BMW'ye B serisini vermiş, karşılığında X6 serisini almış
Benim kullandığım GLE 350d Coupe 4matic’in fiyatı 480 bin TL civarında. GLE 450 AMG benzinli 600 bin TL’yi aşıyor. GLE 63 AMG ise 900 bin TL civarı. Ama GLE 350 öylesine yeterli ki, diğerlerini düşünmeyin bile...
Bir üretici bir segmentte otomobil yapınca, diğer üreticiler buna kayıtsız kalamıyor her nedense.
Daha önce de yazmıştım, yakında neredeyse her müşteriye ayrı bir segment olacak diye.
Mercedes, denemem için yeni GLE serisinden bir “SUV” gönderince aklıma geldi tüm bunlar.
Aslında GLE’yi ilk kez Mercedes’in arazi otomobillerini anlattığı reklam filminde televizyonlarda görmüş ve şaşırmıştım, “Aaa, araya bir BMW X6 karışmış” diyerek.
Mercedes GLE’yi gönderince anladım ki, araya X6 karışmamış, Mercedes BMW’ye B serisini vermiş, karşılığında X6 serisini almış.
Öyle ya BMW’nin yeni 2 serisi Tourer’ler nasıl ki Mercedes B serisinden derin bir biçimde esinlenmişse, Mercedes de GLE’yi yaparken X6’dan fazlasıyla esinlenmiş.
Mercedes GLE’yi evin önüne getirdikleri zaman ilk izlenimim, X6’ya fazlasıyla benzemesi olduysa da asıl gözüme çarpan, önündeki dev Mercedes amblemi oldu. Mercedes’in Axor kamyonlarındaki ile hemen hemen aynı büyüklükteki dev tristar.
GLE’yi biraz inceleyince X6’dan daha insani boyutlarda olduğunu, kamburunun X6 kadar fazla olmadığını anlıyorsunuz ama yine de çok benzeşiyorlar. Ancak detaylara baktıkça benzerlik giderek azalıyor, farklılıklar öne çıkmaya başlıyor.
GLE, X6’ya göre çok daha zarif.
GLE niyeyse bana Mercedes S Coupe’yi hatırlatan çizgilere sahip. Tabii bu hatırlatmanın asıl nedeni stop lambaları.
Önden görünüş güzel, arkadan da güzel.
Yandan ise “Eh işte”.
“Benim tarzım değil” diyeyim.
Alüminyum yan basamak, önde ve arkadaki bol kromaj otomobili şıklaştırıyor ama biraz da Japon-Amerikan havası veriyor. Mercedes GLE’nin içi ise gerçekten çok kaliteli.
S Klasse ise E Klasse arası bir yerde ama görüntü olarak E, kalite olarak S’ye daha yakın.
Analog klasik göstergeler E Mercedes havasında. Büyük ekran, havalandırma ve ses sistemi kumandaları da.
Ancak koltukların döşeme kalitesi, alkantara tavan ve direk kaplamaları, ön konsolun üzerindeki deri kaplama gerçekten gözü okşuyor. Kusursuz... Mercedes’in cruise sistemine verdiği isim Tempomat ve benim gördüğüm kullanımı en kolay cruise kontrol sistemi. Ancak Mercedes, öndeki otomobille mesafeyi kontrol eden ve kendi kendine fren yapma veyahızlanma becerisine sahip “Distronic” adını verdiği muazzam sistemi GLE’ye koymamış.
TÜKETİMİ NORMAL FİYATI UCUZ DEĞİL AMA KONFORLU VE KULLANIŞLI
Otomobili park etmenize yardımcı olan tepeden görüntü veren uygulama müthiş bir kolaylık ve çok başarılı. Arka koltukların diz mesafesi iyi. Otomobilin iç kısmının tamamını kaplayan halı ise evinizde kullandığınız halıları aratmıyor.
Mercedes GLE’nin tarafımdan denen modeli, GLE 350d. 350 sizi yanıltmasın, motor hacmi 2990 cm3. Mercedes’in bu çok başarılı dizeli 258 beygir gücü ve 620 nm tork üretiyor ve çok iyi bir motor. Dizel gürültüsü dışarıdan çok az duyuluyor, otomobilin içinde ise hemen hemen hiç duyulmuyor. GLE sürekli 4 çeker olduğu için tüketimi 9 litrenin altına pek düşmüyor ama bu büyüklükte normal. GLE’nin off-road yeteneklerini fazla deneyemedim. Açıkçası yolda kalmaktan korktum; çünkü gerçek bir arazi aracından daha çok şehir kullanımı için üretilmiş bir 4x4 gibi duruyordu ve lastiklerine de çok güvenemedim. Ancak yol tutuşu, viraj kabiliyeti, yüksekliğine ve cüssesine rağmen virajlarda fazla yan yatmıyor olması çok hoşuma gitti. İlk anda büyük bir önyargıyla yaklaşıp fazla beğenmediğim GLE, kullandıktan sonra beni kendine hayran bıraktı. ML’den de, GL’den de daha iyi ve daha kullanışlı bir SUV olduğunu düşünüyorum.
G serisiyle kıyaslamıyorum; çünkü daha konforlu ama G’nin arazi kabiliyeti tüm Mercedes’lerin üzerinde, orası kesin. Tabii fiyatı hiç ucuz değil.
Orta konsolda bilgi ekranına kumanda eden düğmenin yanı sıra, sürüş tarzı seçeneklerini ayarlayan bir buton da mevcut. Ekranda aynı zamanda geri vites kamerasının görüntülerini de izleyebiliyorsunuz.
BU UBER YASAL MI?
Son günlerde kimi görsem “UBER” kullanıyor. UBER dediğiniz bir cep telefonuyla ulaşılan araç hizmeti. Taksilerden daha lüks ve daha temiz araçlar, istediğiniz yere geliyor ve taksi işlevi görüyor. ABD’de başlayan bu hizmet bir süredir Türkiye’de de var ve çok kullanışlı. Ancak benim merak ettiğim bir şey var. Bu UBER yasal mı? Çünkü hizmet veren araçlar güzel, şık ama hiçbirinde taksi plakası yok. Bu durumda bir plaka için 1 milyon lira gibi para ödeyen veya yüksek bedellerle bu plakaları kiralayan taksicilere haksızlık. Yani bir anlamda UBER, bir Türk “korsan taksi” uygulaması oluyor. O zaman da insanın aklına, yakalanınca büyük cezalar ödeyen korsan taksiciler geliyor. Trafik Denetme Müdürlüğü’nden veya Büyükşehir Belediyesi’nden bir yetkili, hatta Maliye Bakanlığı şu UBER’in yasal durumunu açıklama zahmetine girer mi acaba!