Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi Emlak “Yeni Konut Finansman Modeliyle Yeni Evim” projesine konut sektörü ne dedi? - Emlak Haberleri

        Uzun süredir beklenen orta gelirliye konut kampanyası bugün yapılan basın toplantısıyla duyuruldu. Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, "Orta Gelirliye Yönelik Konut Kampanyası"nın detaylarını açıkladı.

        Konut sektörünün üyeleri, “Yeni Konut Finansman Modeliyle Yeni Evim” projesiyle ilgili görüşlerini Habertürk'e aktardı.

        GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kalyoncu, gayrimenkul sektörünün uzun süredir bu kampanyaya kilitlendiği belirtip, "Kampanyanın açıklanmış olması hem konut satın alıcısını hem de konut geliştiricisini rahatlattı" dedi.

        İNDER Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım, "Bu kampanya, durgun bir dönemden sonra böyle bir kampanya konut sektörü ateşler" diyerek projeyle ilgili görüşlerini ifade etti.

        DAP Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz, "Bu kampanyanın özeti şu; şu an Avrupa’da ne uygulanıyorsa, bizim ülkemizde de uzun vadeli, 180 ay gibi ciddi bir süreyle konut kredisi verilmiş oluyor" ifadelerini kullandı.

        Aşçıoğlu Yönetim Kurulu Başkan Vekili İrfan Aşçıoğlu, "Kira öder gibi ev sahibi olma imkanı sağlanıyor" diyerek görüşlerini aktardı.

        İSTEBKoop Başkanı Ulvi ÖZCAN, projenin olumlu ve olumsuz taraflarını anlatıp, "Bu adımlar kapsamlı bir konut politikasının parçası olmalıdır" diye konuştu.

        Endeksa.com Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Görkem Öğüt, kampanyanın konut fiyatlarına çok etki etmeyeceği kaydedip, "Hali hazırda konutu olan kişiler ise konutlarını satıp, satışın yapıldığı il dışındaki illerdeki sıfır konutlara yönelerek kampanyadan faydalanma kriterlerini sağlayabilirler" dedi.

        HEM ALICIYI HEM GELİŞTİRİCİYİ RAHATLATTI

        GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kalyoncu

        Gayrimenkul sektörü bir süredir bu kredi kampanyasına kilitlenmiş durumdaydı. Çünkü konut satın alıcısı da ihtiyaçlarını buraya endekslemiş olduğu için özellikle son aylarda çok düşük bir konut satış grafiği gördük. Bu açıdan kampanyanın açıklanmış olması hem konut satın alıcısını hem de konut geliştiricisini rahatlattı.

        BARINMA MESELESİ MİLLİ BİR MESELEYE DÖNÜŞTÜ

        Öte yandan bütün dünyada konut ihtiyacının karşılanmakta zorlanıldığı bir ortamda devletimiz ardı ardına ortaya koyduğu programlarla bu noktada çok önemli bir toplumsal destek ortaya koymuş oldu. Bunu çok önemli buluyoruz, çünkü şu anda konut ve barınma meselesi milli bir meseleye dönüştü. Bu noktada devletimiz bu adımları atmışken biz de iş dünyası olarak konuya toplumsal ve sosyal açıdan yaklaşmalıyız.

        REKLAM

        Açıklanan kampanya birinci eli destekleyen ve ilk defa konut sahibi olacak kişilerin erişimini kolaylaştıracak bir sistem. İnsanların aylık geliriyle faizi ödeyebildiği bir kredi imkanı, birinci el piyasasını ve üretimi desteklerken, ilk defa ev alacaklara özel kriterler oluşturularak toplumsal ve sosyo ekonomik katkı arttrılacak.

