Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        İngiltere merkezli düşük maliyetli taşıyıcı easyJet, 45 yaş üstü kabin memuru alacağını duyurdu. Dünyada ve Türkiye’de bazı havayollarının kabin personelini emekliye zorladığı bu yaş diliminde easyJet ilginç bir gelişmeye imza atmaya devam ediyor. Şirket 2018’den bu yana 45 yaş üstü kabin memuru alımlarında yüzde 27 artış sağlamış durumda. Geçen yıl ise 60 yaş üzeri kabin ekibinde yüzde 30’luk bir artış sağlanmıştı. Kabin ekibi alımı için yapılan tanıtımlarda ise 57 yaşındaki Mike Tear, 48 yaşındaki Carlos Santa Monica ve 54 yaşındaki Karen Brodie yer alıyor. Yani tanıtımdaki kabin personeli de 45 yaş üstü…

        İngiltere’de 2 bin kişiyle yapılan ankette 45 yaş üzeri ebeveynlerin yüzde 78’inin uçmak istediği ortaya çıkmış. Sebep ise 45 yaş üstü havacılık tutkunlarının, büyüyüp evden ayrılan çocuklarından sonra kendi kariyerlerinin peşine düşerek çalışmak istemeleri. Ankete katılanların yüzde 58’i ise yeni bir kariyere başlamak için heyecanlı olduklarını belirtmişler.

        Ankete katılıp kabin ekiplerine dahil olacak 45 yaş üstü kişilerin çok ilginç hikayeleri de söz konusu. Mesela 59 yaşındaki baba Neil başvuru yapmasının sebebini kızı olarak göstermiş. 29 yaşındaki kızı Holly’nin easyjet’te kabin memuru olarak çalışması ona ilham vermiş. Ankete katılanlar arasında kabin personeli olmak isteyenler arasında birinci sırada öğretmenler yer alıyor. İkinci sağlık çalışanları, üçüncü konumda ise emekli kabin ekipleri geliyor.

        REKLAM

        Kabin memuru olmak isteyenlerin belli yaşa erişmiş insanların çoğunluğu çocuklarının büyüyüp evden ayrılması sebebiyle bu kararı vermişler. Bir kısmı ise çocuklarıyla daha fazla zaman geçirmek için aynı şirkette çalışmaktan hoşlandıklarını belirtmişler. Ankete katılanların yüzde 63’ü de kabin personeli olunca daha fazla seyahat etme imkanına kavuştukları için tercih etmişler.

        İlginç başka hususlar da var. easyjet’in yapmış olduğu ankette, “Çalışmak isteseydiniz hangi işi yapmak isterdiniz?” sorusu da yöneltilmiş. Verilen cevaplar şöyle;

        • 1- Hayır kurumu çalışanı/gönüllü %39
        • 2- Sağlık görevlisi %29
        • 3- Öğretmen %28
        • 4- Kütüphane görevlisi %27
        • 5- Havayolu kabin ekibi %26
        • 6- Esnaf %24
        • 7- Kamu hizmeti %22
        • 8- Aşçı %18
        • 9- Resepsiyonist %16

        10-Sürüş eğitmeni %14

        İkinci kariyer yapmak isteyenlere easyJet gibi başka kurumlar mesela Türkiye THY, Pegasus fırsat verir mi, bilemiyorum. Ancak easyJet ile uçtuğunuzda hayatının ikinci kariyer dönemini yaşayanlarla birlikte seyahat ettiğinizi aklınızda bulundurun.

        Kaygısız seyahat için 5 tüyo

        Kaygısız seyahat için 5 tüyo
        0:00 / 0:00

        COVİD-19’la başlayan ‘Bana da bulaşır mı?’ şeklindeki yolcu kaygıları, havalimanlarındaki kaoslarla birlikte ‘Uçuşum kesintiye uğrar mı? Mahsur kalır mıyım?’ kaygısına dönüştü. Bazı ülke ve bölgelerde yolcular kontrolleri dışında gelişen seyahat problemleriyle mücadele etmeye çalışıyorlar. Amerika ve Avrupa’da sorunlar kısmen azalmış olsa bile Asya’da ne tür bir sıkıntının ortaya çıkacağı henüz kestirilemiyor.

        Yolcular seyahat edecekleri ülke ve havalimanına göre şu sorularla birlikte yola çıkıyorlar; “Havalimanına yetişebilecek miyim? Uçağım kalkacak mı? Rötar yaşayacak mıyım? Uçuşum iptal olur mu? Bagajım kaybolur mu?” Kaygıları tetikleyen başka olumsuzluklar da ortaya çıkınca keyifsiz ve gergin bir seyahat gerçekleşiyor. Bu dönemde seyahat esnasında kaygılanmamak veya az endişelerle geçirmek için neler yapılmalı? ABD’li Real Akıl Sağlığı Platformu (Mental Health Platform Real) doktorları seyahat sırasında kaygı yaşamamak için 5 ipucuna dikkat çekiyorlar.

