Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Susamam şarkısının ardından... Yeni protest: Rap

        Rapçi Şanışer'in 17 müzisyenle bir araya gelip ‘Susamam’ isimli protest tonu yüksek eseri ortaya çıkarması ‘münferit’ bir çığlık mı yoksa bu döneme damgasını vuracak bir akımın parçası mı? Kolay bir soru değil belki ama Türkiye’nin popüler ve alternatif müzik tarihine bakmak bazı ipuçları verebilir. Müzik ile muhalefet etmek ya da güncel sorunlara göndermede bulunmak yakın müzik tarihimiz açısından yeni değil. Batı eserleri üzerine Türkçe sözlerin yazıldığı ‘hafif müzik’ şarkılardan sonra 70’li yıllarda zamanın ‘protest’ ruhu şarkılara da yansımıştı. Öyle ki o yıllardan bu yana üretilen kimi şarkılar alt alta konulduğunda Türkiye’nin yakın tarih özeti ortaya çıkıyor.

        KONUYU BİLİYORSUNUZ!

        12 Mart muhtırasının ardından idam edilen Deniz Gezmiş ile özdeşleşen parka, Cem Karaca’nın unutulmaz şarkılarından birinin adı olmuştu. Dönemin çatışmalı ortamında öldürülen isimsiz bir gencin hikâyesiydi Parka. 1976 yılında yayınlanan 45’likte yer alan bu şarkıda "Her akşam o köşeye asılırdı o parka… Paltoya para yok ki ondan alındı parka… Bir sabah onun sırtında çıktı gitti o parka... Parkasıyla vurulmuş yatar iken buldular… Dört hain kurşun değmiş, delik deşikti parka" diyordu Cem Karaca. 45’likteki diğer parça da daktilo vuruşları arasında yazılan bir ‘İhtarname’ ile başlıyordu: “Çeken Türk halkı, çekilen siz. Konu: Bal gibi bilirsiniz”. Protest tonunu artıran Cem Karaca, daha sonra 1 Mayıs meydanlarında çalınan marşın da yer aldığı albüm nedeniyle sıkıyönetim mahkemesinde yargılanmaya başlamıştı. O sıralarda Avrupa turnesinde olan ve daha sonra vatandaşlıktan da çıkarılan Cem Karaca, Türkiye’ye dönmek için en az 7 yıl bekleyecekti…

        ‘ÖZGÜN’ YILLAR…

        Türkiye’nin darbeler ve askeri muhtıralar tarihi 12 Mart’ta bitmemişti. 12 Eylül 1980 darbesinin anıldığı pek çok şarkı müzik arşivlerinde yerini aldı. Müzik yaşamına 12 Eylül döneminde başlayan, ilk albümünü de 1984 yılında çıkaran Ahmet Kaya, sonraki yıllarda 12 Eylül’ün işkencesinden geçmiş Nevzat Çelik’in şiirinden bestelenen ‘Şafak Türküsü’nü söylemişti. “Beni burada arama anne” deniyordu ünlü dizelerde. Ahmet Kaya sonraki yıllarda ‘protest müzik’ denince anılan isimlerden oldu. 1999’da Magazin Gazetecileri Derneği’nin ödül töreninde Kürtçe şarkı yapmak istediğini söylediğinde uğradığı linçin ardından Türkiye’den ayrılmak durumunda kaldıktan sonra da devam etti...

        Ahmet Kaya
        Ahmet Kaya

        Ahmet Kaya’nın müziğini tanımlamak için kullanılan ‘protest’ ya da ‘özgün’ gibi kavramların yaygınlaşması uzun sürmeyecekti. Müzik yaşamını farklı kadrolarla da olsa sürdüren Grup Yorum, 1980’lerin ortasında kuruldu. 12 Haziran 2010’da İnönü Stadı’ndaki devasa 25. Yıl konseri ile de hatırlanan Grup Yorum’un üyeleri çok kez ‘terör’ suçlamaları ile tutuklandı.

        İLK RAP VE 90’LAR

        1990’lara gelindiğinde Cem Karaca yurda dönmüş ve albümlerini yapmaya devam etmişti. 1992’deki ‘Nerde Kalmıştık’ albümünde yer alan ‘Raptiye Rap Rap’, MFÖ’nün iki yıl önce yaptığı ‘Ali Desidero’ Türkiye’deki ilk rap şarkıları olarak anılıyor. Bugün aşina olduğumuz formdaki Türkçe rap için bir iki yıl daha beklenecekti. 1995’te kurulan Cartel, Youtube’un olmadığı zamanda gençlerin ‘like’ını almıştı.

