Sosyal alemde yaşamak
Uzun zamandır bazıları:
-Acısını, sevincini...
-Uyurken, uyanırken...
-Sevgilisi ya da eşiyle sohbet ederken...
-Alışveriş yaparken, “Hangisini alayım” diye sormasıyla...
-Çocuğunu severken...
-Çocuğuna yemek yedirirken...
-Üstünü giyinirken “Bunu mu, yoksa bu mu?” diyerekten...
-Bir arkadaşına hediye alırken...
-Makyaj yaparken...
-Yemek yaparken...
-Bir yere giderken...
-Bir yerden çıkarken...
An ve an sosyal medyada takipçileriyle paylaşıyor.
O yüzdendir ki, Yeliz Yeşilmen’in gözyaşları içinde, hıçkıra hıçkıra “Dinmeyen, bitmeyen sonu gelmeyen acılarım var. Sonumun Bergen olmasından korkuyorum. Aman haaa ailem duymasın. Bir yerlere yazıp, çizmeyin. Konuşmayın, bir şeyler yapmayın” tadında konuşmasını garipsemedik.
Ama korktuk.
Hatta yardıma koşmak istedik.
Ama Yeliz, böyle düşünenlere kızdı. Kızmakla da kalmadı eşini de yanına alıp bir video daha paylaştı.
Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.
Yardım çağrısına kayıtsız kalmayanları da azarladı…
İşte bunun adın “Sosyal medya hastalığı!”
Bunun adı “Dök içini sosyal ablalara, amcalara” durumu.
Her an ne yaşanıyorsa o anı paylaşmak.
Sanki odada tek başınasın. Seni kimse görmüyor. Ağlıyorsun, zırlıyorsun. Ya da en yakınınla dertleşiyor gibi sosyal medyayı görmek.
Yani 493 bin takipçiyi görmek.
Yeliz’in takipçisi sayısı bu.
Ama olmaz ki böyle.
Böyle bir durumun varsa ve işin içinden çıkamıyorsan zaten o evde durma.
Durmak zorundaysan da, eğer video çekip yardım istiyorsan neden yardım etmek isteyenleri azarlıyorsun.
Bu nedir şimdi Allah aşkına.
Sosyal alemden az biraz uzaklaşmayı mı deneseniz?
Sanki daha bi güzel olacak gibi hayatlarınız.
Hayır Allah korusun Yeliz Yeşilmen gerçekten doğru olan bir video çekse bu sefer “Aman Yeliz yine azarlamasın bizi. Karışmayayım” diye ilgilenmeyecek.
O zaman daha mı iyi olacak?
Yalancı Çoban hikayesi yani…
Yapmayın, etmeyin…
Çoluğunuz, çocuğunuz var. Böyle tuhaf tuhaf konuşmalar yapmayınız sosyal medya aleminde.
Eğer gerçekten yardıma ihtiyacın varsa sesini duyur zaten. Koşar gelir kurtarır herkes seni.
Yeliz Yeşilmen…
Gerçekten insan şaşıp kalıyor. Ne diyeceğini bilemiyor bu durum karşısında.