        • 1) Önceden planlama yapın

        Uzmanlara göre seyahat programındaki ani değişiklikler yolcuların kaygısını tetikliyor. Bu ani değişikliklere imkan vermemek için seyahatin önceden planlaması yapılmalı. Planlamalar, uçuş iptalleri, bagaj kayıpları, hava muhalefeti olayları gibi olumsuzlukları hesap edilerek yapılmalı. Mesela seyahat edeceğiniz havalimanındaki son durumu güncel olarak takip edip ona göre uçacağınız meydanı değiştirebilirsiniz. Doktorlar, “Bir kriz planına sahip olmak kaygılarınızı azaltabilir ve seyahatiniz esnasında kaosa karşı planlı olursanız işiniz daha da kolaylaşabilir” diyor.

        REKLAM
        • 2) Kendinize vakit ayırın

        Seyahatinizi birden fazla kişiyle yapmak, yeni yerleri keşfetmek, bir çok aktiviteyi kısa gün içinde gerçekleştirmek gibi yoğun programlar uzman doktorlara göre seyahat severlerde kaygıya yol açabiliyor. Kaygıyı azaltmak için seyahat ettiğiniz yerde kendinize vakit ayırın. Dolu dolu bir seyahat programı yapmak ve her zaman üretken olmak zorunda hissetmeyin. Kaliteli zaman geçirmeye odaklanın. Akıl sağlığınızla ilgilenmek için kendinize biraz zaman ayırdığınızdan emin olun.

        • 3) Bol su için

        Özellikle soğuk havaların hakim olduğu yerlere seyahat ediyorsanız burada susadığınızı unutursunuz. Doktorlar, “Tatil esnasında bol su için. Su içmek sadece beden sağlığı için değil, ruh haliniz ve enerjiniz için de büyük önem taşır” diyor. Çünkü kortizol, stresle salgılanan bir hormondur. Bütün hücrelerimizin suyla beslenmesi lazım. O nedenle mutlaka uçuşlarda ve seyahate gidilen yerlerde bol su tüketmesi gerekir. Ayrıca bol su tüketimi jetlag etkisini da azaltır. Bedenin biyolojik dengesini sağlamaya katkı sağlar.

        • 4) Yorgunsanız seyahate çıkmayın

        Uçakla yapacağınız yolculuklarda dinlenemeyecekseniz ve seyahat öncesinde yorgunsanız bu durum kaygıya sebep oluyor. Uzmanlar, “Seyahatiniz öncesi iyi dinlenin. Gece önerilen en az 7 saatlik uykunuzu alın. Kaygılarınızdan kurtulmak ve kötü ruh halinizle başa çıkabilmek için yeterince dinlenerek öyle seyahate çıkın.” Tavsiyesinde bulunuyor. Ben de yıllardır bu tarz hadiseleri yaşıyorum. Ama yıllardır bu tempoda çalıştığım için vücudum ve beynim bu tarz seyahatlere alışkın. Ancak siz benim kadar şanslı olmayabilirsiniz. Eğer dinlemeden seyahat ederseniz kaygılarınız daha da artabilir.

        • 5) Pozitif düşünün

        Seyahatlerde motivasyon ve pozitif bakış açısı çok önemlidir. Uçağınız kaçabilir, bagajınız kaybolabilir. Uçuşunuz da iptal olabilir. Her ne olursa olsun pozitif düşünün. Sizden kaynaklı olmayan meseleleri çok fazla takıntı haline getirmeyin. Kendinizle konuşarak, kendinizi motive edin. Doktorların bu hususta tavsiyesi de şöyle; “Seyahat sırasında hiç beklenmedik durumlarla karşılaşabilirsiniz. Beklenmedik değişiklik durumları bunaltıcı da olabilir. Bunlara fazla aldırış etmeyin. Özellikle sizin planınız dışında gelişen bir olumsuzluğa kafayı takmayın. İç konuşma yapın ve kendinizi motive edin.” Pozitif düşünmenin her zaman ruh halinizi yükseltip, stresi azalttığını unutmayın.

        İstanbul ve Sabiha Gökçen havalimanları için yeni dönem!

        İstanbul ve Sabiha Gökçen havalimanları için yeni dönem!
        0:00 / 0:00

        İstanbul Havalimanı master planı kısa süre önce Devlet Hava Meydanları İşletmesi tarafından imzalandı. İlgili taraflarla da konuştum, ama detaylarına hâkim değilim. Önümüzdeki yıllarda İstanbul Havalimanı’nda neler yapılacağını veya yapılmayacağını netleştiren DHMİ’nin onayladığı master planı ile işletmeci İGA’nın rahatladığını söyleyebilirim. Çünkü bazı yatırım projeleri takvimleriyle netleştirilmiş oldu. Böylece belirsizlikler ortadan kaldırılmış.