        ÜST GELİR GRUBUNUN YATIRIM AMAÇLI ALIMI ÖNLENECEK

        Kampanya detaylarına göre, sağlanacak finansman İstanbul’da en çok 5 milyon lira, 2. Bölge illerinde en çok 3 milyon lira, 3. Bölge illerinde en çok 2 milyon lira olacak. Asgari peşinat oranı yüzde 10 olarak belirlenirken, azami 15 sene vade sağlanacak. Finansman faiz oranı yüzde 0.69’dan başlayacak. Açıklanan kararlar, ilk kez konut sahibi olacaklar için çok olumlu adımlar. Taksitlerin hane gelirinin yüzde 40'ını geçmeyecek olması da ödeme kolaylığı sağlamış olacak. Özellikle üst gelir grubunun yatırım amaçlı lüks konut finanse etmesi bu şekilde önlenmiş olacak. GYODER olarak yatırım amaçlı konut alan kişilerin orta ve düşük gelir grubuyla aynı imkanlara sahip olmasını böyle bir dönemde biz de doğru bulmuyoruz. Hükümet tarafında da çalışmalar buradaki dengeyi oturtmak amaçlı yapıldı. Kampanyada insanların gelir düzeylerine göre ödeyebilecekleri faiz oranları kurgulanarak, orta gelir seviyesindeki kişilerin erişebileceği imkanlar sağlanacak.

        REKLAM

        Bu kampanya ile hem toplumsal ihtiyaç karşılanacak hem de üretim desteklenecek. Sosyal adaleti sağlamak, en yüksek sosyo ekonomik faydayı da ortaya koyuyor. Konuta erişimin en çok zorlanıldığı il olan İstanbul’un bu programda ayrı bir bölge olarak ele alınmasını ve yine toplumun tümüne bu imkanın daha adil bir şekilde sunulmuş olmasını olumlu buluyoruz.

        ÜRETİMİ DESTEKLEYECEKTİR

        Birinci el piyasasını destekleyen bir kredi genişlemesi olacak. Buradan üretecekleri kaynakla tekrardan konut geliştirecek firmaların projelerinde bu fonlamanın olabiliyor olması muhakkak ki üretimi de destekleyecektir. Çünkü şu an dünyadaki birçok konjonktürel sıkıntıdan dolayı üretmek zorlaştı. Her ne kadar geliştiricilerimiz yurt dışı fırsatlara bakıyor olsa da dünyanın her kıtasında farklı sıkıntılar var. Bu açıdan bir şekilde riskleri iyi yönettiğimiz, geliştiricilerin üretmeye devam ettiği fakat bu ürettikleri konutların da toplumun genel ihtiyacına karşılık veren konutlar olmasını çok önemsiyoruz.

        Sektör bu noktada gerçekten bir motivasyon içerisinde, çünkü üretmek istiyor, birikimini kullanacak alanlar arıyor. Devlet atılacak adımları hızla atarken, özel sektör de üzerine düşeni yapmalı. GYODER olarak erişilebilir kiralık konut modeli ile biz de konut geliştirme süreçlerinde yeni bir iş modeli ile halkımızın ve devletimizin yanında olacağız. Erişilebilirliği kolaylaştıracak kiracı ve ev sahibi dinamiğine yeni bir açılım getirecek modelimiz için çalışmalarımızı hızlıca sürdürüyoruz. Bu kampanya önce toplumsal ihtiyaçları karşılayan, sonrasında sektörün de üretmesine katkı verecek bir gelir üretimini sağlayacak noktaya gelecektir.

        KONUT EDİNMEYİ VE ÜRETMEYİ TEŞVİK EDİYOR

        İNDER Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım

        Bakanlarımızın açıklamalarını; sıradan bir kampanyadan daha çok, konut edinmeyi, konut üretmeyi teşvik eden ve destekleyen bir proje olarak ele almak lazım. Herkes düşük kredili ev alımına olanak sağlayan bir kampanya beklerken, detaylarda konut üretimini teşvik eden ve konut alımına finansal destek veren sosyal içeriği çok fazla olan önemli başlıklar olduğunu gördük. Bu kampanya, durgun bir dönemden sonra böyle bir kampanya konut sektörü ateşler. Sektör oyuncuları tekrar işlerine daha büyük bir gayretle sarılır. Bu kampanyanın normal bir uygulama gibi kalıcı olmasını arzu ediyoruz. Ancak bunun için özellikle konut fiyatında en önemli belirleyici olan arsa maliyetinin dizginlenmesi ve düşürülmesine yönelik teşviklerin uygulanması gerektiğini düşünüyoruz. Bu kapsamda, fiyatlardaki düşüşün kalıcı olması için üst kullanım haklarının satılmasına yönelik adımlar atılmasını bekliyoruz. Bakanımızın 1. El de fiyat artışı yapan veya yapma eğiliminde olanlara sıkı yaptırımlar uygulayacağını söylemesi, fiyat istikrarı için çok önem taşıyor.

