Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Bir ülkeyi yöneten insanlara yanlış bilgi verirseniz, ülke yönetilemez hale gelir.

        Doğru karar alabilmenin yegane yolu, doğru bilgiye sahip olarak karar verebilmektir.

        Yanlış bilgi ile verilen her karar, kararı verenleri ya da onların yönettikleri ülkeleri felakete götürür.

        Birkaç gündür yeni bir söylem var iktidar tarafında.

        “Biz geldiğimizde emekli maaşı 50 dolardı. Biz bunu 400 dolar yaptık”

        Bu söylemin iler tutar tarafı yok. Neresi doğru ki, şu tarafı eğri diyelim.

        Ak Parti iktidara geldiğinde emekli maaşı 50 dolar falan değildi.

        2003 yılının Ocak ayında, en düşük emekli maaşı 332 TL idi. Bu da dolar cinsinden, o günkü kurla 202 dolar ediyordu.

        Ama dahası bu emekli maaşı o gün 226 TL olan asgari ücretten yüzde 47 oranında daha yüksek idi.

        Bugün ise en düşük emekli maaşı 5 bin 871 TL. Bu da 289 dolar ediyor. Ama en düşük emekli maaşı artık asgari ücretten yüzde 31 daha düşük.

        Eğer en düşük emekli maaşı ek ödeme ile 7 bin 500 TL olsa bile o zaman 380 dolar civarında olacak ama yine de 8 bin 507 TL olan asgari ücretin yüzde 12 altında kalacak.

        Bu hesabı biraz daha derinleştirip, doların 20 yıllık enflasyonunu ve TL’nin satın alma gücündeki düşüşü de eklersek durumun iyiden iyiye vahim olacağını ise söylememe bile gerek yok.

        Bu yüzden yönetim sorumluluğunu alanlara doğru bilgileri vermek, yanıltmamak gerek.

        Algı ile bir yere kadar gidilir elbet, ama karın doyurmadığını anlamak çok uzun sürmez.

        NOT: En düşük emekli maaşının asgari ücrete oranı 2001 yılında 1,52, 2002 yılında ise 1,31’di. Yani Ak Parti iktidara gelmeden önce emekli maaşı asgari ücretten daha yüksekti.

        Esbabı mücbire

        Esbabı mücbire
        0:00 / 0:00

        Bizim bildiğimiz Mehmet Şimşek kendisine önerilen görevi tüm ısrarlara rağmen kabul etmedi ve sağlık gerekçeleri ile reddetti.

        Ancak yetkili ağızlardan Mehmet Şimşek’in çalışmaya başladığı söyleniyor.

        Şimşek kanadı ise böyle bir durum olmadığını anlatıyor.

        Bana ilginç gelen ise bir süre önce Ali Babacan ile aynı kefeye koyularak ağır biçimde suçlanan Mehmet Şimşek’in şimdi neden birden bire yeniden aranan ve istenen adam olduğu ve koskoca iktidarın neredeyse adamın kapısında yattığı.

        Bu iade-i itibarın nedeni, eskilerin deyimiyle, iktidarı buna zorlayan "Esbabı mücbire" ne!

        Ekonomi iddia edildiği gibi iyi durumda ve her şey kontrol altında ise Şimşek neye lazım!

        20 Nisan'da doğalgaza indirim var

        20 Nisan'da doğalgaza indirim var
        0:00 / 0:00

        Gelen bilgilere göre 20 Nisan’da bir diğer 2023 hedefine törenle ulaşılacak. 20 Nisan’da yapılacak bir büyük tören ile Karadeniz’de bulunan doğalgaz karaya ulaşacak ve BOTAŞ’ın sistemine akmaya başlayacak.

        Bana gelen bilgilere göre, 20 Nisan’da yapılacak doğalgazın karaya ulaşması töreninde Cumhurbaşkanı Erdoğan “Yeni” bir “Müjde” verecek ve doğalgaz fiyatında bir indirim açıklayacak.

