Rekabet Kurulu'ndan çok kritik soruşturma
Fahiş fiyata kim neden oluyor?
Bu soruyu araştırmaya başladığım günden ve sahada sektör temsilcileriyle görüştüğümden bu yana bunun market zincirleri, üreticiler ya da sanayiciler olmadığını görmüştüm.
Fiyatı yükseltme konusunda iki ihtimal vardı sadece.
1. Üreticiden malı toplayıp stoklayan ve sonra fiyatı arttıran aracılar.
2. Market zincirlerinin kendi aralarında anlaşarak, fiyatı düşürmeme ihtimali. Yani kartel oluşturma.
Aracıların ürün toplayarak stoklaması, sonra piyasaya fahiş fiyatla satması az bulunan, bazı temel ihtiyaç ürünlerinde olabilir sanırım. Bu da suç teşkil eden bir konu. Bugüne kadar kolluk kuvvetleri ya da ilgili kurumların çok sayıda stokçuluk yapan aracı kurumları tespit edip ceza verdiğini pek duymadık.
Acaba zincir marketler kendi aralarında gizli bir anlaşma yaparak ürünlerini fahiş fiyattan satıp, bir kartel mekanizması oluşturmuş olabilir mi?
Bu ancak çok titiz ve dikkatli bir çalışmayla ortaya çıkartılabilir.
Bunun en önemli muhatabı da Rekabet Kurulu.
Dün Rekabet Kurulu’nun, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bahsettiği 5 market zincirini savunmaya çağırdığına dair haberleri görünce konuya dikkat kesildim.
Rekabet Kurulu Başkanı Birol Küle’yi aradım.
Son derece ciddi bir soruşturmanın olduğunu ve oldukça da kapsamlı bir çalışma yapıldığını gördüm.
SORUŞTURMA 1,5 YILDIR DEVAM EDİYOR
Daha önceki seneler benzer tartışmalar nedeniyle Rekabet Kurulu 1,5 yıl önce 29 şirket hakkında soruşturma açmıştı aslında. Ancak soruşturmanın ana merkezi fahiş fiyat meselesi değil. Başkan’ın ifadesiyle “fahiş fiyat bakılacak en son madde.”
Rekabet Kurulu marketlerin, üreticilerin ve tedarikçilerin kendi aralarında ortak fiyat belirleme, pazarı kontrol altına alma, yani gizli bir kartel organizasyonu kurup, kurmadığını araştırıyor.
Zaten benim üzerinde durduğum konu da bu. Ancak bir kartel anlaşması olması halinde zincir marketler pazardaki fiyatlardan sorumlu tutulabilir.
KARTEL OLUŞTURMA İDDİASI
29 şirket hakkında yapılan soruşturmalar kapsamında hepsinin yazılı savunmaları alındı ve şimdi sözlü savunmaları isteniyor.
27 Ekim’de birçok şirket sözlü savunmalarını yapacak. Kanun gereği bu savunma kamuya açık olabiliyor. Rekabet Kurulu internet sitesinden bir link yayınlayacak ve isteyen herkes bu linkten yapılan savunmaları canlı izleyebilecek. Son derece ilgi çekici bir durum ama şeffaflık açısından da çok iyi bir uygulama.
Kurul geçtiğimiz günlerde bu 29 şirkete soruşturmaların sonucunu gösteren bir yazı gönderdi.
Yazıda bazı şirketler hakkında oldukça ciddi suçlamalar var.
Yazıdaki en kritik paragraf şu:
“… isimli şirketler arasında doğrudan veya ortak tedarikçiler aracılığı ile dolaylı temaslar yoluyla, fiyatların ve fiyat geçişlerin koordinasyonun sağlandığı; … geleceğe dönük fiyatlar, fiyat geçiş tarihleri, dönemsel aktiviteler ve kampanyalar gibi rekabete hassas bilgilerin paylaşıldığı; fiyat indirimine giden veya pazar genelinde fiyatların arttığı dönemde henüz fiyat artışı yapmayan teşebbüslerin, fiyatlarına tedarikçiler aracılığı ile müdahale edilmek suretiyle söz konusu fiyatların tüketiciler aleyhine yükseltilmesinin sağlandığı; rakip fiyatlarının yükselmemesi halinde, ürün ve, veya bölge özelinde süratle hayata geçirilen fiyat indirimleri ve, veya tedarikçiye iade faturası kesmek gibi, cezalandırma stratejileri yoluyla teşebbüsler arasındaki danışıklılığa uyumun sürekli olarak gözetildiği; böylelikle adı geçen teşebbüslerin satışa sundukları pek çok ürünün perakende satış fiyatının tespiti amacına sahip topla/dağıt (hub and spoke) özelliği de sergileyen kartel niteliğindeki anlaşma veya uyumlu eylemler yoluyla, anılan teşebbüslerin 4054 Sayılı Kanunun 4. Maddesi’nin açıkça ihlal ettikleri…”
Bunlar soruşturma ekibinin iddiaları olarak kabul ediliyor ve Rekabet Kurulu bu iddialara karşı yapılacak savunmaları dinledikten sonra kararını verecek. Kararlara itiraz için mahkeme yolu açık bulunuyor.
SÖZLÜ SAVUNMA KAMUYA AÇIK OLACAK
Rekabet Kurulu son derece önemli ve güçlü bir kurum. Kanunu da çok dikkatlice yapılmış, uluslararası etkileşimi yüksek ciddi bir yapı.
Polis, jandarma vb. kolluk kuvvetlerinde olmayan yetkileri de var.
Mesela hakkında şikayet olan kurumların telefonlarını, bilgisayarlarını, yazışmalarını ve mesajlaşmalarını inceleme, banka hareketlerini, finansal bilançolarını inceleme ve takip etmek gibi kritik yetkileri var.
Rekabet Kurulu’nun vereceği cezalar çok büyük olmasından dolayı şirketi zora sokması bir yana, şirketin marka değeri açısından çok büyük etki yaratıyor.
ŞİRKETLER SUÇLAMAYI REDDEDİYOR
Yazıda kartel oluşturmakla suçlanan bazı şirketlerin yetkilileriyle görüştüm.
Rekabet Kurulu’nun daha önce benzer bir soruşturma açtığını, ancak kartel ya da fahiş fiyat konusunda hiçbir şey bulunmadığını ve soruşturmanın kapandığını söylüyor. Ancak yeni gelen yönetimin soruşturmayı tekrar başlattığını ve bu kez farklı seyrettiğini ifade ediyorlar.
Anladığım kadarıyla bazı Whatsapp yazışmaları ve telefon trafiğinden marketler, üreticiler ve aracılar arasında yoğun bir iletişim tespit edildiğinden, bir kartel oluşturulduğu iddiasında bulunuyor Rekabet Kurulu uzmanları.
Ancak market zincirleri bunun olağan görüşmeler olduğunda, fiyatı arttıran ya da tekelleştiren bir durumun olmadığında ısrarlılar.
27 Ekim 2021 tarihinde yapacakları sözlü savunmayı izleyerek durumu anlayacağız hepimiz.