Yangın uçağı ihalesinde SBB hata yapmamalı!
Tarım ve Orman Bakanlığı, geçen 3 yıl boyunca Türk Hava Kurumu’nun (THK) filosunda bulunan Türk tescilli yangın söndürme uçakları da bilinçli olarak ve ihale kriterleriyle oynanarak kullanılmasına izin vermemişti. Bu durum geç de olsa anlaşıldığından yangın uçağı temin işi Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan alınarak Savunma Sanayi Başkanlığı’na (SSB) verilmiş. Bu tartışmaları hadiselerin yaşandığı günlerde, son gelişmeyi ise 7 Aralık’taki yazımda detaylıca yazmıştım.
Evet, Orman Bakanlığı’na beceriksizliğinin faturası kesilmiş ve ihale yapma yetkisi elinden alınmış. Fakat hiçbir kabahati olmayan THK’nın yangınla mücadele için filosunda bulundurduğu, öz malı, Türk tescilli 4,9 tonluk amfibik uçakların suçu nedir ki, onlarında ihaleye girmesi engelleniyor.
SSB’nin “Amfibik Uçak Kiralama Projesi kapsamında 2022, 2023 ve 2024 yılları yangın sezonu boyunca 5 adet asgari 5 ton tank kapasiteli amfibik uçakların kiralanacağı, kısmi miktarda tekliflerin de değerlendirileceği belirtiliyor. Neden 5 ton? Mesela, asgari 4,5 ton amfibik uçakların değerlendirileceğine dair bir ibare olsa ne olurdu?
Su tank kapasitesi veya piston motorları sebebiyle THK’nın ve bu ülkenin öz mali uçaklar yeterince yerde yatırılıp, günah işlendi. Artık lütfen bu tür hataları yapılmasın. Yerli ve milli çözüm üretmek daha kolay ama illa birileri yurtdışından uçak getirme derdine düşmez ise…
Milli ve yerli hassasiyeti yüksek olan, olması gereken SSB’nin özellikle bu hatayı mutlaka düzeltmesi gerekir. Bu yanlış ihale kriteri için birçok gerekçe sıralayabilirim. Mesela THK bünyesinde bulunan ve çalışabilir durumdaki 6 yangın uçağından 4’ünün revizyonu için Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ) ile anlaşıldığını Türk Hava Kurumu (THK) Kayyum Heyeti Başkan Vekili Abdullah Kaya kısa süre önce açıklamıştı.
İstenmesi halinde Türkiye’nin malı olan piston motorlu Canadair CL-215T model uçaklara turbo motorlar da konarak, performansları artırılabiliyor. Ama pistondan turbo motora dönüşüm için Orman Bakanlığı veya SSB’nin kısa süreli değil uzun dönemli ihaleler, sözleşmeler yapması şart.
Son not: Tarım Bakanlığı’nın devre dışı olması güzel, ancak halen daha uzun dönemli bir işletme modeli ortada yok. İhaleler var, işletme modelinin olması gerekir. Ayrıca TUSAŞ ile de masaya oturulması halinde 2-3 yıllık zamanda çok farklı çözümler yerli ve milli kaynaklarla yapılabilir…