TÜİK şimdi de iktidar çevresinin hedefinde

Artık görmezden gelmek, üstünü örtmeye çalışmak, başka sansasyonel işlerle ekonomik krizi tartışmadan çıkarmak pek mümkün olmayacak.

Artık ayakları yere basmayan değerlendirmelerle, “Her şey düzelecek, işler yoluna girecek, şapkadan tavşan çıktı” demekle bu iş yönetilemez.

TÜİK herkesin aklını başına getirmesi gereken rakamları açıkladı.

Tüketici enflasyonu % 36

Üretici enflasyonu % 79.8

2022 HESAPLARINI YENİDEN YAPIN

Şimdi 2022 yılı enflasyon hedefini % 5 olarak açıklayan Merkez Bankası bir kere daha hedefini düşünmeli.

Şimdi "Döviz düştü artık enflasyon da kısa süre içinde düşecek" diyen ekonominin yeni patronu bir kez daha söylediklerini gözden geçirmeli.

Döviz 18 TL’den 13 TL’ye indi diye her şeyin yoluna girdiğini sanan, rehavete kapılanlar yeniden toparlanmalı.

KRİZ YÖNETİMİNE GEÇİLMELİ

Artık ekonomik kriz yönetimine geçmek gerekir.

Bu gerçeği kabul etmek zorundayız.

Ne fark edecek diyeceksiniz?

Bir kere krizi yönetecek bir programınız, bir planınız olur.

Bu planı finansın, ekonominin, iktisadın enstrümanlarıyla yürütürsünüz.

Öyle “dövizi düşürdük, zamları da düşürürüz” diye havada uçuşan cümleler kuramazsınız.

Televizyon programlarını ‘talk show’ tadında değil, dünyadaki, ülkedeki ekonomi aktörlerini ikna edecek bilimsellikte yaparsınız.

Karşınızda, her dediğinize gülen moderatörleri değil, ekonomiyi bilen insanları alır, onlarla meseleyi tartışırsınız.

Sadece kendi tabanına hamasi mesajlar değil, herkese güven veren, ayakları yere basan mesajlar üretirsiniz.

Zam yapan firmalara baskın yapmak yerine, elektriğe bir gece %50-150 arası zam yapan, motorine, benzine, doğalgaza ardı ardına zam yapan devlet kurumlarına yüzünüzü çevirirsiniz.

“Dış güçler, faiz lobisi, algı yönetimi, finansal darbe” laflarını bir yere gömer, bir daha kullanmazsınız.

DAHA NE OLMASI GEREKİYOR?

Üretici enflasyonunun % 80 olduğu bir yerde, üretimin yavaşlayacağını, tüketici enflasyonunun eninde sonunda buraya yaklaşacağını bilip buna göre bir kriz yönetimine acil geçmek gerek.

Bilmiyorum alarm vermek için daha ne olması gerekiyor?

Son olarak şunu söyleyeyim:

Lütfen artık dini terminolojiyi, kavramları kapitalizmin icadı olan bir sistemde kaldıraç olarak kullanmayın.

Kriz yönetilemezse sadece iktidarı değil, dini de yıpratmış olursunuz.