"Kılıçdaroğlu şunu dedi: Beklersen yerim senin"
Sanırım CHP grubuna ilk defa katılıyorum. Nedense bir türlü gitmek nasip olmamış.
Kemal Kılıçdaroğlu ile Ekrem İmamoğlu yan yana gruba doğru yürürken birden onların önünde buldum kendimi.
Büyük bir medya ordusu çeşitli mevkilere siper almıştı.
Koridorda, grup girişinde ve salonda yoğun bir medya yapılanması vardı.
Ben de hepsinin önünden geçmek zorunda kaldım.
GRUPTA BÜYÜK COŞKU
CHP grup salonu tıklım tıklım doluydu. Kılıçdaroğlu ve İmamoğlu yan yana gruba girdiklerinde “el ele, omuza omuza iktidara” diye slogan attı gruptaki izleyiciler.
Özgür Özel Grup Başkanvekili olarak toplantıyı yönetirken, takdimleri epey afili cümlelerle yaptı. En fiyakalı cümleler Kılıçdaroğlu içindeki tabii.
Salonun coşkusu ve enerjisi çok yüksekti. Kılıçdaroğlu kürsüye çıkarken, “iktidar iktidar” sloganı galiba en güçlü şekilde atılan slogandı.
İktidara susamış CHP seçmeninin bu çok istekli sloganı daha önce de dikkatimi çekmişti.
Kılıçdaroğlu salonun coşkusuna ve enerjisine uygun, yüksek vurgulu ve çok yüksek perdeden bir konuşma yaptı.
İMAMOĞLU'NA YERİNİ VERDİ, KÜRSÜYÜ VERMEDİ
Kılıçdaroğlu konuşmasında İmamoğlu konusunu en sona bıraktı. Dolayısı ile merak ve heyecanı arttırdı.
“Ekrem Bey siz için büyük lokma, boğazınıza takılır… Biz Ekrem Bey ile baba oğul gibiyiz. Ona sahip çıkmak boynumun borcu” gibi son derece net sözlerle İmamoğlu’a sahip çıkması, oldukça büyük alkış aldı.
Doğrusu ben İmamoğlu’nu kürsüye davet etmesini bekliyordum.
Hatta “Gel buraya Ekrem” gibi bir cümle kurar mı diye cin fikirler geçiyordu zihnimden. Lakin çağırmadı. Şaşırdım doğrusu.
Sanırım herkes benim gibi İmamoğlu'nun kürsüye çağrılmasını beklemiş.
CHP grubuna katıldığımı gören önemli bir CHP’li isim beni aradı toplantıdan sonra. “Grubumuza gelmişsin, çok memnun olduk geldiğine. Nasıl buldun toplantımızı?" diye sordu.
“BEKLERSE KOLTUK İMAMOĞLU’NUN”
Dedim ki, “Heyecan ve coşku çok yüksekti. Ancak ben Kılıçdaroğlu’nun İmamoğlu’nu kürsüye davet etmesini bekliyordum. Neden etmedi?”
CHP’nin tecrübeli ismi oldukça net konuştu.
“Dikkat ettiysen İmamoğlu’nu kendi yerine oturttu. Baba-oğul gibiyiz dedi. Bunun anlamı şu: Sabredersen bu koltuğa sen oturacaksın. Yoksa gereğini yaparım.”
CHP içinde İmamoğlu’nu aday görmek isteyenlerle, Kılıçdaroğlu’nu destekleyenlerin çekişmesinin bir sonucu olsa gerek bu yorum.
Eğer sembolik davranışlar üzerinden yola çıkacaksak, Kılıçdaroğlu’nun baba-oğul metaforu, kendi yerine İmamoğlu’nu oturtması CHP’li tecrübeli ismin yorumunu haklı çıkartır.
Sembolleri kullanmayacaksak Kılıçdaroğlu İmamoğlu'nu aday yapmak istemediğini o kadar sık dile getirdi ve belli etti ki daha ne yapsın bilemiyorum.
ADAYLIK ÇEKİŞMESİ ZİRVE YAPTI
Kılıçdaroğlu’nun tavırlarından ve konuşmalarından kendi adaylığından vazgeçmediği çok açık anlaşılıyor. Hele grup konuşmasını bitirirken, "Bay Kemal'i bekleyin" sözü iyice adaylık ilanına yoruldu.
Meral Akşener’e de iç işlerimize karışma anlamına gelen mesajı son derece sertti aslında.
Ancak Ekrem İmamoğlu ve Meral Akşener tüm bunlara rağmen İmamoğlu'nun adaylığından vazgeçmiyorlar.
Doğrusu 6’lı masada adaylık konusu son derece ateşli bir mücadeleye sahne oluyor.
Sanırım CHP içinde mücadele daha da çetin geçiyor.