Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        “Aslında Meral Akşener ne demek istedi?” diye sormak gerekirdi. Ancak bunu hem çok yazan hem de çok konuşan oldu.

        Doğrusu ne demek istediğini ben tam anlamadığım için biraz da öyle yazmadım. Anlamak için İYİ Parti’den önemli bir aktif siyasetçiye sordum.

        Baktım o da benim gibi, tam muradını anlayamamış Sayın Akşener’in.

        Bu arada “Cumhurbaşkanlığı’na aday değilim, Başbakanlığa adayım” sözünü, 360 derece her yöne çeken oldu.

        Sanırım bir başka söylediği de aynı derece yoruma açık ve siyasi etkisi fazla olur: “Seçilecek Cumhurbaşkanı eskiden olduğu gibi, yetkilerini devredecek ve sembolik olacak.”

        AÇIKLAMA BELİRSİZLİĞİ VE KARGAŞAYI ARTIRMADI MI?

        Millet İttifakı'nın ve genel olarak muhalefetin kafasının karışık, kararını tam verememiş, bir belirsizlik içinde olduğu algısı hakimdi kamuoyunda.

        Adaylarının kim olduğunu belirlemeyi bırakın, onu hangi usulde belirleyecekleri konusunda bile henüz tam bir mutabakata varamadılar.

        Önce tek aday, sonra her parti kendi adayı ile, sonra sembolik, sonra tam yetkili aday... gibi birçok alternatifi tartışıyor.

        Elbette beyin fırtınası iyidir!

        Onlar bu beyin fırtınasını sesli yaptıkça, medya da onların bu değişen fikirlerini daha çok tartışıyor doğal olarak.

        “Ne güzel işte gündemde kalıyoruz” diyorlardır.

        “Reklamın iyisi kötüsü olmaz” da diyen vardır.

        Ancak hata yapıyorlar böyle düşünmekle.

        Tüm bu tartışmalar Millet İttifakı içinde bir belirsizlik, kargaşa, kararsızlık olduğu algısını güçlendiriyor sadece.

        Sayın Akşener’in, “Kılıçdaroğlu ile görüşmeden bu açıklamayı yaptım” demesi de, “Bu nasıl ortaklık, dostluk, ittifak” sorusunu daha belirgin yapıyor.

        Gizliden görüştüler de, Akşener, Kılıçdaroğlu’nun önünü açmak için bunu yaptıysa, o zaman bir hata daha var.

        SEÇİLECEK CUMHURBAŞKANI SEMBOLİK OLACAKSA

        Sayın Akşener konuşmasının ikinci bölümünde, seçilecek Cumhurbaşkanı’nın oldukça güçlü ve erdemli özelliklerini saydıktan sonra, seçilirse yetkilerini devredecek, parlamenter sistemde olduğu gibi, sembolik olarak görevde kalacak diyor.

        İyi de eğer Kılıçdaroğlu aday olacaksa, ki heyecanı artmış gözüküyor, seçildiği takdirde vaatlerini nasıl yerine getirecek peki?

        Merkez Bankası'ndan, Türk Hava Kurumu’na, Kanal İstanbul’dan öğrenci yurtlarına kadar dünya kadar vaatte bulundu bile.

        Seçildiğinde ve bir süre sonra yetkilerini parlamenter sistemde başbakana devredecekse, bu sözleri seçilecek başbakan mı yerine getirecek?

        Sayın Akşener başbakanlığa aday olduğuna göre, o mu devralacak CHP Liderinin vaatlerini? Sanırım İYİ Parti ve CHP başta Kürt sorunu, birçok konuda farklı düşünüyor. Yani her vaadini yerine getiremeyecek sanırım.

        Tabii bir de, “Başbakan başkası seçilirse ne olacak?” sorusu var. Bunu da artık cevaplamayalım.

        AKŞENER YÜKSELİRKEN HATA YAPTI

        Muhalefet liderleri arasında yükselen en önemli lider Akşener. İYİ Parti ile arasında fark var tabii. Partisi Akşener gibi yükselmiyor. Yani Erdoğan-AK Parti arasındaki makasın benzeri, şimdiden oluşuyor İYİ Parti’de.

        Akşener iddialı, tuttuğunu kopartan, hırslı, korkmayan “devlet ana” rolüyle insanları etkiliyor aslında.

        Tam bu haldeyken, en iddialı olduğu konuda, neden "Cumhurbaşkanlığına aday değilim" diyor ki? Neden elini zayıflatıyor? İddialı görünümünü neden zedeliyor? İttifak içinde neden ikinci plana düşüyor?

        “Hükümet gibi kadın” lafları Anadolu’da dolaşmaya başlamışken, “Ama Cumhurbaşkanı olmayacakmış, neden acaba?” sorularının yükselmesine sebep oldu.

        Kısacası siyaseten hatalı bir açıklama yaptı Sayın Akşener.

        Diğer Yazılar