İtalya'nın şanslı çocuğu
Bütün spor medyası onu konuşuyor

HT CUMARTESİ / Aslı ÖZTÜRK
Galatasaray’ın yeni teknik direktörü Roberto Mancini takımının başında ilk antrenmana çıkalı bir hafta oldu. “Geldi, gelecek” dedikoduları çıktığından beri bütün spor medyası onu konuşuyor. Ancak taktiği, tekniği bir yana, aslında o ipek saçların sahibi İtalyan Türkiye’de pek tanınmıyor
Ç alıştığı bütün kulüplerin başkanlarının zengin olmasından dolayı, İtalyan basınında “İtalya’nın şanslı çocuğu” olarak bahsedilen Roberto Mancini artık Galatasaray’da. Kulüp başkanının Ünal Aysal olması şans konusunda İtalyan basınını haklı çıkarır mı göreceğiz. Ama Terim-Mancini geçişinin bu denli hızlı yaşanması taraftarların aklıyla kalbinin çatışmasına sebep oldu, o gerçek. Bu da Mancini’nin şanssızlığı olsa gerek. İtalyan teknik adam Türkiye’deki ilk basın toplantısında “Fatih Türkiye’nin en iyisi, Avrupa’nın en iyi antrenörlerinden biri olduğu için işim zor olacak” diyerek buruk Galatasaray taraftarının kalbini kazanma çalışmalarına başladı bile... Mancini’nin ikiye bölünmüş Galatasaray taraftarına yaktığı barış çubuğu tüte dursun, şu an onun için “İyi ki geldin” diyen de var “Boşa giden milyonlarca Euro” diyen de... Taktiği, tekniği haftalardır zaten konuşuluyor. Şüphesiz önümüzdeki 26 hafta boyunca da konuşulmaya devam edecek. O yüzden biraz da toplu taşımayı kullanan ve taktığı atkılarla bir moda ikonu olan Mancini’yi konuşalım... Geçenlerde Ekşisözlük’te “Galatasaray’a yakışan seksi teknik direktör” diye bir başlığa rastladım. Mancini’nin bir moda ikonu ilan edilmesi Manchester City’nin teknik patronluğunu yaptığı dönemlere denk geliyor. Her zaman takım elbise giymeye özen gösteren teknik adam gömleklerini özel terzisine diktiriyor. Ayakkabıları da özel yapım. En çok konuşulan detayıysa, kış aylarında taktığı, çalıştığı takımların renklerini taşıyan özel atkıları. Mancini, City camiasına atkı takma modasını getirdi. City’nin mağazalarında yok satan Mancini atkılarını kulübün sahibi Khaldoon Al Mubarak ve CEO Garry Cook bile takmaya başlamıştı. Türkiye’deki bazı mağazalar ve pazarcılar da şimdiden “Mancini atkısı” sloganıyla çift renkli atkılar satmaya başladılar.
GEÇEN YIL DİNDAR OLDU
Mancini’nin moda tutkusu bir yana, yeni yeni öne çıkan dindar yaşam tarzı da ilgi çekici. Katolik bir ailenin çocuğu olan ve çocuklarını da Katolik olarak yetiştiren teknik adam geçen yıl kendisine ilahi mesaj gönderildiğine inanan bir olay yaşamış. Mancini rüyasında Hz. Meryem’in her yıl göründüğüne inanılan ve Hıristiyanlar için kutsal bir yer olarak kabul edilen Bosna Hersek yakınlarındaki Medjugorje’yi görür. Rüyasında Medjugorje’li bir kâhinin kendisini çağırması üzerine 2 günlüğüne Medjugorje’ye gider. Hıristiyan inancına göre hac vazifesi kabul edilen bu gezide manevi tatmine ulaşan Mancini, Vicka Mijatovic adlı din adamının duasına da katılır... Bu geziden döndükten sonra bir basın toplantısı düzenleyen teknik adam, dini değerlerin, kariyeri ve kişisel hayatındaki değerlerin çok daha üzerinde olduğunu belirtmişti. beri bütün spor medyası onu konuşuyor.
