Eve corona
Merhaba Fatih Bey,
Sordunuz ya, Bakanlık eve corona yollar mı diye, daha kötüsünü yapar demek için yazıyorum. Ablam hemşire. Hem de Kadın Doğum Hastanesinde. Kayınbabası Covid 19 Pozitif çıkıyor. Sağlık Bakanı’na az da olsa olan güvenim bundan sonra sıfırlanıyor. Kaynanasına test yapılmıyor. Ablam ve eşinin ailesi bahçeli altlı üstlü bir evde yaşıyorlar ve hem ablam hem de eniştem çalıştığı için çocuklar onlarda kalıyor. Yani tüm gün iç içeler. Babasını hastaneye götüren enişteme test yapılmıyor. Ablama ve çocuklara test yapılmıyor. Eniştem, çocuklar ve annesi evde karantinaya alınıyor ama ablam hemşire olduğu için çalışmaya devam etmesi gerektiği söyleniyor. Yani ablam Covid 19 ile burun buruna iken bu kadar stresli bir dönemde dünyaya bir can getirmeye çalışan anneler ile ilgilenmek zorunda ve devlet ayrıcalıklı insanlara! düzenli test yaparken ablama test yapma gereği duymuyor.
Not 1: Hem ablam hem de eniştem memur. Bu yüzden lütfen yazıyı paylaşmayın. En azından adımı paylaşmayın.
Not 2: Konu ile alakasız ama Not 1’i yazarken sadece düşündüm. Ben yazılımcıyım ve yurtdışına çalışıyorum. Gelirim tamamen dolar ile ve Türkiye standardında çok yüksek diyebiliriz. Acaba bu e-postayı size gönderdiğim için ablam ve eniştem işini kaybeder mi diye düşünürken aynı zamanda böyle bir durumda maaşlarını kendim ödeyebilir miyim diye de düşündüm. O zaman acı bir gerçeğin farkına vardım. Ablam hemşire, eniştem öğretmen. Böyle iki kutsal görev yapanların toplam maaşı yaklaşık bin dolar yapıyor. Yani bizi kıskanan Avrupa ve Amerika’daki asgari ücret kadar bile değil!
Saygılarımla.
*
Vatandaşın maske ile imtihanı
Merhaba Fatih Bey,
40 yaşındayım.
Kafama takılan konuları araştıran, üniversite terk, tekstil fabrikasında çalışmış sade bir vatandaşım.
Aldığım cerrahi maskenin standartlara uygun olup olmadığını kendimce araştırıyorum, anlamaya çalışıyorum.
Sizin iki yazınızdan öğrendiğim noktalar şunlardı:
* Sağlık Bakanlığı Ürün Takip Sisteminde kaydı bulunması
* Maskenin kutusunda TS EN 14683 + AC. ibaresi olması
Şimdiye kadar satın aldığım 11 farklı maskeye ait durum ise şöyledir
(10 tanesi ulusal marketlerden, 1 tanesi güvendiğim eczaneden):
* Ürün Takip Sisteminde kaydı olmayan 6 maske mevcut.
* Ürün Takip Sisteminde kaydı olup da TS EN 14683 + AC. ibaresi olmayan maskeler de mevcut.
Fakat internette biraz daha araştırınca linkleri aşağıda olan, Gaziantep İl Sağlık Müdürlüğü’nün web sayfasındaki yazıyı ve bu sayfaya linki konulan resmi yazıyı okudum.
16.04.2020 tarihli resmi yazının son bölümü şöyledir:
"Firmaların genel kullanım amaçlı maskelerin üretimi için Tıbbi Cihaz Satış Merkezi Yetki Belgesi veya ÜTS kaydı aranmasına gerek olmadığı.”
Maske konusunda bahsedeceğim ikinci konu ise EKOTÜRK TV’den Ali Çağatay’ın yayınlarıdır:
15 Eylül’de Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Erkan İşgören ile olan yayını ve 18 Eylül’deki Ana Haber yayınının son 10 dakikası.
