Yargı yoksa kaos vardır
Eski günlere döndük...
Siyaseti ve ülkeyi etkileyen tuhaflıklar yeniden ortaya çıkmaya başladı.
Susurluk günlerini hatırlatan iddialar, özel yaşamı ifşa eden kayıtlar, mide bulandırıcı görüntüler…
Her gün bir skandal ile karşılaşıyoruz.
Nasıl yorum yapacağımızı, ne diyeceğimizi şaşırmış durumdayız.
İllegal kayıtlar, kriminal isimler, akla zarar iddialar, suçlamalar ortalığı toz duman etti.
Özel hayatı ihlal eden kayıtları yayınlamak suç ama ortadaki ahlaki çöküntüye sessiz kalmak başka bir açmaz.
Uyuşturucu trafiği, cinayet suçlamaları, mala çökmeler, çeteleşmeler, şantajlar…
Tüm bunları herkes konuşuyor ama bir tek yargı konuşamıyor.
Hukuk tam olarak felce uğramış durumda.
SEÇİMLERE DOĞRU TUFAN BEKLENTİSİ
Anlaşılan o ki seçimlere doğru bu ortam daha da kötüleşecek.
Siyaseti, seçimleri, ortamı etkilemek için daha şok edici iddialarla karşılaşabiliriz.
Ne yazık ki siyasetçiler bu illegal kayıtları, özel yaşamın ihlalini, suçlamaları rakipleri aleyhine kullanıyor.
Maalesef kendi aralarında bir centilmenlik anlaşması yapamayacak kadar uçlara savrulmuş durumdalar ve adeta düşman gibi bakıyorlar birbirlerine.
Bu yetmezmiş gibi, sınırda sembolik mayın yerleştirmeyi siyasi faaliyet sanan sansasyon peşindeki popülist partiler ortamı daha da germek niyetinde.
İşte tam böyle bir zamanda en çok ihtiyaç duyulan şey hukuk oluyor, adalet oluyor, yargı oluyor.
YARGI OLMAYINCA BÖYLE KAOS OLUR
İnsanlar neye inanacaklarını şaşırmış durumda.
Herkes kendi zaviyesinden bir tarafı savunuyor.
Neyin doğru, neyin yanlış olduğunu anlamanın tek yolu var: Yargının hakemliği, hakimliği, hekimliği.
Ortaya atılan bir iddianın savunucuları var. Hem de trol ordusu ile savunuyorlar.
Buna karşılık sade vatandaş, makul insanlar bu kirli savaşta neyin doğru, neyin yanlış olduğunu ayırt edemeyecek durumda.
İşte yargı tam bu zamanda ortaya çıkıp, “Doğru olan budur. Suçlu olan şudur. Gerçek böyledir” diyecekti.
Lakin o yargı felç olmuş durumda.
Sosyal medyadaki tepkilere göre yargılamaların değiştiği, kararlara karşıt görüş yazan hakimlerin sürüldüğü, parayla karar alınma dedikodularının ayyuka çıktığı bir ortamda durum vahim gözüküyor.
SEÇİMLER GELMEDEN YARGIYI DÜZELTMELİYİZ
Bugün kimse, yargının tarafsız hakemliğine, hukuka göre karar verecek hakimliğine, zihinlerdeki şüpheleri giderecek adalet hekimliğine güven duymuyor.
Yargı olmayınca işte böyle kaos olur.
Seçimlere girmeden, yargıyı yeniden herkesin güvenini kazanacak şekilde düzeltmek zorundayız.
Aksi takdirde seçimlerde büyük kriz yaşayacağız.