        Kampanyanın sadece 1. El konutları kapsaması, konut üreticilerinin finansal dengelerini sağlamasına yardım edecektir. Yapımına başlanacak konutların da bu projede yer alması, konut arzının tekrar yükselişe geçmesini ve dolayısıyla fiyat istikrarının sağlanmasını sağlayıcı bir faktör olacaktır. Kampanyanın bir diğer artısı ise deprem gerçeğiyle yüz yüze olan vatandaşlarımızın bu vesileyle daha güvenli yaşam alanlarına kavuşmasına imkan tanımasıdır. Kampanyanın üst seviyede başarı sağlaması için kamu bankalarının yanı sıra özel bankalarında bu projede yer almasının mutlak olması gerektiğini düşünüyorum. Bunlara ek olarak yüzde 69’luk düşük faiz uygulanması, kampanya şartlarını taşımadığı için kampanyaya dahil olmayan konut firmalarının katkı payı vererek kendi özel düşük faizli satış kampanyası başlatmasını sağlayacaktır.

        TÜM PAYDAŞLARI DESTEKLEYEN BİR YAKLAŞIM

        DAP Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz

        Konut sektörüne yönelik kampanyalar Türk ekonomisine güç veriyor. Alt sektörlerle birlikte yaklaşık 300 sektörü harekete geçiren gayrimenkul sektörü, bu özelliğiyle de ekonominin dinamosu konumunda. Bu kampanyanın özeti şu; şu an Avrupa’da ne uygulanıyorsa, bizim ülkemizde de uzun vadeli, 180 ay gibi ciddi bir süreyle konut kredisi verilmiş oluyor. Başta Hükümetimiz olmak üzere, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Murat Kurum ile Hazine ve Maliye Bakanımız Nureddin Nebati’ye teşekkür ediyorum. Dünyada konut faizlerinin yukarı çıktığı, tüm kredilerin kısıldığı bir dönemde; Türkiye’nin orta sınıf alıcı için bu kampanyayı yapması, tüm paydaşları besleyen bir yaklaşım. Bu açıdan konut alıcısının da bunun çok iyi bir fırsat olduğunu bilmesi ve bu fırsatı kaçırmaması gerektiğini düşünüyorum.

        KİRA ÖDER GİBİ EV SAHİBİ OLMA İMKANI SUNUYOR

        Aşçıoğlu Yönetim Kurulu Başkan Vekili İrfan Aşçıoğlu

        Orta gelirli vatandaşlarımıza yönelik konut kampanyası olarak açıklanan ancak içerisinde hem tüketiciyi hem üreticiyi destekleyen detayların olduğu Yeni Evim Konut Finansman Programı kampanyasını hem Türkiye ekonomisi hem de gayrimenkul sektörü açısından oldukça olumlu karşıladık. Bu kampanya satın alma gücünü artırıcı özelliği ile başta tüketiciler olmak üzere, arzı destekleyen teşvikleri ile gayrimenkul geliştiricilere ve alt sektörlere olan etkisi ilk genel ekonomik görünüme pozitif etki sağlayacak.

        Tüketiciler için yıllık enflasyonun %64,27 olduğu bir ülkede, yıllık %8-9 kredi faiz oranıyla konut sahibi olabilmek büyük bir fırsat… Kısaca özetlemek gerekirse 1 milyon TL kredi aldığınızda kamu bankalarından 1,20 faiz oranı ile aylık taksit tutarı 13.500 TL oluyor. Ancak yeni açıklanan 0,69 kredi oranıyla bu ödeme, bakanlığın desteği ile ilk yıl 4.410 TL, ikinci yıl 5.400 TL ve 3. yıl 6.480 TL’ye geliyor. Sonraki aylarda ise ortalama 10.000 TL ile 12.000 TL arasında değişiyor yani bu sayede gerçekten kira öder gibi ev sahibi olma imkanı sağlanıyor.