        1990’lar ‘protest’ açıdan rap’ten daha zengindi. Uğur Mumcu’nun katledilmesinin ardından Selda Bağcan ‘Uğurlar Olsun’ dedi, Edip Akbayram Sivas’ı ‘Türküler Yanmaz’ diyerek unutmadı. Yine Sivas için Moğollar, her konserinde seslendirdikleri ‘Issızlığın Ortasında’ şarkısını yaptı. Bugün yardım derneği AHBAP ile ihtiyaç sahiplerine ulaşan Haluk Levent, çıkışını yakaladığı 90’ların atmosferine kayıtsız kalmadı. Susurluk kazasıyla ortaya saçılan karanlık ilişkileri "Foya çıktı ortaya... Boya gerek kaportaya... Yedi kat cila çeksen... Neye yarar hurdaya..." sözleriyle ‘Kamyoncunun Türküsü’nde dile getirdi.

        “SAVAŞA HAYIR”

        2000’li yıllara gelindiğinde 90’larda kurulan rock grupları olgunlaşmaya başladı. ABD’nin Ortadoğu politikaları şarkılara da konu oldu. Mor ve Ötesi grubunun bestelediği ‘Savaşa Hiç Gerek Yok’ şarkısına Bülent Ortaçgil, Aylin Aslım, Athena, Vega, Feridun Düzağaç, Koray Candemir, Nejat Yavaşoğulları gibi ünlü isimler ses verdi. Bulutsuzluk Özlemi, ‘Felluce/Bağdat’ isimli single’da “Orada taş üstünde taş, omuz üstünde baş kalmadı” sözleriyle işgal sonrası Irak’ı resmetmeye çalışıyordu. Yine aynı yıllarda Kesmeşeker, ‘Eyalet Çocukları’nı anlatıyordu: "Sonra bir savaş oldu… Esefle kınandılar… Onlar her şeyi yaptılar… Kasti fauller… Bel altına yumruklar…” Duman grubu da ‘Özgürlüğün Ülkesi’ şarkısı ile ABD’ye “Bu ne biçim bahane… Yine düştün petrolün peşine” diye sesleniyordu.

        ÜNZİLE, GÜLDÜNYA, EMİNE BULUT

        Youtube’da sadece iki günde 10 milyondan fazla izlenen ‘Susamam’ şarkısı adalet, özgürlük, doğa gibi pek çok konuda ‘tavır’ koyan 15 dakikalık bir çığlık. Şanışer ile birlikte Fuat, Ados, Hayki, Server Uraz, Beta, Tahribad-ı İsyan, Sokrat St, Ozbi, Deniz Tekin, Sehabe, Yeis Sensura, Aspova, Defkhan, Aga B, Mirac, Mert Şenel, Kamufle’nin söylediği bölümler ses getirse de Deniz Tekin’in “Ben hiç öldürülmedim” sözünün yer aldığı bölüm ayrıca konuşuldu. Emine Bulut’un eski kocası Fedai Varan tarafından vahşice katledilmesinin ardından oluşan duyarlılık bu şarkıda da karşılığını buldu.

        Güldünya Tören.
        Güldünya Tören.

        Popüler müzik tarihimizdeki kadın duyarlılığı ise yeni değil… Sezen Aksu’nun 1986’da anlattığı ‘Ünzile’nin hikayesi halen geçerliliğini koruyor: “Varmadan sekizine… Ergin oldu Ünzile… Hem çocuk hem de kadın… On ikisinde ana”.

        Güldünya Tören... Akrabası tarafından tecavüze uğrayıp hamile kaldığı için aile kararıyla öldürülen ve töre cinayetlerinin sembollerinden olan kadın… 'Güldünya Şarkıları' albümünde 13 kadın şarkıcı, geliri o dönemki aile içi şiddete karşı kampanyada kullanılmak üzere yapılan albümde bir araya geldi. Sezen Aksu, Ajda Pekkan, Nazan Öncel, Emel Müftüoğlu, Aynur, Zuhal Olcay, Aylin Aslım, Nilüfer, Şebnem Ferah, Şevval Sam, Rojin, Ayten Alpman, Funda Arar şarkılarını töre cinayetlerine karşı söylediler...

        SÖZLER ANLAŞILMAYA BAŞLANINCA…

        Peki yukarıdaki rock ağırlıklı örneklerden sonra ‘protest’ müziğin yeni türü rap mi oluyor? Soru, ortaya çıkışı itibarıyla ‘protest’ olan rap’e biraz haksızlık gibi görünse de ulaştığı kitle açısından yeni bir duruma işaret ediyor. Sözlerin bu kadar yoğun ve hızlı kullanıldığı bu müzik türü içerdiği küfürlü ifadelerle de hiçbir zaman müzik listelerinde bir numara olmadı. Youtube ve diğer dijital platformların trendlerinde başta olan şarkılardan sonra bu müziğe önyargılı yaklaşanlar da “Ne diyorlar” diye dinleyip beğenilerini sosyal medyada dile getirdi. Belki de sözler anlaşılmaya başlanınca soru da anlamlı oldu.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