Cellada kurban teslim etmek
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu eğer iktidara gelirlerse, Suriyeli göçmenleri iki yıl içinde geri göndereceklerini söyledi.
Suriye ile ilişkileri düzeltecek, orayı AB ile beraber imar edecek ve göçmenleri “insani” bir şekilde geri gönderecekmiş.
Küçük bir sorun var bahsetmediği:
Yüz binlerce insanın kanı elinde olan, insanlığa karşı işlenmiş suç ile yargılanacak, milyonlarca insanın yurdundan sürülmesine neden olan Esed iktidardayken bunu nasıl yapacak?
Esed’in ölüm mangalarından kaçan göçmenler, onlar hala iktidardayken nasıl barışçıl bir yol bulacak da geri dönecek? Bunu açıklamadı Kılıçdaroğlu.
HÜKÜMETİN BAŞARISIZ OLDUĞU GÖÇMEN POLİTİKASI
Ben demiyorum ki, hükümet göçmenler konusunda dört dörtlük işler yaptı.
Göç bakanlığı kurması gerekirdi. Artık bir göçmen ülkesi olmaya başlayan ülkede iyi hazırlanmış bir göç politikası, iyi yetişmiş insan kaynakları, kurumları ve sistemi olması gerekirdi.
Bunları yapamadı.
Göçmenlere insani yardım çalışmasından, sosyal uyum politikalarına geçmeliydi. Bu da olmadı.
Göçmenleri yerleştirirken coğrafi dağılımı, demografik dengeyi dikkate alan iskan politikaları üretmeliydi. Yapmadı.
Eğitim ve entegrasyon konusunda ciddi kurumsallaşma ve programlar üretmeliydi. Göçmen çocukları iki arada bir derede kaldı, karmaşık bir zihin yapısıyla büyüyor.
Avrupa Birliği ve diğer ülkelerle eşgüdüm içinde göçmen sorununu çözecek ciddi diplomatik ve ekonomik stratejiler üretmeliydi…
Göçmen girişi konusunda güvenlik ve kayıt altına alma konusunda gerekenleri tam yapamadı.
Evet bunları başaramadı hükümet...
Ancak ölümden kaçan insanlara kapısını kapatmadı. Onları ölüme terk etmedi.
Akdeniz sularında ölsün diye botlarını batırmadı, çırılçıplak soyup başka ülkeye göndermedi.
İnsani bir davranış gösterdi ve bunu alkışlamak gerek.
ÇÖZÜM, CELLADA KURBAN TESLİM ETMEK DEĞİL
Tüm sorunların farkındayız. Göçmenlerin milletin bir kısmında ciddi rahatsızlık yarattığı doğru. Bir çözüm bulmak zorundayız.
Ne göçmenleri faşizan bir yöntemle ölüm kampına dönen Suriye’ye zorla gönderebiliriz ne de hiçbir şey olmamış gibi yaşamaya devam edebiliriz.
Çözüm bulalım ama eli kanlı Esed’in iktidar olduğu ülkede, korumasız, güvencesiz bir halde kimseyi oraya gönderemezsiniz.
Zorla göndermeye kalktığınızda büyük kaos çıkar, çatışmaya döner. Burada 10 yıl misafir ettiğiniz 6 milyon insanı kendinize düşman edersiniz sonra.
Kılıçdaroğlu’nun bu kısmı iyi düşünmesi gerekir. Çözüm üretme çabasını takdirle karşılıyorum ama cellada kurban teslim etmek bir çözüm değil.
BM KORUMASINDA GÜVENLİ ŞEHİRLER
Eğer Avrupa’daki ve Türkiye’deki göçmenler geri dönecekse ve Esed hala iktidarda kalacaksa, o zaman BM burada güvenli şehirler ve özerk bir yapı kurmak zorunda.
Bu insanlar, Esed ve onun zihniyetindeki iktidar demokratik bir yapıya kavuşana kadar, BM barış gücünün koruduğu, tüm ülkelerin ortak katkılarıyla imar ettiği şehirlerde ancak güvence altında yaşayabilir.
Bu sağlandığında bütün yabancı devletler de hem kara hem deniz sularından çekilmeli ve tüm yetkiyi BM’ye bırakmalı.
Saddam’ın zulmünden kaçan Kürtlerin Kuzey Irak’ta güvenli bir bölgede hayata tutunması gibi. Benzer bir durumun Suriye’de de yapılması şart.
Başka türlü oradaki çatışma potansiyeli ortadan kaldırılmaz. İnsanları da buraya zorla gönderemezsiniz.