        Elbette bu indirim, yerli doğalgazın ucuza mal edilmesinden ve toplam maliyetleri düşürmesinden kaynaklanmayacak tam aksine doğalgazdaki sübvansiyon Hazine’ye biraz aha fazla fatura edilecek ama yine de algı olarak yerli gaz çıktı fiyat düştü havası oluşacak.

        Meraktan

        Meraktan
        0:00 / 0:00

        Bugünlerde merak ettiğim birkaç şey var.

        Bunlardan ilki şu.

        Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu kaybetmesi çok zor olan bu seçimi de kaybederse siyasetten çekilecek mi! Yoksa kabahati başka bir partiye ve o partinin lideri Muharrem İnce’ye yıkarak kaldığı yerden devam mı edecek!

        Böyle bir durumda Kemal Kılıçdaroğlu’nu aday yapmak için baskı yapanlar “Biz bu işi bilmiyormuşuz” diyerek istifa edecek mi!

        İkinci merakım Cumhurbaşkanı Erdoğan bir kez daha seçilirse 2028 seçimlerinde bu sisteme göre 3. kez, toplamda 4. kez Cumhurbaşkanı adayı olacak mı! Böyle bir arzusu olursa YSK bu kez nasıl bir kılıf bulacak!

        Üçüncü merak ettiğim nokta ise Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı seçilirse CHP Genel Başkanlığı'ndan istifa edecek mi!

        Her halükarda yenisi lazım

        Her halükarda yenisi lazım
        0:00 / 0:00

        Çalakalem yazıldığı her gecen gün biraz daha ortaya çıkan Başkanlık Sistemi Anayasası'ndaki bazı boşluklar sizi de rahatsız etmiyor mu!

        Şu anda iktidarın 1, ortak muhalefetin 1, muhalefete muhalefetin 1 ve aşırı sağın 1 adayı var.

        Anayasa’nın 7. maddesine göre aday gösterme süresinin sona erdiği tarihten itibaren hiçbir şekilde yeni aday gösterilemiyor.

        Daha vahimi 12. maddeye göre adaylıkta bir eksilme olursa yani listeden biri herhangi bir nedenle eksilirse onun yerinde bir aday gösterilemiyor.

        Bir aday kalp krizi geçirse, başına taş düşse, kaza geçirip bitkisel hayata girse ya da hayatını kaybetse yerine aday yok.

        ABD’de bu durum başkan yardımcısı adayının başkan adayının yerini alması ile çözülüyor.

        Türkiye’de ise Anayasa, Anayasa bilmeyenler tarafından, kişiye özel yazıldığı için bu gibi olmaması arzulanan ama olma olasılığı olan durumlar için bir önlem düşünme gereği duyulmamış.

        Başkanlık sistemi ile devam edilecek bile olsa bu Anayasa’nın en acil şekilde elden geçirilmesi Anayasa bilen kişilere yeniden yazdırılması şart gibi duruyor.

        Türk takımı mı!

        Türk takımı mı!
        0:00 / 0:00

        Her ne kadar taraftarı olduğum kulübün basketbol takımı içinde yer alamasa da Euroleague basketbol maçlarını izlemek keyif.

        Galatasaray'ın olmadığı yerde başında iyi bir Galatasaraylının olduğu takımı tutarak avunuyorum.

        Anadolu Efes'i ya da bana göre Efes Pilsen'i.

        Dün de Efes'in Fenerbahçe ile oynayacağı hayati önemdeki maçı izlemek için ekran karşısına geçtim.

        Avrupa arenasında İki Türk takımı karşı karşıya geliyordu.

        Ve maçın sonundaki istatistik çok ilginçti.

        İki Türk takımı 40 dakika boyunca oynamıştı.

        Bu süre boyunca iki Türk takımında sadece tek bir Türk oyuncu sahaya çıkmıştı.

        Ve o da topu topu 5 saniye sahada kalabilmişti.

        Bana göre bunda acayip bir şey yok da, hani söz konusu futbol olunca atıp tutanlar burada niye suskun sadece onu merak ediyorum.

        NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?

        NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?
        0:00 / 0:00

        Sorumlu makamlardakileri de kandırmaya başlamadığımız zaman.

        Diğer Yazılar