Yurtdışı uçuşmaları!
Dünyanın dört bir yanından insanlar yurtdışı uçuşlarının ne zaman başlayacağını merak ediyor. Her gün mutlaka bir kişi bana ulaşıyor, Amerika’ya, Kanada’ya, Uzak Doğu’ya ve özellikle Avrupa’ya uçuşların ne zaman başlayacağını soruyor. İlk önceleri en yetkili kişilerden aldığım bilgileri paylaşıyordum. Tahminlerde bulunuyordum. Ama hepsi boş ve yanlış çıktı. Artık arayanlara tahminde dahi bulunamıyorum. Peki bu süreci Türkiye’nin ulaşımla ilgili kamu otoriteleri neden kötü yönetti? Niçin net olmayan bilgilerle insanları oyaladılar? Cevabı hem var, hem yok.
Mesela bakanlardan, Bilim Kurulu’ndan, turizm şirketlerinden ve havayollarından birbirine tutmayan, bazen anlık değişen haberler, açıklamalar halen daha yapılıyor. Önce 90 ülkeye uçulması için görüşmeler yapıldığı açıklanmıştı. Hiçbir ülkeye uçuş başlamadan, ülke sayısını 150’ye çıktığı yine en yetkili isimler tarafından gündeme getirildi. Süreç o kadar kötü yönetiliyor ki doğru bir tanım bulmakta zorlanıyorum. Daha doğrusu acelecilikten ve koordinasyonsuzluktan galiba yönetilemiyor. Her makam, kurum bir birinden rol çalmaya çalışıyor. Bazı havayollarında ise birimler birbirinden rol çalarak dış hat uçuşu haberi verme yarışına giriyor.
Medyada da adeta bir bilgi kirliliği oluşmuş durumda. Kafalar karışmış vaziyette. Şimdi haber.aero’da yer alan şu habere bir göz atalım: “Türk Hava Yolları'nın daha önce açıklanan ve bugün başlaması planlanan yurt dışı uçuşları ileri bir tarihe ertelendi. Yarın yapılacak İngiltere, Almanya ve Hollanda seferleri ise izin alınması halinde gerçekleştirilecek.”
“Bugün yapılacak uçuş” diye duyurulan sefer aynı gün erteleniyor. Bu durumda “Yarın veya falan tarihte yapılacak uçuş” diye ilan edilene vatandaş nasıl inanacak? Çünkü bu uçuşların yapılıp yapılmayacağı da meçhul. Uçuşa bir gün kalmış ve havayolları halen daha “Eğer ilgili ülkelerden izin alınırsa, yarın falan ülkelere uçulacak” şeklinde duyuru yapıyor.
Ulaştırma Bakanlığı’nın ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün acilen bu işe müdahale etmesi, kendilerinin bu karmaşanın önemli bir parçası olmadan süreci yönetmesi gerekir. Bazı ülkelerden gelen açıklamaları okuyoruz. Bir ay, 15 gün sonraya en erkeni bir hafta bile olmayan tarihlere yönelik uçuş ve seyahat planları açıklıyorlar. Türkiye’de neden bu işler günlük bile değil anlık olarak yapılmaya çalışılıyor? Ulaştırma Bakanlığı rahatlıkla bu aşamaları yönetebilir.
Başta THY olmak üzere diğer havayollarının da ilgili ülkelerden izin alındıktan belli bir süre sonra uçuşlarını planlamasına onay verilirse sorun çözülür. Vatandaş da havayolu da organizasyon yapan şirketler ve bu konuları kamuoyunun gündemine getiren bizlerde maskara olmayız.
Başka ilginç durumlar da var. KKTC’den açıklama yapılıyor: “1 Temmuza kadar yurtdışı uçuşlarına kapalıyız.” Bir süre sonra Türkiye’den açıklama geliyor: “KKTC’ye 10 Haziran’da uçacağız.” Kurumların karşılıklı olarak birbirleriyle irtibatı bile ortadan kalkmış gibi intiba söz konusu. Eğer KKTC’ye 10 Haziran’da uçulacaksa lütfen bırakın da bu bilgiyi KKTC otoriteleri güncellesin. Böylece beraberinde gelen sıkıntılara da mahal verilmemiş olur. Hem açıklanan tarihte uçuş olmuyor, hem de her kafadan ayrı ses çıkması sebebiyle başka tartışmalara da kapı aralanıyor.
Lütfen, lütfen, lütfen... Yurtdışı uçuşları için ilgili ülkelerden kesin onay almadan açıklama yapmayın. Sabah izin almayı ümit ederek, akşama uçuş yapılacağını açıklamayın!