işgal politikası da geri tepmiştir. Biz, CHP olarak, Türkiye'nin neresinde olursa olsun halkın iradesine kafa tutanların karşısında yer almaya devam edeceğiz." ifadesini kullandı.

Özel, Tunceli Belediye Başkanı Cevdet Konak ve Ovacık Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün görevden uzaklaştırılmasına ilişkin ise şu görüşleri paylaştı:

"Bu atamanın sebebi o kadar açık ki tamamen bir hazımsızlık ve tamamen bir algıyı yerleştirmeye yönelik kötücül bir aklın devamıydı. Yaptıkları iş, 12 yıl önce yapılan bir taziyeyi suç olarak gösterip, üç dönemdir seçmenlerin seçtiği belediye başkanımıza terörist yaftası yapıştırmaya çalıştılar. Bir kere şunu bir kez daha ısrarla söyleyelim: Taziye ölüye değil, diriye verilir. Hiçbir anne ve baba, evladının geçmişte işlediği bir suçtan evladının ölümünden sonra sorumlu tutulamaz. Taziyeye gidenler o acılı anne ve babaya, belki iki ayrı çocuğu, iki ayrı suça bulaşmış ya da iki ayrı örgüt mensubu olmuş, birbiriyle taban tabana zıt dünya görüşlerindeki iki ayrı çocuğun taziyesini almak da aynı anneye, aynı babaya, aynı aileye düşmektedir. Oradaki bir taziye ziyaretinden, terör çıkarmak hem de bunu 10 yıl görmeyip, 10 yıl sonra soruşturma açmak, 12 yıl sonra buna ceza vermek olsa olsa dünyanın en kötü niyetli, en kötücül aklının ürünü olabilir."

"MUSTAFA KEMAL'İN ASKERLERİNİ, MUSTAFA KEMAL'İN ORDUSUNA GERİ KAZANDIRACAĞIZ"

Kara Harp Okulu Diploma Alma ve Sancak Devir Teslim Töreni'nde teğmenlerin kılıçlarla yemin etmesi hakkındaki disiplin soruşturmasına ilişkin değerlendirmede bulunan Özel, bu askerlerin arkadaşlarıyla birlikte geçen seneye kadar yapılan bir ritüeli gerçekleştirdiklerini anlattı.

Özel, "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" diyenlere karşı 28 Şubat süreci karşılaştırmasının doğru olmadığını dile getirerek, şöyle devam etti:

"Türk ordusu-Yunan ordusu, işgal kuvvetlerini yenenler-işgal kuvvetlerini destekleyenler noktasında bir konumlama tarihi doğru okumak açısından çok daha doğru olacaktır. Aksi durumda Mustafa Kemal'in ordusuna rağmen, o ordunun içinde farklı yapılar düşünülecekse 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' yerine, 'Fetullah Gülen'in askerleriyiz' diyenlerin ve onlara ne istediğiyse verenlerin 15 Temmuz akşamı bu millete neleri yaşattığını bir kez daha ifade etmek isterim. Milli Savunma Bakanı, o karar için bugünü işaret etti. Bir kez daha uyarıyoruz ki bu işleri bırakın. Böyle kararlar alıp bu milleti kutuplaştırmayı, kavga ettirmeyi bırakın. Velev ki bu teğmenlere yapmamalısınız, yapmayınız, ama dokundunuz ve görevlerinden uzaklaştırdınız. Biz, CHP olarak, o teğmenlere teker teker sahip çıkacağız. Kendi arzuları olduğu müddetçe onları yanı başımızda tutacağız. Madden ve manen onlara sahip çıkacağız. Ve gelecek seçimi kazanıp Mustafa Kemal'in askerlerini, Mustafa Kemal'in ordusuna geri kazandıracağız, söz veriyoruz."

Önceki gün valiliklerden tüm belediyelere gönderilen yazıyla çocuk merkezlerinin kapatılmasının istendiğini aktaran Özel, "Dedikleri CHP'nin şu ana kadar açtığı 650, ocak ayına kadar binin üzerine çıkması muhtemel kreşini hedef almaya çalışıyorlar. Sebebi ne? Burada bu salonda açıkça söyleyeyim, çalışma var. Geçen 2019 seçiminde hatta yetmemiş ikinci seçimde bile Binali Yıldırım'a oy verip bu seçimde Sayın Ekrem İmamoğlu'na oy veren kadın seçmene soruluyor. 'Bu tercih değişiminizde ne etkili oldu?' diye. Birinci cevap 'Anne Kart'. İkinci tercih, ikinci en önemli beğenilen hizmet ise kreşler." sözlerini sarf etti.

Bu kreşlerin normalde 20 bin lira olduğuna değinen Özel, "İstanbul Büyükşehir Belediyesinin örneklerinde sembolik ücretlerde. Şimdi o kreşten memnuniyeti görenler 'Ya Cumhuriyet Halk Partisi bunları yapıyor, bizim seçmenin gönlü oraya kayıyor' diyenler, 'Durun yapamazsınız, kapatacağız bunları' diyorlar." değerlendirmesinde bulundu.

"BU MİLLET BİZE OY VERMEYE HAZIRDIR VE NAZIRDIR"

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ise yerel seçimlerde elde ettikleri başarının kendilerine iktidarın yolunu açtığını, iktidara ise uyarı olduğunu söyledi.

Halkın beklenti ile taleplerini karşılamanın ve güveni artırmanın, boyunlarının borcu olduğuna dikkati çeken İmamoğlu, hiçbir zaman partizan bir akılla hareket etmediklerini aktardı.

Tüm vatandaşları eşit gördüklerini, tüm topluma daha fazla hissettireceklerini vurgulayan İmamoğlu, şunları kaydetti:

"Kendi içinde fikir tartışmaları yaşayan ama asla yol arkadaşlığı duygusunu yitirmeyen, dayanışma kültürü çok güçlü büyük bir aile olduğumuzu hissettiren tutum ve tavırları gösterdiğimiz takdirde bu millet bize oy vermeye hazırdır ve nazırdır. Bunları yapmaz ve eksik kalırsak milletimizin umutlarını net olarak boşa çıkartırız, değerli başkanlarım. Bundan sonraki seçimi kaybedeceksek bizler kaybederiz. Kaybettiğimiz sürecin tek sebebi vardır. Basiretsizliğimiz, beceriksizliğimiz, tembelliğimiz olabilir."

Programda, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Ahmet Özer'in mektubunu partililere okudu.