CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile bir Teke Tek yaptık.
Aslında birkaç hafta öncesine planlamıştık yayını.
Ancak ablasının vefatı nedeniyle ertelemek zorunda kalmıştık.
Dün yapabildik.
Yayın sırasında şunu gördüm.
Kemal Bey ne derse desin, kimsenin onun ne dediğini anlamaya niyeti yok.
CHP Genel Başkanı program boyunca doğru ya da yanlış neler yapılması gerektiğini anlatıyor, bir grup izleyici “Hep eleştiri hiç yapıcı bir şey yok” diyor.
Oysa Kılıçdaroğlu hep eleştirmedi.
Sağlık Bakanı’nın olumlu işler yapmaya çalıştığını söyledi.
Sonra şunu anlattı:
“Bu hükümet 229 sayfalık bir pandemi ile nasıl mücadele edilecek diye 2019 yılında bir rapor hazırlattı. Ama pandemi gerçek olunca bu raporda uzmanların söylediği hiçbir şeyi uygulamadı.”
Kendi yazdırdıkları reçeteye uymadılar dedi yani.
Daha önemli olarak gördüğüm önerisi ise şuydu:
“Biz olsaydık Anayasa’da varolan bir kurum olan Ekonomik ve Sosyal Konsey’i toplardık. Önlemleri tek başımıza değil, onlarla istişare ederek alırdık.”
Ardından da şunu anlattı:
“Merkez Bankası’nın yedek akçesi bile harcanmış, İşsizlik Fonu’nda bugünler için biriktirilmiş 131 milyar TL başka yerlere gitmiş. Bugün bunu tartışmanın zamanı değil. Ama madem para yok o zaman para bassınlar. Şirketlere, esnafa, vatandaşa bu para ile destek olsunlar.”
Şunu da söyledi Kılıçdaroğlu: “İşyerlerini kapattıkları esnafın kiralarını devlet ödesin. En azından esnafa bunu yapabilirler.”
Bana göre bunlar öneridir.
Beğenirsiniz, beğenmezsiniz o ayrı.
Ama hiçbir şey önermiyor diyemezsiniz.
NOT: Çok az sayıda da olsa bazı CHP’liler “Kemal Bey’e karşı kabaydın” demişler. Tek bir kabalığım yoktur. Bir İngiliz gazeteci, bir İngiliz parti lideri ile nasıl konuşursa öyle konuştum kendisi ile. İktidar yalakası gazetecileri eleştirenler o gazetecilerin iktidar liderlerine gösterdiği tavrın aynısının kendi liderlerine gösterilmesini istiyorlarsa onu bilemem. Kemal Kılıçdaroğlu’nun böyle bir tavır istemediğine eminim. Program öncesi arayan Basın Danışmanı “İstediğiniz her şeyi sorun lütfen” demezdi.