New Chicago
Epey bir önce yazmıştım, “Korkuyorum” diye.
Gerçekten korkuyorum.
Pek de korkak biri olmamama rağmen İstanbul’da yaşamaktan, sokağa çıkmaktan korkar oldum.
Kent, 1920'lerin 30'ların Chicago'su gibi.
Yarın sokakta reenkarne olmuş Al Capone'u görsem şaşırmayacağım.
İçişleri Bakanlığı, dağlardaki terörist sayısının artık "birkaç" ile ifade edildiğini söylüyor.
Gidip sayacak halim yok, öyle diyorlarsa öyledir diyorum.
Zaten artık Suriye’de devlet kurma aşamasına gelmiş PKK’nın yöntem değiştirmeye zorlandığını ve ABD’nin örgütü Türkiye’de fazla eylem yapmama yönünde telkin ettiğini de duyuyoruz.
Dağlar AK Parti’nin iktidara geldiği günlerdeki kadar güvenli hale gelmiş olabilir tekrar, bunda bir sıkıntı yok.
Ama ya şehirler?
Bugün İstanbul, Ankara, Antalya ne kadar güvenli?
Buralarda terör örgütü etkinliği hemen hemen yok denecek kadar azalmış olabilir ama ya mafya etkinlikleri?
Siz sokakta gezerken bir anda sağınızdan solunuzdan mermilerin uçmaya başlamayacağından emin olabilir misiniz!
Neredeyse her gün bir yolda bir aracın pusuya düşürüldüğünü, birilerine çapraz ateş açılarak mafya hesaplaşması yapıldığını, bir sürü mafyamtırak örgütün ya da sokak çakallarının kendi hukuklarını fütursuzca uyguladığı görmüyor muyuz!
İstanbul, uluslararası mafyanın Birleşmiş Milletler merkezi gibi olmadı mı!
Türk, Sırf, Balkan, Güney Amerika, Kuzey Amerika mafyaları derken, Yeni Zelandalı mafya liderinin bile İstanbul’a yerleşmiş olması size normal geliyor mu!
İktidarın pek çok sorunu görmezden gelerek, yok sayarak çözülmüş gibi yapma alışkanlığını biliyoruz artık.
Ama sizce bu da görmezden gelinecek bir sorun mu!