Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Corona, Türkiye’de 2020 ilkbaharında en tepe noktaya ulaşmıştı.

        Avrupa’da önlemleri en erken devreye sokan ülke olarak nispeten daha az hasarla atlatmış ve Mayıs ayında, benim o günkü kanaatime göre biraz erken bir biçimde normalleşmeye başlamıştık.

        Temmuz’un başında ise “Yeni normal” adı altında eski normale tam dönüş yaptık.

        O günden bu yana vaka sayılarında artış var ve ilkbaharın en güvenilir kurumu olan Sağlık Bakanlığı’na güven giderek düşüyor, Bakan Koca’nın açıkladığı verilere şüpheyle bakanların sayısı artıyor.

        Şunu da söylemek gerekir ki, yaz boyunca COVİD 19’a karşı bu kayıtsız tutumu sergileyen tek ülke Türkiye değil, tek millet biz değiliz.

        Medeniyeti en homojen hale getirmiş Avrupa’da bile vakalar hızla artıyor, şimdilik ölü sayıları değilse de hasta sayıları salgının zirve yaptığı ilkbaharı aşmaya başladı.

        Ancak artık gençler de daha fazla hastalanmaya başladığı ve büyük risk taşıyan gruplarda hayatını kaybedenler denklemden çıktığı için ölüm oranlarının daha düşük olduğunu söylemek mümkün.

        Sadece Türkiye’de hasta sayısına oranla ölü sayısında artış var ki, bu da aslında hasta sayılarının gerçeği yansıtmadığını anlatıyor bize.

        İşin kötüsü ilkbaharda önümüzde yaz vardı ve açık havaya çıkılacak, bulaşma oranları haliyle düşecek, sıcaktan virüs olumsuz etkilenecek ve COVİD gerileyecekti.

        REKLAM

        Şimdi ise tam tersi bir durum var.

        Daha kapalı mekanlara tam olarak tıkılmadan sayılar artıyor.

        Havalar iyice soğuduğu zaman durumun çok daha vahim olacağını öngörmek hata olmasa gerek.

        Bu arada virüsün “Daha bulaşıcı” hale gelmek üzere mutasyonu uğradığı hemen hemen kesinlik kazandı.

        Dünya’daki COVİD 19’a bağlı toplam ölüm sayısı bu hafta içinde 1 milyonu aşacak.

        Hindistan önceki gün en yüksek günlük hasta sayısını açıkladı ve 86 bin 52 yeni vaka bildirdi.

        Hastalığı yeni yeni geriletmeyi bir nebze de olsa başaran Brezilya 100 yıldan beri ilk kez meşhur Rio Karnavalı’nın meşhur yürüyüşünü iptal etti.

        Avrupa’da Hollanda salgının başından beri en yüksek vaka sayısını açıkladı.

        İngiltere yeni önlemleri sıkılaştırma kararı aldı, okulların açılma kararını erteledi, yüz yüze eğitim yapacağını açıklayan üniversiteler bunu en az bir hafta ertelediler. Pek çok ünlü üniversite ilk dönemi online yapma kararı aldı.

        Vakaların hızla artma eğilimine girdiği İspanya’da başkent Madrid önümüzdeki haftadan itibaren tam kapanmayı gündeme aldı ve hükümete bunu uygulaması tavsiye edildi.

        Anlayacağınız corona ile mücadelede henüz hiçbir yere varamadı dünya.

        Bu yıl da kötü geçecek çok belli artık.

        Bu yüzden lütfen önlemlerinizi gevşetmeyin.

        Hala en etkili yöntem korunmak.

        Yani maske, yani sosyal mesafe, yani mümkün olduğu oranda izolasyon tedbirleri.

        Türk olmak zordur

        Türk olmak zordur
        0:00 / 0:00

        Büyüklerimiz hep söylerdi.

        “Türk olmak zordur” diye.

        Bunu çok net görüyoruz.

        Yalnızca Anadolu Türkü olmak değil, hangi coğrafyada olursanız olun zor.

        İşte Azerbaycan’da olanlar.

        Hadi Türkiye hatalı politikaları ile yalnızlaştığı ve kendi zafiyetini yarattığı için saldırı altında diyelim, hadi bizim kendimizi düşürdüğümüz durumun Yunanistan gibi “Genişlemeci ve fırsatçı” bir devletin bir tarafını kaldırdığını kabul edelim.

        Peki ya bu Azerbaycan’ın durumu?

        Yıllardır saldırgan tutumunu sürdüren, Dağlık Karabağ’ı yıllardır işgal eden ve burada büyük bir insanlık dramına neden olan Ermenistan’ın şimdi bir kez daha Azerbaycan’a saldırmasına ne diyeceksiniz!

        Asıl sorun Ermenistan’ın saldırması değil.

        Mesele bu saldırılara karşı tüm dünyanın sessiz kalması, hiç kimsenin Ermenistan’a “Sen ne yapıyorsun, manyak mısın?” dememesi.

        Aynı eylemi yapan yani Ermenistan’a ani bir biçimde hiç nedensiz saldıran Azerbaycan olsaydı dünya ne yapardı, şimdi ne yapıyor bakın ve başlıktaki cümle hatalı mı doğru mu siz karar verin.

        Aynı şeyi Ege’ye de uygulayabilirsiniz! Yunanistan’ın yaptığı tahrikleri yapan Türkiye olsaydı acaba dünya ne yapardı?

        Türk olmak gerçekten zor.

        Ve hata yapma hakkımız yok.

        Bunun için bilgiden başka dayanağımız yok.

        Ama ne yazık ki, Türkiye’de en değersiz şey bilgi olunca ve içerideki bilgili insanlara düşman muamelesi yapılınca...

        Türk olmak daha da zor oluyor!

        NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

        NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
        0:00 / 0:00

        Kendi içindeki akla değer vermeyenler başka akla boyun eğmek zorunda kalacağını unutmadığı zaman.

        Diğer Yazılar