Ekşi sözlük medya organı mı değil mi!
Ekşi Sözlük’ün kapatılması üzerine tartışmalar sürüyor.
İktidara yakın isimler ve iktidar trolleri kapatmayı doğru ve yerinde buluyor, muhalifler ise kapatmanın hatalı olduğunu düşünüyor.
Ben ise durumu şaşkınlıkla izliyorum.
Hemen şunu söyleyerek başlayayım.
Herhangi bir yayın kuruluşunun, idare baskısı ile, yargı aracılığı ile de olsa kapatılması, yayınının engellenmesi demokratik bir ülkede olabilecek ve kabul edilebilecek bir şey değildir.
Türkiye’de bile yayıncılık özgürlüğü Anayasa ile korunur.
Konu yayıncılığın engellenmesine kadar geldi ise Anayasa askıya alınmış demektir.
Bundan yıllar önce Ekşi Sözlük’e dava açmıştım.
Kapatılmasını falan istemiyordum elbette. Hakkımda eleştiri boyutlarını çok ama çok aşan, bana, aileme, sevdiklerime hakaret, küfür ve iftiralar atan yüzlerce “entry” vardı. Ben de bu iftira ve hakaretlerin Ekşi Sözlük’ten kaldırılmasını ve bunları yazanların ya iddialarını ispatlamalarını ya da yargı önünde hesap vermelerini istiyordum.
Ekşi Sözlük ise bunların kendi fikirleri değil, yazarlarının fikri olduğunu, Ekşi Sözlük’ün ise sadece bir platform olduğunu iddia ediyordu. Tamamı rumuz kullanarak gölgelerden iftira ve hakaret yağdıranların kimliklerini ise açıklamıyordu.
Sonunda bu entry’lerin bir bölümünü silmeyi kabul ettiler.
Buradaki sorun şu.
Bir kısım yeni medya, yani twitter, facebook gibi platformlar, medya organı olduklarını kabul etmiyorlar. Bu sayede medya organlarının yüklendikleri yasal sorumluklardan kaçıyorlar. Böyle olunca da kişilere ya da kurumlara yönelik her türlü hakaret, iftira, karalama, küfür, dezenformasyon buralardan yapılıyor ve bunları engelleyecek, yasal süzgeçten geçirecek bir mekanizma da kurmuyorlar.
Yani medyanın üstlendiği yasal sorumlukların hiçbirini üstlenmiyorlar.
Ama medyaya tanınan Anayasal haklardan aynen faydalanmak istiyorlar.
Ben burada yazdığım her satırdan sorumlu olurken, benim kadar bana burada yazı yazma imkanını sağlayan kurum da bu sorumluğu paylaşırken, Ekşi Sözlük gibi platformlar “İsteyen istediğini yazar, biz karışmayız” diyebiliyorlar.
Bu yüzden de Ekşi Sözlük ve benzerleri medya kuruluşu olduklarını kabul ederlerse bence ortada sorun kalmaz.
Ama bugünkü durumda Odatv’ye uygulanan erişim engeli, Ekşi Sözlük’e yapılandan daha gayrı anayasaldır.
Ama yine de hepsinin engeli acilen kaldırılmalıdır.
Ekşi Sözlük iktidarla yaşadığı sorunları aşmak için, birtakım iktidar trolünü yazar yapmayı kabul etmişti.
İnşallah bu sefer doğru düzgün yazarlarını kovarak uzlaşma yolunu seçmez.