Spor yazarları Galatasaray'ın derbi galibiyetini değerlendirdi
Süper Lig lideri Galatasaray, 18. haftadaki dev derbide Fenerbahçe'yi deplasmanda 3-0 mağlup ederek, ezeli rakibiyle arasındaki puan farkını 4'e çıkardı. Spor yazarları, Galatasaray'ın derbideki performansını değerlendirdi.
Uğur Meleke (Hürriyet): "Kadıköy’de Okan Buruk’un içinden Heynckes çıktı adeta! Böyle bir maçta elinizde üç klasik santrfor varken en uçta Barış’la başlamak cesur bir karar. Ancak Okan Hoca ne yaptığının farkındaydı, amacı topla daha fazla oynamak değil, daha verimli ve hızlı hücum etmekti. Robben-Ribery 2013’te ne yaptılarsa, Barış-Kerem-Rashica da onu yaptılar. Özellikle ilk 45’te yavaş Gustavo’nun üzerine oynayarak çektiler fişi."
Tayfun Bayındır (Milliyet): "Okan hoca tam anlamıyla Jesus’u mat etti. Hem de öyle yavaş bir mat değil bu. Göz açıp kapayıncaya kadar çoban matı yaptı. Öncelikle dersine çok iyi çalıştığı kesin. İkincisi oyuncularını bu maça en az kendisi kadar hazırladığı da bir başka kesin nokta. Üçüncüsü de hamleleri. Jesus’un her çaresizce ve zorunluluktan yapılan hamlesine cevap verdi Okan hoca. Jesus piyonla oyunu kazanmaya çalıştıkça, Okan hoca atını da kullandı, vezirini de ve elbette piyonlarını da. Bu sonuç 7’de 7 yapan Galatasaray’ı iyice havaya sokar. Liderlik koltuğundan ancak şampiyonluk kupasını almak için kalkar."
Erman Toroğlu (Sabah): "Okan Buruk, kendinden daha usta olan rakip teknik direktörü mat etti. G.Saray'da vazifesini yapmayan futbolcu yoktu. Sarı-kırmızılılar son iki maçta 60. dakikadan sonra oyundan düşüp rakibe pozisyon veriyorlardı. Herhalde dün gece rakip de ezeli olunca daha çok koştular, daha çok çalıştılar. İyi de oynayınca kendileri de keyif aldılar. Dün gece Cimbom hak ettiği bir galibiyet aldı."
Engin Verel (Akşam): "Okan Buruk karşı hamleleriyle Jesus'a 'Şah' dedi. IcardiKerem işbirliği ile gelen ikinci golden sonra Fenerbahçe'nin 'Pes' etmekten başka çaresi kalmamıştı. Sonrası malum... İrfan Can'ın orta sahada gördüğü gereksiz kırmızı, kulübeden sahaya müdahaleler... Bildik nahoş sahneler..."
Ahmet Çakar (Sabah): "Galatasaray tarih yazdı… Dün gece tüm şartlar Galatasaray'ın lehineydi. Sonradan oyuna giren İcardi de 100. dakikada galibiyeti taçlandırdı. Galatasaray; ligin mütevazı takımları İstanbulspor ve Ankaragücü'ne karşı kazanırken çok zorlandılar. İstanbulspor son dakikada beraberliği kaçırdı, Ankaragücü karşısında ise neredeyse 60 dakika zayıf bir Anadolu takımı gibi oynadı. Galatasaray dün gece tam bir winner gibi mücadele eder. 'İster kazanırım, ister seni sürklase ederim, hem de senin sahanda' der gibi oynadı ve acımasız bir skor aldı."
Şansal Büyüka (Milliyet): "Bu maçın “Aması... Fakatı... Ancakı” yok... Tartışma götürmeyecek bir maç ve Galatasaray adına çok hak edilmiş bir galibiyet... Galatasaray’ın son yıllarda Kadıköy’de kazandığı derbiler de dahil, bu kadar güvenli, bu kadar iyi, bu kadar baskın ve rakibi bu kadar sahadan silen bir maçını görmemiştim... Futbolun gerçeğini konuşalım... Okan Buruk; Jorge Jesus’a... Galatasaray takımı da Fenerbahçe’ye futbol dersi verdi... Fenerbahçe dua etsin Kadıköy’de yeni bir 6-0 olmadı... Tabi Galatasaray lehine..."
