İbadethane açarak hangi sorun çözülmüş
Yine bir Alevi açılımı içindeyiz.
Zannedersin ki, memlekette Alevilerin tek sorunu ibadet edecek yer bulamamak.
Devlet eli ile cemevi yapıyoruz.
Onu yaparken de “ibadet” kelimesini ağzımıza almadan, “kullanacaklara” diyerek.
Yıllar önce bir tanesinin açılışına gitmiştim.
Olayı anlatayım en iyisi.
1994 yılı idi.
Tunceli’ye devlet eliyle gıda ambargosu uygulanıyordu.
Kente giriş çıkışlar yasaklanmıştı.
Yiyecek içecek sayıyla veriliyordu.
Resmi değildi elbet, gizli bir ambargo idi.
Kent, devletin zulmü altındaydı.
Olay kulaktan kulağa duyulunca, Diyarbakır’a gitmiş, oradan otomobille Tunceli’ye binbir zorluk, binbir engelleme ile ulaşmıştık.
Kentin girişinde yolu kesen Emniyet Müdürü bizi kente sokmamış, daha sonra garnizon komutanı ve Vali Atıl Üzelgün ile uzun bir pazarlık sonucu kente girebilmiş, Tunceli’nin dramını haber yapmıştık.
Bunu o zaman Hürriyet gazetesinde dizi yapmış, Show TV’de yayınlamıştık ve epey bir mesele olmuştu.
Bizim haberden sonra ambargo kaldırılmış, hayat nispeten normale dönmüştü.
Birkaç hafta sonra “devlet” Tunceli ile barışmak için Tunceli’de bir cemevi inşa etmeye karar vermişti. Dönemin OHAL Valisi Ünal Erkan aramış, “Cemevi temeli atacağız. Sizin de bu gelişmeye katkınız büyük. Gelir misiniz” demişti.
Ben de gitmiştim.
Devlet, törenle Tunceli’ye bir cemevi yapmıştı.
Ben de Ünal Erkan’a “Sayın Valim, keşke cemevi değil fabrika temeli atsaydık. Bunca eğitimli insanın olduğu bir kentte öncelik onda olmalıydı” demiştim.
Yani diyeceğim o ki, cemevi temeli atmakla memleketin sorunları pek çözülmez.
Yıllardır sorduğum ve her “sözde” Alevi açılımında gündeme getirdiğim bir soruyu bir kez daha sorayım iktidarımıza.
Bırakın cemevini, memevini de şunu söyleyin bana.
Devri iktidarınızda kaç Alevi bakan, kaç Alevi müsteşar, kaç Alevi kamu kurumu başkanı, kaç Alevi bakan yardımcısı, kaç Alevi'yi kamu kuruluşuna genel müdür yaptınız!
İbadet demeden ibadethane açarak Alevi sorunu çözülmez.
Camii yaparak memleketin sorunları çözülmediği gibi.
NOT: Yukarıda "memevi" derken Richard Dawkins’ten hareketle sosyolojik gen manasındaki “mem” kast edilmemiştir.