Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Geçtiğimiz günlerde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun artık görevi bırakması gerektiğini söyledim.

        Çok sayıda CHP’liden, ki aralarından eski ve yeni milletvekilleri de var, teşekkür telefonları aldım.

        Haklılığım her gün biraz daha ortaya çıkıyor.

        Nezaketine, insanlığına tek kelime edemem Kemal Bey’in.

        Ama bu özellikler ve fazlası annemde de var.

        Ama biliyorum ki, annemden CHP’ye genel başkan olmaz.

        Çünkü siyasetçi değil.(Yine de Kemal Bey’den daha iyi olabilir.)

        Kemal Bey de siyasetçi değil.

        Bilmiyor.

        Beceremiyor.

        Mesela.

        Azerbaycan’daki kardeşlerimiz çok önemli bir askeri harekatın içinde.

        İktidar ve trolleri CHP’yi bu konuda da suçluyor ve CHP olayın ilk günü bir mensubu nedeniyle bir gafa imza atmış.

        Yahu hemen bir heyet oluştur, Azerbaycan’a yolla, Azerbaycan Türklerine destek ol, Avrupa’da inandırıcılığını yitirmiş iktidar yerine sen savun Azerbaycan Türklerinin haklarını...

        Ama nerede!

        Sorunlu komşularımızla ilişkileri düzeltmek için adım at mesela.

        Aracı ol.

        İktidar kızacaktır elbet ama halk iktidarın dış politika tavrının yanlış olduğunun farkında.

        Sen bu sorunları çözebileceğinin mesajını ver!

        En önemli belediyenin başkanı il pandemi toplantısına çağrılmamış.

        Belli ki kalkıp gitse kapıdan sokmayacaklar.

        Kıyameti kopar.

        Çıt yok.

        Gerçekten olmuyor Kemal Bey.

        OL-MU-YOR

        Ana muhalefet olmayı İYİ Parti’ye kaptırdınız.

        Sayısal olarak olmasa bile düşünsel olarak.

        Ve siz de biliyorsunuz ki, AK Parti diye bir şey olmasa barajı aşacak oyu bile alamazsınız.

        İlk genel başkan olduğunuzda katıldığınız Teke Tek’te söz vermiştiniz.

        “Başarısız olunca bırakacağım” diye.

        Memleketin hali ortada Kemal Bey ve siz hala umut değilsiniz.

        Daha ne kadar başarısız olabilirisiniz söyleyin bana.

        Çözüm hasta garantili aşı ihalesi

        Çözüm hasta garantili aşı ihalesi
        0:00 / 0:00

        Akıllanmıyorlar.

        Adam denilemeyecek yaratık şöyle yazmış utanmadan arlanmadan:

        “Yasaklar gelsin istiyorsun, ekonomi batsın istiyorsun. İnsanlar aç kalsın istiyorsun. O yüzden korona korona diye tutturdun. Çünkü hainsin.”

        Kendisine verdiğim kısa yanıt şöyle oldu:

        “İnşallah en sevdiklerin korona olur ve acılar içinde kıvranır. Sen de o zaman bana yazdığın bu satırları hatırla.”

        Ahmak taifenin anlamadığı ve asla anlayamayacağı şu.

        Evet, bas bas bağırıyorum çünkü ekonomi durmasın istiyorum, evlere kapanılmasın istiyorum.

        Önlem dememin, dikkat dememin, maske dememin sebebi bu.

        Lokantalara 100 değil 50 müşteri alın ki hastalık yayılmasın, lokantalar kapanmasın diyorum.

        50 müşteri alırsan yağmasa da damlar.

        100 müşteri alırsan yağdı zannederken bir bakarsın ki toptan kapanmak zorunda kalmışsın.

        Çalışan işsiz kalmış, patron batmış.

        Bunu istemek mi vatanseverlik?

        Ahmak sürüsü.

        Maske takılmasını istemek mi ihanet?

        O zaman çok sevdiğiniz Bakanınız da hain, öyle mi!

        Gelelim aşı meselesine.

        Aşı risk gruplarına bile verilmiyor dedim diye de kızıyorlar bana. “Aşıcıları zengin etmek istiyorsun” diye.

        Çok umurumda değil öfkeniz, sokak köpeği havladığı zaman niye havladı diye nasıl kızmıyorsam size de kızmıyorum ama durumu bilin diye bir kez daha aktarayım.

        Bakın yazacağım sayılar bana ait değil.

        İktidarın yılmaz savunucularından, AK Parti’nin en has yazarlarından Nagehan Alçı’nın dünkü yazısından aldım sayıları.

        Corona ile mücadelede riskli hastalar açısından büyük önem taşıyan grip aşısından

        - İngiltere 30 milyon doz

        - Almanya 20 milyon doz

        satın almış.

        İngiltere’nin nüfusu 67,8 milyon.

        Almanya’nın nüfusu 83 milyon.

        Yine Alçı’dan aldığımız bilgiye göre 2 milyonluk Viyana şehri 1 milyon 250 bin doz aşı almış.

        Peki Almanya kadar nüfusu ve üzerine 5 milyon da Suriyelisi olan Türkiye kaç doz aşı almış?

        Yine Alçı’nın sorup öğrenerek verdiği bilgiye göre 1 milyon 350 bin adet.

        Geçen yıl salgın yokken ne kadar alındıysa hemen hemen o kadar!

        Vallahi de billahi de benim iddiam değil.

        Nagehan Alçı’nın "Resmi” sayıları.

        Ama şu soru bana ait: Bu mudur doğru planlama!

        Belli değil mi bu yıl talebin artacağı?

        Bizzat Sağlık Bakanlığı bu yıl aşı olun diye uyarmadı mı başından beri!

        “Geçmiş yıllarda çok talep olmuyormuş.”

        Geçmiş yıllarda pek çok şeye talep olmuyordu.

        Maskeye de, eldivene de, birçok antiviral ilaca da...

        Geçmiş yıllarda Atatürk Havalimanı’nın pisti önüne pandemi hastanesi de yapılmıyordu mesela.

        Keşke diyorum bazen bu aşı işini de “YİD” yöntemiyle “hasta garantili” olarak özel sektöre verselerdi.

        200 milyon doz aşı çoktan alınmış, tüm resmi kurumlar harıl harıl bu işi alan müteahhitlere hasta sevk etmekle meşgul olurdu.

        Fikri müteahhit

        Fikri müteahhit
        0:00 / 0:00

        Herkes 18 yıllık bir iktidarda nasıl olur da fikri iktidar inşa edilemez sorusuna yanıt arıyor.

        Oysa yanıt basit.

        Fikri iktidarı müteahhitler inşa edebiliyor olsaydı çoktan en yükseğinden, en çok katlısından, en fazla metrekareye sahip olanından bir fikri iktidar inşa edilmiş olurdu.

        Yerleri en pahalısından granit, tavanları en altınından varaklı, şamdanları Bohemya kristalinden, ışıl ışıl parlayan bir fikri iktidar yapmak işten bile değildi!

        Ama ne yazık ki, fikri iktidarları müteahhitler inşa edemiyor.

        Hammaddesi para değil çünkü.

        NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

        NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
        0:00 / 0:00

        Düşünenle düşünmeyen, bilenle bilmeyen bir olmadığı zaman.

        Diğer Yazılar