Ekonominin ilacı hukuk
Vatandaşlar soruyor, “Bu ekonomi düzelir mi?” diye.
O kadar hızlı düzelir ki, ekonomi bile şaşar kendine.
Türkiye, çok ama çok güçlü bir ülke.
Her şeye rağmen çok sağlam ekonomik ilişkiler ağına sahip.
Tüm çabalara rağmen oligarşik bir yapıya çevrilememiş, sağlıklı, uluslararası bağlantıları kuvvetli, iş yapma beceresi yüksek, çalışkan bir özel sektörü var.
Üstelik de krizlere alışkın, krizlerden hızlı çıkmayı becerebilen bir özel sektör.
Bölgedeki ülkelerden de, uzaklardaki benzer büyüklükteki ülkelerden de farklı bir yapı.
Bu yapı her türlü krizden çok ama çok hızlı çıkar.
Çok hızlı normalleşir.
Ama bu normalleşme, ekonomik düzelme bağırarak, çağırarak olmaz.
Ekonomi biliminde böyle bir yöntem yok.
Bağırıp çağırarak ekonomik krizleri az da olsa öteleyebilirsiniz ama yok edemezsiniz, tam aksine derinleştirirsiniz.
Bu krizden çıkmanın tek bir yolu var.
“Hukuk” ya da “Adalet”.
Hukukunuzu uluslararası saygınlığa kavuşturacaksınız, adaleti tesis edeceksiniz.
Yatırımcı, iş adamı, kreditör ülkeye güvenecek.
Rekabetin adil şartlarda olduğuna inanacak, yasa karşısında herkesin eşit olduğunu görecek, bilecek.
İş insanları gazete manşetlerinden terörist ilan edilmeyeceğinden emin olacak.
Yıllar önce Mehmet Barlas’tan duyduğum “Karadeniz’de gemin, Türkiye’de malın olmasın” sözünün en azından Türkiye ile ilgili bölümü tarih olacak.
Avrupa Birliği’nin en azından “Hukuk” çıpasına bağlı olacaksınız.
Bakın bakalım o zaman bu ekonomi çok değil altı ayda düzeliyor mu, düzelmiyor mu!