Ana sorunu yakalamak, gündem oluşturmak
Genellikle şöyle bir hata yapar insanlar:
Kendi çevresinde, dahil olduğu Whatsapp, Facebook gruplarında konuşulan ve tartışılan konuların, Türkiye’nin ana gündemi olduğunu düşünürler.
Bu hata siyasiler ve gazeteciler için bazen ölümcül sonuçlar doğurur aslında.
Siyasetçiler ve gazeteciler, kendisine gelen talepler, tepkiler ve mesajlara bakarak ana gündemin o konular etrafında şekillendiğini düşünürler.
Şimdi bu hatayı arttıran bir başka etken de sosyal medya oldu. Twitter’da TT olan konulara bakıp, ülkedeki ana sorunları bulmaya çalışıyorlar.
Çok yanlış.
Son yapılan araştırmaya göre, Twitter’daki mesajların % 65’i robot hesaplardan yazılıyormuş.
ANA SORUNLARI ISKALAMAK
Sonuç itibariyle etrafınızdaki insanların ya da sosyal medyada konuşulanların ülke ortalamasında da konuşulduğunu ve ana sorunların bunlar olduğunu düşünmek büyük hata.
Örneğin Osman Kavala davası, parlamenter sisteme dönüş, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın açıklamaları, on büyükelçi krizi, erken emeklilik sorunu... gibi meseleler, sahada vatandaşın ana gündem maddesi değildir.
Ancak bazı siyasilere ve gazetecilere bakarsanız, millet bunların haricinde bir şey konuşmuyor zannedersiniz.
Sosyal medyanın ve internetin hayatımıza bu denli yoğun girmesinden sonra bazı siyasal iletişim kuramlarını, analiz yöntemlerini ve veri toplama biçimlerini değiştirmek gerekiyor.
Bana göre siyasal iletişimin uzun yıllardır kullanılan bazı kuramları geçerliliğini kaybetti ve yeni kuramlara ihtiyaç var. Bunu da akademisyenlerin yapması gerekir…
SAHADA YÜZ YÜZE İLETİŞİM KURAN KAZANIR
Ancak siyasal iletişimde değişmeyen kural şudur:
Aslolan yüz yüze iletişimdir.
Sahada yüz yüze iletişim kurarak, milletin gerçek sorununu yakalayabilirsiniz ancak.
Bu yüzdendir ki, sahada olan siyasetçi ve gazeteci her zaman daha isabetli tespitler yapar.
İYİ Parti ve Meral Akşener birkaç yıldır bu konuya çok ağırlık veriyor. Bu yüzden muhalefet arasında sürekli biçimde yükselişte olan parti konumundalar.
Gelecek ve Deva partileri de medya üzerinden daha ziyade, sahada olmayı tercih ediyor.
Sanırım muhalefetin sahada alan kapattığını gören Cumhur İttifakı, sahaya inme talimatları verdi teşkilatlarına. MHP Lideri Bahçeli on gün önce milletvekillerinden il teşkilatına kadar, herkesin sahaya inmesini ve vatandaşla temasa geçmesini istedi.
AK PARTİ SAHAYA VE GÜNDEME HAKİM Mİ?
Cumhurbaşkanı Erdoğan da son günlerde sahada olma, vatandaşın arasında bulunma konularında teşkilatını sürekli uyarıyor. AK Parti kadroları ne kadar sahaya hakim, doğrusu pek emin değilim.
Bence Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir uyarı da AK Parti’yi savunduğunu söyleyen medyaya yapmalı. Gazete ve televizyonların gündem tespitleri, bunları verme şekli ve üslubu sahadan ne kadar kopuk olduğunu gösteriyor.
Ayrıca AK Parti adına her gece bir televizyona çıkan gazeteci, akademisyen ve temsilcilerine de bir şey denmeli.
Zira yanlış şeyleri, yanlış biçimde savunuyorlar, yanlış konuların ana gündem olduğunu zannediyorlar.
Sanırım uzun süredir gündemi belirleyenin, eskiden olduğu gibi, AK Parti olmadığını fark ediyorlardır.
Bunların toplamda AK Parti algısını ve oylarını negatif şekilde etkilediğini acaba neden görmüyor yönetim kademesi gerçekten anlamış değilim.
Netice itibariyle, halkın ana sorunlarını yakalamak için sokağa çıkan herkes, etrafında ve sosyal medyada konuşulanlardan başka sorunların tartışıldığını kolayca görecektir.
Ekonomik sıkıntılardan, gelecek için kaygılardan daha önemli sorunu yok şu anda milletin.
