Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        2022 yılı kesinleşmiş bütçe giderleri ve gelirleri yayınlandı.

        Okuduğunuz zaman, Türkiye’nin hangi anlayışla yönetildiğini görüyor ve olan bitene şaşırmamayı öğreniyorsunuz.

        Çünkü siyasetçiler ne söylerse söylesin, sayılar ne kadar gizlense de, çarpıtılsa da sonunda doğruyu söylüyorlar.

        Meseleyi daha iyi anlamanız için 2021 ile karşılaştırmalı anlatacağım.

        2022’de en çok neden şikayet ettik?

        Sözde tarım ülkesi Türkiye’de tarımsal ürünlerin fiyatlarındaki aşırı artıştan değil mi!

        Devleti yönetenlerin yaptıklarına bakınca, bu artışların hiç de şaşırtıcı olmadığını, suçun marketlerde, toptancılarda, sözde stokçularda olmadığını görüyorsunuz.

        Nasıl mı…

        Çok basit.

        2022 yılı enflasyonu TÜİK’e göre yüzde 64,2, ENAG’a göre ise yüzde 137,5 oldu değil mi?

        Bunu aklınızda tutun.

        Peki aynı yıl içinde Alan Bazlı Tarımsal Destekler’deki artış oranı ne?

        Yüzde 44. Resmi enflasyonun üçte ikisi, gerçek enflasyonun üçte biri.

        Eti çok pahalı yediğimizden, sütü, peyniri alamayacak hale geldiğimizden, seneye daha da pahalı yiyeceğimizden şikayet ediyoruz.

        Peki iktidarımız hayvancılık destekleme giderlerini ne kadar arttırmış 2022 yılı içinde?

        Yüzde 34.

        Açıklanan enflasyonun yarısı.

        Gerçek enflasyonun dörtte biri.

        Peki ya Kırsal Kalkınma Amaçla Destekler’deki artış oranı ne dersiniz?

        Söyleyeyim de gülün.

        Kırsal kalkınma destekleri 2022 yılında bir yıl önceye göre yüzde 12 artmış.

        Şaka yapmıyorum. Gerçekten yüzde 12 artmış.

        Resmi enflasyonunun 5’te biri.

        Gerçek enflasyonun 10’da biri.

        Anladınız mı şimdi niye eti sütü pahalı aldınız, peynir fiyatı 200 TL’ye dayandı.

        Tarıma desteği kesersen, pahalılıkla yalandan market basarak, depocuyu stokçu zannedip teşhir ederek mücadele ediyormuş gibi yaparsın ama başarılı olamazsın.

        Zaten başaralı olamayacağını baştan biliyorsundur maksat başarı sağlamak değil, şov yapıp göz boyamak olur.

        Bu arada emeklilere yapılan ek ödemeler de yüzde 56 artarak enflasyonun altında kalmış.

        Tarıma, tarımsal üretime desteği reel olarak azaltan iktidarımız neyi arttırmış dersiniz?

        Evet, yanılmadınız.

        Borçlanma giderleri yüzde 623 artmış.

        Resmi enflasyonun 10 katı.

        Gerçek enflasyonun 5 katı.

        Ve tabii artan bir şey daha var.

        TOKİ’ye aktarılan kaynaklar.

        Onlar da yüzde 156 artmış.

        Resmi enflasyonun iki buçuk katı.

        Ev yapsınlar da yabancılar alsın diye.

        Anlayacağınız başınıza gelen hiçbir şey boşa değil.

        Tercih meselesi.

        O kadar.

        NOT: Gelirlerdeki artış oranları da ilginç. Onlara da yarın değiniriz.

        Garantiyi bırak ödenecek 7 milyar farka bak

        Garantiyi bırak ödenecek 7 milyar farka bak
        0:00 / 0:00

        İstanbul-İzmir Otoyolu'nun ve Osmangazi Köprüsü'nün işletmecileri, en azından köprü geçişinde bu yıl ilk kez garanti araç sayısına ulaşıldığını, devletin sözleşmede garanti ettiği günlük 40 bin araç sayısının bu yıl ilk kez gerçekleştiğini duyurdular.

        Otoyolun diğer bölümlerinde olmasa da, köprüde sayıya ulaşıldı.

        Bu durumda ne beklersiniz?

        Garanti edilen sayıya ulaşıldığına göre, bu köprünün müteahhitlerine ve işletmecilerine bu yıl Hazine’den ekstra bir ödeme yapılmayacağını değil mi!

        Garanti verilen sayı aşıldı ise parayı geçenler ödedi ve devlet bir şey ödemeyecek, vergi verenlerin cebinden bir şey çıkmayacak diye umarsınız.

        Hayır efendim öyle değil.

        Bıraksınlar garanti sayısını falan da, garanti sayı gerçekleştiği halde Hazine’den kaç para ek ödeme alacaklar ya da aldılar onu açıklasınlar.

        Sıkıyorsa.

        Elbette bir para ödenecek, hem de ne para...

        Ben size üç aşağı beş yukarı bir hesap yapayım isterseniz.

        Osmangazi Köprüsü’nden günde 40 bir araç geçti ise, yani garanti sayısına ulaşıldı ise…

        Geçen araçlar 184 TL yani yaklaşık 10 dolar ödediler.

        Ancak sözleşmeye göre araç başı ödenmesi gereken para 44 dolar artı yüzde 8 KDV idi yani hemen hemen 48 dolar idi.

        Hazine müteahhitlere geçen her araç için 38 dolar fark ödemek zorunda kaldı.

        Toplamda yaklaşık 385 milyon dolar fark Hazine tarafından ödendi.

        Bu da yaklaşık 7 milyar TL demek. Yani yukarıdaki yazıda bahsettiğim hayvancılık yardımlarının toplamına yakın bir para sadece bir köprünün işletmecilerine fark olarak ödenecek.

        Ve geçen araç sayısı arttıkça Hazine’nin yani sizin benim ödememiz gereken miktar da azalmayacak tam aksine artacak.

        O yüzden bıraksınlar garanti sayıya ulaşıldı martavallarını.

        Bu sene Hazine’den kaç lira fark ödemesi alacaklar onu açıklasınlar.

        Açıklamaya yürekleri yetiyorsa.

        NOT: Yukarıdaki hesap yaklaşık hesaptır. Çünkü ülkede şeffaflık olmadığı için fiyatları ihale şartnamesine bakarak hesaplamak zorunda kalıyoruz. Yüzde 3-5 artı eksi şaşma olabilir.

        NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?

        NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?
        0:00 / 0:00

        Cahiller herkesi cahil, aptallar herkesi aptal zannetmediği zaman.

        Diğer Yazılar