Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        10 yıldır spor medyasına yeni bir soluk getiren Habertürk Gazetesi arkasında derin ve unutulmayacak izler bırakarak yayın hayatına son verdi. Burukluğumuzu, başarılarımızı, yaptıklarımızı, Türkiye’yi ayağa kaldıran haber ve röportajlarımıza son sayımızda mümkün olduğunca yer vermeye çalıştık. Ama tabii ki hayat devam ediyor. Aramızdan zorunlu olarak ayrılan arkadaşlar ile öyle uzun süreli vedalaşmadık. Yine hep beraberiz. Bizlerin dostlukları, arkadaşlıkları, kardeşliği yine her zamankinden daha güçlü bir şekilde devam ediyor. Belki de spor medyasında hiçbir spor müdürüne nasip olmayacak şekilde iyi ve başarılı insanlarla çalıştım. Beraber yaşadığımız unutulmaz deneyimler belki de hayatımız boyunca sürecek. Şimdi ise kalan arkadaşlarımızla yeni bir yola çıktık. Tabii ki gazete farklı bir olay... Ama artık hep beraber dijital ortamdayız. Haberturk.com, Twitter’da HTSPOR adresinde yine ayrıcalıklı ve özel haberlerimize anında ulaşabileceksiniz. Kısacası yine beraberiz.

        MODRİC VE BİZİMKİLER

        Gelelim sporumuzun günlük manzaralarına.Yıllar önce değil. Henüz 2016 yılında Avrupa Şampiyonası’nda Hırvatistan maçına çıkmadan önce Milli Takımımız’ın otelinde Fatih Terim ile sohbet etme fırsatı bulduk. O gün şöyle demişti: “Yarın göreceksiniz. Modric ve Rakitic nasıl mücadele edecek. Bütün sene dünyanın en büyük takımlarında oynadılar ama bizim karşımıza yine aynı ciddiyetle çıkacaklar. İşte profesyonellik budur.” Ben önce bu mesajı anlayamadım. Ancak daha sonra gerçek ortaya çıktı. Bu mesaj maça bir gün kala kendi futbolcularına gidiyordu. Düşünsenize Milli Takım hayati bir maça çıkıyor, Milli Takım Teknik Direktörü böyle bir söylemde bulunuyor. Bunu anlamak mümkün değil. Ayrıca bizim futbolcularımıza, profesyonelliğe sahip çıkmasını öğretmek hocanın görevlerinden birisiydi. Neyse konumuz zaten bu değil. Konumuz Modric.

        Adam, Real Madrid’de forma giyiyor, bilmem kaç kere La Liga’yı almış ve Şampiyonlar Ligi’ni kazanmış. Yılda nereden baksan 100 maç oynuyor. Hırvatistan’da kahraman. Maddi olarak muhtemelen zirve yapmıştır. Yani hayattaki bütün hedeflerine ulaşmış.

        İşte bu adam, kendi kaptırdığı topu yakalamak için bile neredeyse 50 metre depar atıyor. Sizi bilmiyorum ama beni çok etkiledi.

        O’na bakınca bizimkiler aklıma geldi. Kamplarda para kavgaları yapanlar, sezonu sakatlanmadan bitiremeyenler, iyi çalışmayanlar, kendine yatırım yapmayanlar, milli formaya bile saygısı olmayanlar, futbolculuk ölçüsünü sadece dövme yaptırmak, Alaçatı’da tatile çıkmak, Bebek ya da Etiler’de takılmak sananlar aklıma geldi.

        ‘VAR’A HAZIR MIYIZ?

        Hepimize Allah kolaylık versin. Bu sene VAR var. Aklımızda deli sorular. Acaba biz yapabilir miyiz? Bizim vahşi ve çılgın futbol alemimiz bunu nasıl kaldıracak ve karşılayacak. Acaba VAR sistemi ne zaman ya da kaçınca haftada bir takım formasını giymiş olarak ilan edilecek. Biz ülke olarak tamamen bilgisayar ortamından oluşan Piero’yu bile hainlikle suçlamış veya herhangi bir takım taraftarı ilan etmiş ülkeyiz. Bakalım VAR’da neler yaşayacağız. Bu konuda birkaç bilgi vereyim. Yakında tanıtılacak ama Türkiye Futbol Federasyonu bu konuda gerçekten çok sıkı çalışıyor. Riva’da bir VAR merkezi inşa ediliyor. Neredeyse bitmek üzere... Maç günleri görevlilerin dışında içeriye hiç kimse giremeyecek. Sinek girse onun kaydı tutulacak. Ve bu kayıtlar yurt dışında bir merkezde toplanacak. Sistemin başına eski hakemlerden Murat Ilgaz getirildi. Ilgaz bu sistemde, hakemliğinden daha başarılı bir grafik çiziyor. Zaten UEFA ve FIFA’nın gözde gözlemcisi, Roberto Rosetti’nin de yardımcısı. VAR konusu ile ilgili ileride size daha geniş bilgiler vereceğim şimdiden bilginiz olsun.

        MUSTAFA CENGİZ VE UEFA

        Belki de bu yazının bu bölümü önümüzdeki bir hafta içinde geçerliliğini yitirecek. Ama buradan Sayın Mustafa Cengiz’e birkaç naçizane önerim olacak. Öncelikle şuradan başlayayım... UEFA, sadece bizim ülkede değil, kendisine üye her ülkede medya da ya da ortamlarda kendisiyle çıkan her haberden, olaydan haberdar. İçimizde resmi UEFA görevlileri var. O yüzden Sayın Cengiz’in UEFA söylemlerinde dikkatli olması gerekir. Hatırlanacağı gibi Cengiz geçtiğimiz günlerde dosyanın yeniden incelemeye alınması ile ilgili “Ters bir karar UEFA’nın intiharı olur” demişti. Tamam, UEFA intikamcı bir kurum değil. Ama yine de akıllarında bir yerde kalır. Ayrıca sallamaya hiç gerek yok. UEFA baskıyla hiçbir zaman karar almaz. Bunun örneklerini geçmişte çok yaşadık. Galatasaray bence sessiz ve sakin bir şekilde kararı beklemeli. UEFA’nın G.Saray dosyasını yeniden incelemeye alma olayına gelince… Bence saçma sapan bir şey. Ama ben biraz rahatsız oldum. Her şey tamamken ne gerek var böyle bir şeye. Ya bizim bilmediğimiz bir şey yaşandı ya da daha farklı şeyler var. Umarım Galatasaray’ın başına yeni bir dert açılmaz.

        Diğer Yazılar