        KGF İLE ARZI VE ÜRETİCİYİ DESTEKLEYECEK ÇOK ÖNEMLİ BİR ADIM ATILDI

        Üretici tarafında ise, ülkemizin stratejik konularından biri olan barınma ihtiyacı için arzı desteklemek noktasında adımların atılması gerektiğini daha önce çok kez dile getirmiştik. Bu kampanya kapsamında açıklanan KGF ile arzı ve üreticiyi destekleyecek çok önemli bir adım atıldı. Bankalarla yapılacak garantörlük anlaşması ile toplamda 25 milyar TL desteğin açıklanması, uzun zamandır krediye erişimde sıkıntısı yaşayan gayrimenkul sektöründeki oyuncular için çok önemli bir adım... Geçmişte açıklanan KGF paketlerinin doğru bir şekilde kullanılmadığı gördük ancak bugün açıklanan KGF’nin tamamen amacına uygun, üretim odaklı ve kontrol altında olduğunu anlıyoruz. Arzı ve üreticiyi desteklemek, gayrimenkule ulaşacak tüketiciyi desteklemek anlamına geliyor. Bu noktada KGF’nin adil paylaştırılmasıyla üretici tarafında iştahın artacağı görüşündeyim.

        EKONOMİYE KATKININ 600 MİLYAR TL OLMASI BEKLENİYOR

        Kampanyanın ekonomiye katkısının 600 milyar TL olması bekleniyor. Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden biri olan gayrimenkul sektörü, yaklaşık 250 farklı sektörü ve binlerce iş alanını besliyor. Dolayısıyla Türkiye ekonomisi için çok önemli bir gelişme olacağını ve çok iyi planlandığını söylemek mümkün. KGF’den faydalanabilmek için satış fiyatlarının sabit tutulması gibi kriterler söz konusu, detaylar açıklandıkça gelişmeleri takip edeceğiz ancak gerçekten çok iyi planlanan bir program olduğunu tekrar belirtmek gerekir.

        KAPSAMLI KONUT POLİTİKASININ PARÇASI OLMALI

        İSTEBKoop Başkanı Ulvi ÖZCAN

        Yapılan açıklamada hane halkından hiç evi olmayanın öncelenmesi, 5 yıl satış yasağı getirilmesi, son bir yılda konut satışı yapmamış olması ve faiz oranların cazip olması olumlu yanları. Bununla birlikte 2. el konutun kapsam dışında tutulması ilk görünüşte eksikler gibi düşünüyorum

        Konut sorununu tabii ki nisbi olarak çözecektir. Ancak bu adımlar kapsamlı bir konut politikasının parçası olmalıdır. Örneğin enflasyon düşürülmeden, dövizin durumu güven verici bir noktaya gelmeden, konutun barınma ile ilgili yatırım olması önlenmeden, kamunun elinde (hazine, belediyeler) kiralık konutu oluşturulmadan ve yabancıya konut satışıyla ilgili düzenlemeler yapılmadan tümüyle sorunun çözülmeyeceğini düşünüyorum.

        KONUTU OLAN KİŞİLER KONUTLARINI SATIP, BAŞKA İLLERDEKİ SIFIR KONUTLARA YÖNELEBİLİR

        Endeksa.com Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Görkem Öğüt

        Endeksa verilerine göre Türkiye genelinde ortalama konut fiyatı 1 milyon 720 bin TL, İstanbul'da ortalama konut fiyatı 2 milyon 650 bin TL, Ankara'da 1 milyon 336 bin TL, İzmir'de ise 2 milyon 239 bin TL. Herkesin aklına gelen soru ise daha önceki konut kredisi kampanyalarında olduğu gibi bu kampanya da konut fiyatlarının artmasına sebep olur mu? Kampanyanın sadece belirli bir hedef kitle ve sıfır konutlar ile sınırlandırılmış olması sebebi ile tüm konut fiyatlarına çok fazla etkisi olacağını düşünmüyorum. Hali hazırda konutu olan kişiler ise konutlarını satıp, satışın yapıldığı il dışındaki illerdeki sıfır konutlara yönelerek kampanyadan faydalanma kriterlerini sağlayabilirler. Dolayısıyla konut piyasasında bir satma, satın alma şeklinde hareketlenme olacaktır. Ayrıca, sıfır konutlar ve inşaatı devam eden konutlar tarafında da hali hazırda düşük fiyatlı olanların belirlenen kredi limitlerine doğru yükselmesi de mümkün olacaktır.

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