Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Resmen” ve emir komutayla, bir görüntüyle alıp öldürdüğü 34 vatandaşına “figüran” demek, zalimliktir!

        Artık bize “Mavi Marmara” anlatmayın.

        Mavi Marmara’yı vuranlar zalimdir…

        Ama Uludere’de köylüleri bombardıman edip sonra da 34 kişinin öldürülmesinin suçunu sadece onların kimliğinden, kılığından, varlığından bilip bir de “figüran” diyenler de…

        Zalim bir filmin başrol oyuncularıdır!

        ***

        Aha, ABD’den yalvar yakar olduğunuz “Kendi bulup kendi vuran” Predatör, Pakistan’da cami ile sivilleri vurdu yine.

        Çünkü küresel oyunda, her yoksul halka düşen de figüranlıktır!

        ***

        Başbakan öyle böyle diyor ki: “Hataysa hata; özür ise özür dilendi”.

        İçişleri Bakanı hemen ertesinde diyor ki: “Baklava börek, özre ne gerek!”

        Erdoğan’ın “barış, demokrasi, kardeşlik” filan derken, halka vaadi nihayetinde, (Milletin Meclisinde, öldürülenler için “Dolap beygiri” bile diyebilen) İdris Naim Savaşan Şahin ise…

        Tarih de bunu tecrübe hanesine çoktan kaydetmiştir!

        (Başbakan ve parti de tahammül edemedi sonunda. Ya da daha doğrusu, kamu vicdanının acısı ve öfkesine kayıtsız kalamadılar. Şahin muhtemelen “AKP-Cemaat” çelişkileri açısından emanetçi bir aktördü; derken herkesi figüranlaştırdı ve hem pek “militan” hem de ziyadesiyle “light” çıktı!)

        ***

        Mavi Marmara kurbanlarının yakınları, İsrail’in para teklifini reddederken onurlu elbette.

        Ama Uludere kurbanlarının yakınlarından bu onuru nasıl esirgeyebiliyorsunuz ki!

        Onların neden “al tazminatı, kes sesini, otur yerine” buyruğuna teslim olmasını bekliyorsunuz ki!

        ***

        Esasında şöyle bir şey de var:

        Bu “film”de; hırpalanan ve biraz itirazı olan herkese, eyleme çıkan memura da, yarın Sıhhiye Meydanı’na tepkisini serecek (emekli) uzman çavuşa ve şapka bırakacak eşleri de; hayatı tarumar edilen herkese biçtikleri sefil rol budur.

        Bütün ezilenler; sadece böyle bombayla katledilenlerin acılı haneleri değil; her gün, kendilerine sorulmadan hayatları yamultulan, gelecekleri oyulan, şahsiyetleri ve haysiyetleri aşağılananlar; hep safra, kukla, köle görülenler…

        Bir düşünsün hele:

        Madem ki “sinema” budur…

        Öyleyse, hepimiz figüranız!

        Yurdun her metrekaresi başına; esasında zalimlerden, vicdansızlardan daha çok figüran.

        Eve gidiyormuş…

        33 yaşındaymış. İşten çıkmış. Varto’da eve, eşinin, iki çocuğunun yanına gidiyormuş.

        19.30. Pusu. Sırttan vurmuşlar. Şehit, deniyor şimdi. Neden “eve gittiği”, neden çoğunluk olsalar da“lojmanda oturamadığı”, neden “lojmanda yer olmadığı”, neden “puan tutmayınca, yer olmayınca” bir gölge gibi evine süzülmek zorunda kaldığı, neden “bu kaçıncı eve gidiş, evden çıkış şehidi olduğu” ise pek konuşulmuyor.

        Çünkü o da bir nevi figüran!

        Yine görünmez olduk!

        Genelkurmay internet sitesinde mevcudumuz: 53.626

        Genelkurmay internet sitesinde, 14 Mayıs 2012 tarihli TSK Personeli Özlük Hakları bilgi notunda geçen "Sivil Memur" kelimesi: 0

        Mevcudumuz: 53.626

        Askerlik kanununda geçen "Sivil Memur" kelimesi: 0

        Mevcudumuz: 53.626

        Bizi konu eden gazeteci/köşe yazarı sayısı: 1

        "Sivil" Bakanımız: "Bilerek girdiler, girmeselerdi" dedi. Tıpkı Astsubay, Uzman Jandarma, Uzman Erbaş arkadaşlara söylediği gibi.

        Hava Kuvvetleri Komutanlığı sivil memur temini için ilân vermekte.

        Hangi maddesinde yazıyor, sivil memurun askeri cezaya tabi olduğu, serviste en arka koltuğa oturacağı, hiç bir zaman yükselemeyeceği (kadroların % 90'ı askeri personele), TSK'nın hiç bir sosyal tesisinden faydalanamayacağı, lojman hakkının % 5 olduğu, rütbelilerce "Sefil Memur" deneceği; mesaiye kalınca ücreti almayacağı; uzmanlık alanıyla, diplomasıyla hiç ilgisi olmayan işlerde çalıştırılacağı; itiraz ettiğinde savunma isteneceği; baskıya, bağırmaya sabır gerektiği.

        Sayın Bakan bizi görmüyor anladık, Komutanlar da görmüyor. Serviste en arka koltuktayız, ondandır.

        "Sivil" Memur!

        (Aynen koydum mektubu: O da bir türlü figüran!)

        Diğer Yazılar