Katilleri, tecavüzcüleri serbest bırakıp, düşünce suçlularını tutuklu yargılayan Adalet’e kızıyoruz.
Ama Adalet’in adaletsizliği sadece böyle vakalardan mı ibaret?
Şu aşağıda anlatacaklarım da, Adalet’in millet adına adalet dağıtmaktan vazgeçtiğinin göstergesi değil mi!
Hikaye şu:
Biliyorsunuz son yıllarda Bodrum’daki görgüsüzlüklerden biri de otellerin plajlarına kuvars tozu, mermer tozu gibi şeyler sererek mercan adaları gibi bir plaj yaratmak. Böylece göze hoş görünmek.
Oysa magandalığın, ayılığın daniskası.
Mercan adası istiyorsan mercan adasına gidersin Bodrum’a değil.
Akdeniz’in kendine özgü bir hali vardır ve 100 mercan adasına değişmem.
Ama öküz olunca, Bodrum’da mercan adası ararsın, otel yerine ahır yapanlar da bunu sağlar.
Çünkü bilirler ki, öküzleri ağırlayacaklardır.
Bu rezillik ayyuka çıktığından beri Bodrum Belediyesi de bu durumla mücadele etmeye çalışıyor elinden geldiğince.
Son olarak Yalıkavak kıyısındaki bir otel işin tam cılkını çıkarmış.
Otelin plajına yasaklanan mermer tozu ve kuvars tozu dökemeyince beyaz rengi tutturmak için plaja “borik asit” dökmüş.
Haşere ile mücadelede, temizlik maddelerinin yapımında, camcılıkta bazı ilaçlarla kullanılan borik asidi, milletin üzerinde yatacağı kumsala dökmüş.
Belki ayak mantarı ile plaja gelenlere iyi gelir ama gerisini perişan eder.
Ama önemli değil.
Çevreye zararlı imiş, deniz yaşamını yok edermiş onlar zaten sorun değil.
Görüntü güzel olsun. Müşteriler tatil sonrası gider tedavi olur nasıl olsa.
Bu borik asidi sahile dökme iznini de kim vermiş biliyor musunuz?
İl Tarım Müdürlüğü.
Herhalde kumsalı tarla zannediyorlar ya da gerçekten oteli öküz ahırı.
Neyse sonuçta rezillik ortaya çıkmış, konu medyaya düşmüş.
Sonrası ise tam rezalet.
Normalde halkı uyardığı, halk sağlığını öncelediği ve çevreyi koruduğu için ödül alması gereken bu haberlere “erişim engeli” getirilmiş.
İstanbul’da bir mahkeme tarafından.
Bu haberler sayesinde belki rezillik düzeltilecek, en azından bilinçli vatandaşın bu otele gitmesinin, o kumlarda yatarak sağlığını kaybetmesinin önüne geçilecek.
Ama mahkeme öyle düşünmemiş.
Mahkeme oteli düşünmüş ve otelin kişilik haklarının ihlal edildiğine hükmederek haberlere erişim engeli koymuş.
Bunun tecavüzcüyü serbest bırakan mahkemeden hiçbir farkı yoktur.
Bu otelin yaptığı da toplum sağlığına ve doğaya tecavüzdür sonuçta.