Siyaset ve medyada kelebek etkisi
İlk kimin haberi yaptığı tespit edilemedi. Ancak tartışmanın odağındaki T24 sitesi, haberi Sözcü Gazetesi’nde gördüklerini açıkladı.
T24 oradan alıntıladığı habere, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin tüm bölümlerini ekleyerek yeniden yayınladı.
Böylece kelebeğin kanadını ikinci kez çırpmış oldu.
Başka siteler, sosyal medya kullanıcıları iki gazeteyi takip etti.
Herkes alıntıladığı habere yorum ve tepkilerini ekleyip yeniden yayınladı.
Kelebeğin kanadı binlerce kez çırpılmış oldu.
Bu kez siyasetçiler haberi alıntıladılar ve kendi yorumlarıyla tekrar paylaştılar.
Muhalefet cephesi siyasetçi, medya mensubu, yazar, akademisyen ve tüm kuvvetleriyle iktidara yüklendi.
Katarlı öğrencilerin sınavsız okuyacağı anlaşmaya ateş püskürdüler.
Kelebeğin ilk kanat çırpmasıyla başlayan hareket, önce rüzgara, sonra da fırtınaya döndü.
Haber bir anda sosyal medyanın gündeminde ilk sıraya oturdu ama bir aksilik vardı.
HABER GERÇEK DEĞİLSE NE OLUR?
Kısa süre sonra haberin gerçek olmadığı, birçok ülkeyle yapılan askeri anlaşmanın bir benzerinin Katar ile yapıldığı, karşılıklı askeri öğrenci değişiminin bir parçası olduğu, Katarlı gençlerin sınavsız üniversiteye girmeyeceği anlaşıldı.
Kelebek etkisini ilk başlatanlardan T24 sitesi haberin doğru halini kısa süre içinde yeniden yayınladı. Uzun sayılabilecek bir zaman sonra da özür açıklaması yaptı.
Ancak kelebek etkisiyle fırtınaya dönüşen hareket durmadı.
Çünkü kimse haberin yanlışlığından dolayı paylaşımını düzeltmedi, özür de yayınlamadı.
T24 sitesini gündemin baş aktörü yapan şey, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu sitenin yanlış haberini alıntılayarak yorum yapmasıydı.
Haberin detayını okusaydı aslında kararnamede haberin yanlış olduğunu gösteren maddeleri görebilirdi.
Sadece o değil yardımcıları, danışmanları ve ona yakın medya mensupları da okumadan, doğrudan rüzgarın fırtınaya dönmesini sağlamışlardı.
Haberin yanlış çıkmasına rağmen görülmemiş bir şey oldu ve CHP sözcüleri tutumlarında ısrar ettiler. Özür yayınlamaları beklenirken, aynı tonda fırtınayı körüklediler.
Bu tutumları az da olsa kendi taraftarlarının bile tepkisine neden oldu.
İNANDIRICILIK TAHRİBATI
Bu olay kelebek etkisinin medyaya ve siyasete uyarlanmış halidir. Buradaki en büyük tahribat, muhalefet partisi ve medyasının inandırıcılık değerine verdiği zarardır.
T24 sitesi daha sonra Genel Yayın Yönetmeni Doğan Akın’ın kaleminden konuya açılık getirmeye çalıştı. Düzeltme ve özür, bugün hem iktidar hem de muhalefet medyasında çok az görülen, kıymetli bir etik davranıştır. Takdire şayan.
Ancak sitenin objektif, tarafsız ve her kesime açık olduğu görüşüne, yayınlarına ve başlık seçimlerine bakınca pek katılmak mümkün olmuyor. Son haber bunu biraz daha perçinledi. Zira haberlerine dayanak olarak koydukları kararname metnini kendileri bile okumamışlardı. Bu bir tutumun dışa vurumudur aslında.
CHP’nin uzun süreden beri en büyük sıkıntısı olan, iddialarının altını dolduramama, insanları ikna edememe sorunu, asılsız haberde ısrar etmesiyle bir kez daha perçinlendi.
Oysa bu yanlıştan etik bir davranışla dönmesi inandırıcılığının bu derece zarar görmesini engelleyebilirdi.
İktidar sözcülerinin ve medyasının, bu olayı tersine kullanmasını ve halen üzerine gitmesini eleştirmek pek mantıklı değil.
Yanlış geri pası gole çeviren takıma değil, kendi takımına kızmak gerek.
Ancak sosyal medyanın yoğun kullanıldığı bir ortamda, siyaset ve medya, kelebek etkisini artık dikkate almalı.
Fırtınaya dönüştükten sonra bunu geri çevirmek pek mümkün olmuyor.