Yeni uyandı herkes Çanakkale Köprüsü meselesine.
Günlük 45 bin araç geçiş garantisi verilmiş.
Araç başı 15 avro olacakmış. Haberleri okuyunca zannedersin ki tüm bunlar yeni belli oldu.
Medyamız yeni anlamış olabilir ama bunlar ihale yapılmadan önce belli idi.
Bu şartlar ve bu fiyatlarla girdi herkes ihaleye.
Günde 45 bin araç. Araç başı köprü geçişi 15 avro artı KDV. Savaştepe’ye kadar uzanacak Kuzey Ege Otoyolu’nun ilgili bölümü için kilometre başına 5 avro cent ücret.
İhaleyi Korelilerle ortak olarak kazanan ise Futbol Federasyonu Başkanı müteahhit Nihat Özdemir’in şirketi Limak.
5,5 yılı yapım süresi toplam 16 yıl 2 ay 12 gün süre ile otoyolu işletecek.
11 yıl desen sadece köprüden 181 milyona yakın araç geçecek.
Araç başı 15 avro ödeyerek.
Sadece köprü için devletin garanti ettiği para 2 milyar 800 milyon avro.
Bugünkü kurla 24 milyar TL.
Bunun üçte ikisi kadar garanti de otoyol için verilmiş olsa etti mi toplam 40 milyar.
O da bugünün kuruyla.
Toplam yatırım ise 10 milyar 300 milyon TL.
Bak sen şu gelire.
Hadi onları boş verelim. Fiyat süre falan her şey bir yana, bu garanti araç sayısı mümkün mü?
Bence değil.
İstanbul’un dibindeki ve İstanbul ile Sanayi kenti Bursa’yı birbirine bağlayan, İstanbul-İzmir arası otoyolun var olmasını sağlayan Osmangazi Köprüsü dahi günlük 40 bin araçlık garanti ödeme sayısına yaklaşamazken Çanakkale Köprüsü bu garanti geçişi yakalar mı yoksa Türk milleti bir kez daha geçmediği köprüye 16 yıl boyunca para ödemek zorunda mı kalır?
Mesele bu.
Bu ihale öncesinde hem yazdım hem söyledim.
“Şu anda Çanakkale’de arabalı vapur ile karşıdan karşı geçen araç sayısı kaç?” diye sordum.
Trafiğin yoğun olduğu yaz aylarında ve bayram tatillerinde dahi verilen garantinin 10’da biri bile değil.
Benim bu soruma karşılık ilgili bakanlığın verdiği yanıt ise “Evet ama Marmara çevre yolu ile o köprüye trafik sağlayacağız.”
Köprü yapabilmek için trafik sağlamak!
İlginç bir yaklaşım.
Türkiye bu “garantili” işlerin faturasını uzun uzun ödeyecek gibi duruyor.
Sel gider kumu kalır derler ya.
Sanki öyle bir durum.
Biz bunu o gün söyledik.
Bazılarına ise öğleden sonra günaydın.