Kızılcık Şerbeti
Gün geçmiyor ki, şaşırmayalım. Gün geçmiyor ki, "Yok artık bu da oldu!!!" demeyelim.
Ve yine olan oldu... RTÜK tarafından Show TV'nin reyting rekorları kıran dizisi "Kızılcık Şerbeti"ne ceza verilmiş ardından da mahkeme cezayı durdurma kararı almıştı. Ancak bu karara itiraz eden RTÜK'ün istediği oldu ve yeni bölümünün yayınlanmasına dört saat kala karar çıktı, yeni bölüm yayına girmedi. Saatler 17.00'yi gösteriyordu.
"Kızılcık Şerbeti"nin yayınlanması beklenen yeni bölümünün yayın saati olan 21.00'de bir başka kanalda, bir başka dizide kadına şiddetin alası işleniyordu. Tıpkı bundan önce birçok kanaldaki, dizilerde işlendiği gibi. Yani kızını mal gibi satan, kızını defalarca döven, hatta kemerle şiddet gösteren babaların ve kocaların hikayeleri anlatılıyordu. Ama onlara bu cezalar verilmiyordu, hatta böyle yayına son dakika kala durdurma kararları da hiç çıkmadı, çıkmıyordu. Hiç görmedik, denk gelmedik.
Peki ne oldu da, "Kızılcık Şerbeti" bu kadar rahatsız etti?
Oysa ki, gerek muhafazakar, gerekse seküler kesim gayet güzel anlatılıyordu. Üstelik günahlarıyla, sevaplarıyla, eksikleriyle, fazlalıklarıyla gözler önüne serip herkes kendine bir pay çıkartıyordu. Tam da olması gereken, tam da "Tabii ya" denmesi gereken bir iş değil miydi?
Çoğu seküler ya da muhafazakar kesim "Aslında çok haklılar. Biz de biraz daha dikkatli davranmalıyız" düşüncesine dahi kapılmıştı diyeceğim ama aslında bizler toplumda birbirimize saygı gösterip gayet güzel yaşıyor ve kabulleniyoruz. Fakat pek tabii bazılarının hoşuna gitmeyen bazı detaylar vardı dizide..
Mesela;
RTÜK'ün inceleme başlattığı özellikle bir sahne vardı ki, toplumumuzun kanayan yarası kadına şiddet ve faili meçhul kadın cinayetlerini gözler önüne seriyordu. Görmezden gelinse de, bu durumlar defalarca yaşanıyor, nedense balkondan hep kadınlar düşüyordu. Kızılcık Şerbeti tam da bu konuyu işleyince olan oldu.
Peki sonra ne oldu; Nursema'yı camdan atan İbrahim'in yaptıkları yanına kalacak diye beklenirken şok şok şok Nursema yargı dağıttı. Tam da tüm aile bir aradayken. Anne ve baba perişan oldu tabii. Kızlarını korudu, arka çıktı. Aslında ne kadar güzel "Oh be tüm aileler böyle olmalı. Çocuklarını korumalı, kollamalı. Yaptıkları hatanın farkına varmalı" diye alkış tutulacakken.
Dizi bu dedik, normal hayatta da böyle olsun dedik ama RTÜK "Olmasın" dedi.
Ha bir de tabii Kıvılcım faktörü vardı "Kızılcık Şerbeti"nde. Muhafazakar kesimden birine aşık oldu ama kendi doğrularından asla ödün vermedi. Ve hatta sürekli yargı dağıttı. RTÜK bunu da pek sevmedi.
Anlayacağınız RTÜK, "Bunları anlatmaya ne gerek var" dedi ve diziyi durdurdu.
Fakat benim hala bir umudum var. Son dakika ve özellikle, gece yarısı alınan haksız kararların artık son bulması. Ve toplumsal yaralara mükemmel bir şekilde parmak basan Show TV'nin dizisi "Kızılcık Şerbeti"nin en yakın zamanda ekrana dönmesini istiyorum. İnşallah bu verilen haksız karardan dönülür.