Yine Terim’in yerine
2000’de futbolculuğu bırakan Mancini, Lazio’da yardımcı antrenör oldu. Antrenörlük kariyerindeki ilk şampiyonluğunu da burada yaşadı. Galatasaray’a Terim’in yerine gelen Mancini ilk teknik direktörlük deneyimini de yine Terim’den boşalan bir koltukta yaşamıştı. 2001’de ACF Fiorentina’nın teknik direktörlüğünü üstlendi. Aynı sezon İtalya Süper Kupası’nı kazandı. Ancak mali problemler yüzünden ayrılarak Lazio’ya gitti. İlk sezonunda takımın UEFA Kupası’nda final oynaması Mancini’nin teknik direktörlük kariyerindeki ilk çıkışı oldu. İkinci sezonunda takıma İtalya Kupası’nı kazandırdıktan sonra İnter Milan’dan gelen teklifle mavi-siyahlı takımın başına geçti. İnter’deki 4 sezonunda 2 kez İtalya Kupası ve İtalya Süper Kupası kazandı. 2005-2006’da takımın yıllık şampiyonluk hasretini dindiren Mancini bundan sonraki 2 sezonda da takımı şampiyon yaparak İnter’e 3 sezon üst üste şampiyonluk yaşattı. Şampiyonlar Ligi’nde aldığı başarısızlıklar sonucu geleceği tartışılmaya başlanan İtalyan teknik adam, teknik direktörlüğe bir yıl ara vereceğini açıklayarak İnter’den ayrıldı. İnter ile gizli bir anlaşma mı yoksa dinlenmek istemesinden dolayı mıdır bilinmez, bir sezon takım çalıştırmayan Mancini 2009-2010 sezonunun ortasında İngiliz Manchester City ile anlaştı. Premier Lig’deki sezonunda İngiltere’nin önemli kupalarından biri olan FA Cup’ı kazandı. 3. sezonundaysa Premier Lig şampiyonu olarak futbol camiasının konuşulan ismi oldu. Hatta Ekim 2011’de Ayın Menajeri ödülüne layık görülen ilk İtalyan teknik direktör oldu. Ancak 4. sezonda kendisinden beklenen Avrupa başarısını elde edemeyince çok sert eleştirilere maruz kaldı ve sezon sonunda sözleşmesi feshedildi...
YAT MERAKLISI
Mancini İngiltere’de genelde özel aracı yerine metroyu kullanıyordu. Hatta ArsenalLiverpool karşılaşmasına metroyla gitmesi çok ses getirmişti. Ancak Mancini’nin en büyük tutkusu yatlar. 2008’de İnter’den ayrılırken aldığı 16 milyon Euro’yu da buna harcadı. Mancini o tazminat sayesinde “Kifaru” adlı bir yat şirketinin ortağı oldu. Özel olarak dizayn ettirdiği 19.5 metre boyunda bir teknesi var.
15 sezon aynı takımın formasını giydi
1964’te nüfusu ortalama 100 bin olan Ancona şehrinde doğan Mancini tipik bir Güney İtalyalı. Futbola FC Bologna’nın altyapısında başlayan Mancini, ilk profesyonel sezonunu da 1981-82 sezonunda Bologna’da yaşadı. Sonraki sezon Sampdoria Genua’ya transfer oldu ve 15 sezon boyunca mavibeyazlı takımın formasını giydi. 4 İtalya Kupası ve 1 Kupa Galipleri Kupası kazandı. 1990-91 sezonunda da kulübün tarihindeki tek şampiyonluğunda forma giyen oyunculardan biriydi. 1997’de S.S. Lazio’ya transfer oldu. Burada bulunduğu 2 sezon boyunca bir Kupa Galipleri Kupası, bir de Seria A şampiyonluğuyla sevindi. Lazio’dan sonra İngiltere’nin Leicester City takımına transfer olan Mancini futbolculuğunun son demlerini burada yaşadı. Çıktığı 4 maçı da tamamlayamadan oyundan alınan Mancini artık fiziksel kondisyonunun yeterli olmadığını söyleyerek futbolu bıraktığını açıkladı.