Levent Tüzemen (Sabah): "Sarı kırmızılılarda Muslera'dan tutun en uçtaki Barış'a kadar her oyuncu yüreğini ortaya koydu. Kazanma duygusu mücadele duygusuyla birleşince disiplin ortaya çıktı ve Galatasaray keyif verdi. Özellikle Galatasaray'ın "Kompakt" anlayışla ve aklı ön plana çıkarıp takım halinde yaptığı savunma göz kamaştırıcıydı. Oyuna İcardi girdikten sonra Galatasaray adeta şahlandı. Kerem, Barış, Yunus ve Rashica bu vuruşu İcardi'den öğrenmeli. Eğer Barış ve Kerem final vuruşlarında İcardi gibi düşünebilseydi Galatasaray skoru tarihi bir hale getirirdi."
Serkan Korkmaz (Fotomaç): "Büyük Yıldız Icardi tarihe geçecek maça unutulmaz bir imza atmayı ihmal etmedi. Bu maç sonuçları itibarıyla, kazanan ve kaybeden için gerçekten üç puandan çok daha fazlasıydı. Etkisi zamanla anlaşılacak. Okan Buruk dün akşamdan sonra çok uzun süreceğini tahmin ettiğim Galatasaray kariyerinin en önemli yakıtını depoladı."
Ömer Üründül (Sabah): "Okan Buruk, Jesus'un yine önde çizgi defanstan vazgeçmeyeceğine inanarak doğru bir hamle ile Gomis'in yerine de santrforda Barış'ı oynatarak 3 sprinter forveti sahaya sürdü. Galatasaray defansı alan daraltarak yerleşti ve üretkenlik izni vermedi. Fenerbahçe riski alınca da G.Saray sonunda iki gol daha bulup işi bitirdi. Okan Buruk mükemmel bir teknik adamlık yaptı. Kötü oynayan tek futbolcusu dahi yoktu."
Osman Şenher (Milliyet): "Kolay değil, Fenerbahçe, Süper Lig’in en iyi takımlarından... Onunla deplasmanda oynuyorsun. 50 bin sarı-lacivertli taraftar karşısında maçı, hem de üç farklı kazanmak gerçekten büyük bir başarı... Galatasaraylı futbolcular ve teknik direktör Okan Buruk maça daha çok konsantre olmuşlar ve daha çok kazanmak istediler. Her topu kovaladılar. Rakip futbolcuları hiç boş bırakmadılar. Sahada bir bütün olarak hareket ettiler."
Ali Gültiken (Sabah): "Okan hoca kurguladığı oyun sistemi ile Fenerbahçe'yi saha içerisinde büyük bir şoka uğrattı. Fenerbahçe'nin öne doğru çıkarak oynayan savunma bloğunun arkasına o kadar etkili sarkmalar yaptı ki rakibinin oyun kimyası bozuldu. Özellikle Barış Alper'in mükemmel performansı Fenerbahçe savunmasını zorlarken, Galatasaray adına da büyük etkinlik yarattı. 'Bir derbi maçı teknik adam olarak nasıl oynarım'ın başarılı bir örneğini sergileyen Okan hoca, bu maçın hem mimarı hem de kazananı oldu."
Reha Kapsal (Fotomaç): "Derbiler özel maçlardır ve geçmiş kariyeriniz ne kadar başarılarla dolu olsa da her zaman o günlük performansınız test edilir. Nasıl hazırlandığınız, nasıl bir kurguyla oynadığınız, oyun felsefeniz ve prensipleriniz saha içinde farkı yaratır. Bu iş yalnızca işi motivasyonla açıklanamaz. Bu detayları da teknik adamların çok iyi analiz edip sahada uygulatması gerekir. Çünkü bir aşçı en son yaptığı yemek kadar ustadır!"
Necati Ateş: "Okan hocayı cesur oynattığı için, oyuncuları da performansları için tebrik ederim. Bu seyircinin önünde kazanmak kolay değil. Her oyuncu kora kor mücadele etti. Daha çok zorlayan ve doğru oyunu oynayan Galatasaray'dı. Pozisyon anlamında Galatasaray hep üstündü. Daha erken de öne geçebilirdi Galatasaray. Topla oynama belki Fenerbahçe'ye geçti ama pozisyon üstünlüğü hep Galatasaray'daydı"