Torunlarımızı da öldürmeyin
Dün akşam, Hatay’da yine peş peşe iki deprem meydana geldi.
Biri 6.4, diğeri 5.8 büyüklüğünde.
İki beklenen deprem.
Kahramanmaraş depreminin hemen ardından Teke Tek’e katılan Celal Şengör “Çok kısa süre içinde, aynı fayın devamında bu deprem nereleri vurdu ise oraları vuracak, bundan 1 magnitude derecesi daha küçük bir deprem olacaktır” dedi.
Yani 6 küsur büyüklüğünde bir depremin Hatay ve civarında meydana geleceğini söyledi.
Prof. Naci Görür de aynı şeye dikkat çekiyor, Hatay ve Adana’da gerilimin arttığını söylüyordu.
Dün anında “Celal Şengör söylemişti” diye başladı herkes.
Oysa her ikisine de, çok değil düne kadar “Halkı korkutuyorsunuz” diye kızıyorlardı.
23 Kasım 2022 günüydü.
Düzce’de beklenmedik bir deprem meydana geldi. USGS’e göre 6.1 büyüklüğünde idi.
Hemen Celal Şengör’le konuştum.
“Kuzey Anadolu fayının deprem uzmanlarınca tam anlaşılamamış olduğunu gösteren bir deprem. İstanbul depreminin yakınlaştığını gösteren bir deprem. Senin oturduğun bina sağlam biliyorum ama İstanbul depremi olursa şehirden dışarı çıkamazsın. Hemen şehrin göbeğinden şehir dışına taşın.” dedi.
Yazdım.
Trollerin saldırısına uğradık birlikte.
“Halkı korkutmaktan, halkı galeyana getirmekten hakkımızda dava açılmasını” isteyenler oldu iktidar yanlısı troll taifesinden.
Celal’ın büyük deprem sonrası “enkaz kent” tarifinin ne kadar doğru olduğunu Hatay’da gördük.
İstanbul’un 12’de biri büyüklüğündeki kentte deprem sonrası oluşan kaosu, hazırlıksızlığın nasıl bir tablo yarattığına şahit olduk. Bu tabloya bakıp İstanbul’u düşünmek bile korkunçtu.
Yine bilgi ve bilim kazandı.
Kahramanmaraş depremi sonrası “Bu deprem AFAD’ın söylediği gibi 7.4 değil 7.8. Tedbirinizi ona göre alın. Biri diğerinin 2.5 katı güçtedir ve 4 kat fazla enerji yaratır” dedim.
Yine aynı troller saldırdı.
AFAD’ı karaladığımı, devlet düşmanı olduğumu söylediler. Ben gerçeği bilmenin müdahaleyi de gerçekçi bir biçimde yapmayı sağlayacağından söz ediyordum, onlar ve sahipleri ise her zaman olduğunu gibi algı peşinde idiler.
Sonra benim haklı olduğum anlaşıldı. Şimdi aynı troller ve sahipleri bu kez de depremi abartmanın, asrın depremi ilan etmenin peşindeler. Utanmasalar “Ne 7.8’i 9 büyüklüğünde idi” diyecekler. (Tabii utanmasalar lafın gelişi. Bunlarda utanma falan olmaz da) Oysa ben sadece ve sadece bilime dayanıyor, bilenlere güvenerek söylüyordum.
Ve şimdi yine bilim bunlara diyor ki, “Deprem bölgesinde kalıcı betonarme konutların yapımına başlamayın. Orada depremler sürecek ve bu depremler çok büyük olmasalar bile inşaatlarda kılcal ama ölümcül yapısal bozukluklara neden olurlar. Bir süre geçici barınma sağlayın. Ama kentleri yenilemeye bu depremler tam olarak sona ermeden başlamayın.”
Bilim ve bilgiye elbette yine kulak asılmıyor.
“Başladık bile” deniyor.
Gelecek planı üç ay vadeli. Seçime kadar.
Sonrası mühim değil.
Bu da şu demek: Yılların beceriksizliği ve bilgisizliği ile sizlerin ölümüne sebep olduk. Ama yetmedi. Torunlarınız da öldürmek niyetindeyiz.