Dr. Erkan İşgören’e göre: “Satılan maskelerin %95’i belki de daha fazlası filtrasyon özelliği olmayan sadece üst 3 kat Spunbond’dan (Tela) yapılmış malzemedendir.”
Erkan Bey maskenin koruyucu olması için orta katının meltblown kumaştan yapılması gerektiğini söylüyor.
Bu programları izledikten sonra elimdeki maskeleri kesip orta katmanına baktım.
Sonuç: 11 firmaya ait maskeden sadece 1 tanesinin orta katmanı meltblown kumaş (bu da eczaneden aldığım maske zaten). Diğer 10 maskenin her 3 katmanı da Spunbond (Tela) kumaş.
Durumu bilin, hoşçakalın.
*
Fatih Projesi asıl şimdi lazım
Fatih Bey merhaba,
Uzaktan eğitim altyapısı (EBA ve Zoom) bir şekilde çalışılmakta ve kullanılmaktadır. Ancak iki ve üzeri okul cağı çocuğu olan bir ailede en az 2 adet bilgisayar/tablet vs gerekmektedir.
Eşi ilkokul öğretmeni olan birisi olarak yazıyorum.
İki çocuğumun ve eşimin dersleri çoğunlukla çakışmaktadır ve dolayısıyla evde bir adet bilgisayarla takdir edersiniz ki bu iş pek yürümemektedir.
Alt ve orta gelir seviyesi aileler maalesef her çocuğa bu ürünleri temin edememektedir.
Hatırlarsanız bir zamanlar Fatih Projesi olarak her öğrenciye tablet dağıtılacaktı ama her nasılsa proje devam etmedi.
Pandemiden ötürü asıl şimdi bu tabletlere ihtiyaç olduğu aşikar değil midir?
Bu konuyu tekrar gündeme getirmek gerekmez mi?
Konuyu önemseyeceğinizi umar, çalışmalarınızda başarılar dilerim.
*
MEB’in ödül adaleti
Fatih Bey;
Size Milli Eğitim Bakanlığı'ndaki resmi bir listeyi açıklıyorum nasıl bir liste görün.
Bu listede 2019 yılına ait ödül alanların isimleri var. Öğretmen camiası ortalama 1 milyondur. Yöneticiler ise 100 bindir. Ödül alanların unvanlarını dikkatle incelemenizi rica ederim. Ödül sahiplerinin neredeyse %90'ı okul, ilçe, il müdürü. Yani bu camiada unvanı müdür olanlar müthiş başarı sergiliyorlar!
Örneğin; İstanbul’da 1 okulda 6 kişi ödül almış. Niğde ve Aksaray'da ödül alan yok.
Zonguldak Çaycuma ilçesinde sadece ilçe milli eğitim müdürü ve şube müdürü ödül almış. İstanbul Ali Haydar Ersoy Ortaokulu’nda müdür dahil tam 10 kişi ödüle layık görülmüş. Her 5 kişiden biri ödül almış. Sivas Fen Lisesi'nden tam 17 kişi başarılı görülmüş. Sivas genelinde 36 kişi başarılı görülürken yarısı bu okuldan seçilmiş.
*
Digitürk 2. Telekom olur mu?
Fatih Bey merhaba,
Eylül ayı başında Digitürk’ten Galatasaray taraftar paketi aldım. Paketime, Galatasaray’ın maçları dışında, İngiltere Premier ligi, şu anda finalleri oynanan NBA maçları, F1 gibi spor müsabakaları dahil. Digitürk, Sspor ile olan anlaşmazlığı yüzünden, bana paketim kapsamında sadece Galatasaray maçlarını veriyor, diğerlerini veremiyor. Digitürk’e şikayet ediyorum, hiçbir şey yapmıyorlar. Tüketici mahkemesine şikayet etsen, sıradan vatandaşın şikayeti olduğundan sonuç almak bir yıl sürer. BeinSport resmen başımıza ikinci Türk Telekom kazığı oldu.
Sağlıklı günler.
M. Çağrı Tamur