        DHMİ’nin yaklaşık 3 hafta önce onayladığı master plan ile İstanbul Grand Airport (İGA) elindeki tek önemli değerini, TAV gibi dünyaya pazarlayabilir. Yeni ortaklıklar, iş birlikleri için yola çıkabilir. Dünyada havacılık markası olarak Türk Hava Yolları ve TAV’dan sonra İGA’da eğer bir vizyon koyarsa markalaşma yoluna girebilir.

        İGA hali hazırda İstanbul Havalimanı ile önemli bir yatırıma imza attığından proje için kullanılan kredi maliyetleri, yıllık kira bedeli ve işletme giderleri dikkate alındığında yaklaşık bir milyar 600 milyon Euro yıllık gideri söz konusu. Kabaca yaptığım bu hesap çerçevesinde stratejik ortaklıklar, fon yatırımları veya dünyaya açılmak için iş birlikleri olabilir. Çünkü ziyaret edenler, fikir soranlar, ortaklık için model yoklayanlar var. Dolayısıyla DHMİ’nin onayladığı master plan sonrası İGA’daki gelişmeleri daha çok konuşacağız.

        REKLAM

        Sabiha Gökçen Havalimanı’nın meydan otoritesi ve işletmecisi olan Havaalanı İşletme ve Havacılık Endüstrileri A.Ş.’nin (HEAŞ) yönetimi de İstanbul Havalimanı master planının onaylandığı günlerde Devlet Hava Meydanları İşletmesi’ne (DHMİ) geçti. Dolayısıyla İstanbul’un iki önemli havalimanı, hatta Türkiye’nin havacılık geleceği için ilginç gelişmeler olabileceğini söylemek mümkün. Çünkü Sabiha Gökçen Havalimanı uzun bir süredir çeşitli sıkıntılarla uğraşıyor. Terminallerin işletmecisi Malaysia Airports Holdings Berhad yetkilileri de atılım yapmakta, modern yönetim anlayışını ortaya koymakta zorlanıyorlar. Diğer ifadeyle Malezya’nın kamu kurumu, Türkiye’de kamu kurumlarıyla iş birliği yapamadığı gibi gelişen havacılık işletmeciliği modellerinin de çok gerisinde kalıyor. Üzerine bir de 2009’dan bu yana konuşulan ve bitirilemeyen ikinci pist meselesi eklenince havalimanı adeta çıkmaza girmişti.

        Savunma Sanayii Başkanlığı’na (SSB) ait olan Sabiha Gökçen’ Havalimanı’nın sadece yönetimi DHMİ’ye devredildi. Mülkiyeti ve belli oranlarda gelirleri yine Savunma Sanayi Başkanlığı’na ait olacak. Daha önce ikinci pistin yapım işi tamamen DHMİ’nin kontrolüne verilmiş, yapım paraları da SSB tarafından karşılanıyordu, ama proje yılan hikayesine döndürüldü. Pist bitirilemedi. Davul SSB’nin boynunda tokmak DHMİ’de eleştirileri de yapılıyordu. Fakat çok yüksek meblağlar ödenmesine rağmen bitirilemeyen ikici pist son tablonun oluşmasına da vesile oldu.

        Ayrıca önemli bir gelişme daha oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuyu ele aldı. Mayıs 2023’te pistin hizmete gireceğini de Erdoğan duyurdu. Havalimanı yönetimi de DHMİ’ye verilince bakalım işler ne kadar hızlı ilerleyecek? İkinci pist, yeni terminal ve yeni işletmecilik anlayışı…

        Sabiha Gökçen Havalimanı’nın ayrıca Malaysia Airports Holdings Berhad meselesi var. Malezya’nın DHMİ konumundaki kurumu havalimanının yüzde 20 hisseyle küçük ortağıyken gelişmeler sonrası yüzde 100 sahibi durumuna geldi. Ancak sonrasında yönetim zafiyetleri oluştu. Dolayısıyla Sabiha Gökçen’de değişimin Malezya tarafını da etkilemesi söz konusu. İGA yetkilileriyle ortaklık için bir süre önce görüştüklerini yazmıştım. Başka şirketlerin de ortaklık için arayış içinde oldukları biliniyor. Türkiye-Malezya ilişkileri yani devlet yetkililerinin de gelişmeleri şekillendirmesi söz konusu...

        Kısacası İstanbul Havalimanı’nda yeni bir dönem söz konusu. Pegasus Havayollarının ana üssü, THY'nin alt markası Anadolu Jet'in merkezlerinden olan Sabiha Gökçen'e çok sayıda yabancı havayolu da sefer düzenlemek için ikinci pist, yeni terminal ve kötü işletmecilik gibi sorunların çözülmesini bekliyor. Kısacası Sabiha Gökçen Havalimanı’nda her an yeni bir gelişme olabilir. İGA ve Sabiha Gökçen görüşmeleri de ortaklıkla da sonuçlanabilir, bambaşka bir durumda ortaya çıkabilir. Tahmin etmek bile zor.

        Diğer Yazılar