Bedeniniz size uyarılarda mı bulunuyor? Vücudun verdiği sinyaller nelerdir?
Hayatın karmaşası ve yoğunluğu içinde çoğu zaman kendimize bakmayı ihmal ederiz. Vücudumuzda olup bitenlere, bedenimizin bize yaptığı uyarıları fark edemeyebiliriz. İşte vücudumuzun bizi uyardığını gösteren 10 belirti...
Vücudumuz, bir şeyler yolunda gitmediğinde bunu iletmenin olağanüstü bir yoluna sahiptir. İnce değişikliklerden daha belirgin semptomlara kadar, bu sinyaller sağlığımız hakkında önemli bilgiler sunabilir.
1. GÖZ RENGİNDE DEĞİŞİKLİKLER
Doktorlar, göz korneasının etrafındaki beyaz veya gri halkanın 45 yaşın altındaki bireylerde yüksek kolesterole işaret edebileceğini gözlemlemiştir. Halkanın kendisi zararsız ve öncelikli olarak görsel bir olgu olsa da, altta yatan sağlık sorunlarının erken uyarı işareti olarak hizmet edebilir. Bu halkayı fark ederseniz, bir sağlık uzmanına danışmanız önemlidir, çünkü yüksek kolesterolün erken tespiti daha ciddi durumların önlenmesine yardımcı olabilir. Özellikle bu belirtiyi gösterenler için düzenli kontroller ve kolesterol seviyelerinin izlenmesi önerilir.
2. MEME DERİSİNİN ÇUKURLAŞMASI
Bir yumru meme kanserinin en bilinen belirtisi olsa da, memenin çukurlaşması da önemli bir uyarı işareti olabilir. Bu çukurlaşma genellikle ciltte hafif bir çöküntü olarak ve düzensiz bir doku eşliğinde görülür. Meme kanseri çukurlaşması, meme içindeki bir tümörün çevredeki sağlıklı dokuyu çekmesi ve cildin bozulmasına neden olmasıyla oluşur. Çukurlaşma, bir yumru cildin yüzeyine yakın bir yerdeyse de belirginleşebilir. Ancak, çukurlaşmanın yağ nekrozu gibi kanserli olmayan durumlardan da kaynaklanabileceğini unutmamak önemlidir. Bu durumda hasarlı yağ dokusu cildin görünümünde değişikliklere yol açar.
3. DİŞ GICIRDATMA
Son araştırmalar, diş gıcırdatmanın (bruksizm) bazen parazit enfeksiyonlarıyla ilişkili olabileceğini gösteriyor, ancak kesin neden-sonuç ilişkisi hala belirsizliğini koruyor. Parazit enfeksiyonlarına genellikle besin eksikliği ve gıda hassasiyetleri gibi sorunlar eşlik ediyor ve bu da vücuda ek stres yükleyebiliyor.
Diş gıcırdatma sıklıkla stresle ilişkilendirildiğinden, bu bağlantı ilişkiyi açıklayabilir. Ek olarak, parazitlerin vagus siniri aracılığıyla beyinle iletişim kuran bağırsak üzerinde derin bir etkisi vardır. Bu, enfeksiyonlar tarafından üretilen toksinlerin beyin sinyallemesini bozabileceğini ve potansiyel olarak bruksizme katkıda bulunabileceğini düşündürmektedir. Bu karmaşık etkileşimleri tam olarak anlamak için daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır.
4. CİLTTE KOYU LEKELER
Ciltteki koyu lekelerin kesin nedeni tam olarak anlaşılmamış olsa da östrojen ve progesterona karşı duyarlılığın bu durumla bağlantılı olduğu bilinmektedir. Sonuç olarak doğum kontrol hapları, hamilelik ve hormon tedavisi gibi faktörler melazmayı tetikleyebilir. Ayrıca stres ve tiroid hastalığının da melazma oluşumuna katkıda bulunduğu düşünülmektedir.
5. KAŞ DÖKÜLMESİ
Kaş kılı dökülmesi, tıbbi olarak kaş hipotrikozisi veya kaş madarozisi olarak adlandırılır; kaşlarda saçların incelmesine veya eksik yamalarına yol açabilir. Bu durum hem erkekleri hem de kadınları etkileyebilir ve kaşların bir veya iki tarafında meydana gelebilir. Ek semptomlar arasında kaşıntı, kuru cilt ve vücudun diğer bölgelerinde saç dökülmesi veya incelmesi yer alabilir. Hormonal dengesizlikler, beslenme yetersizlikleri ve belirli cilt rahatsızlıkları gibi çeşitli faktörler kaş kılı dökülmesine katkıda bulunabilir. En etkili tedaviyi belirlemek için altta yatan nedeni tespit etmek önemlidir.
6. SARI GÖZYAŞLARI
Gözlerinizdeki meibomian bezleri, kuruluğu önlemeye ve yağlamaya yardımcı olan yağ üretir. Ancak, bu bezler çok fazla yağ üretirse, gözyaşlarıyla karışabilir ve sarı görünmelerine ve yağlı hissetmelerine neden olabilir. Sarı gözyaşları enfeksiyonlar veya alerjiler gibi diğer faktörlerden de kaynaklanabilir. Bu durumlarda, sarı renk bir enfeksiyondan kaynaklanan irin veya dış tahriş edicilere karşı bir reaksiyondan kaynaklanıyor olabilir.
7. AĞIZ YARALARI VE DİL ŞİŞMESİ
Bu semptomlar genellikle folat eksikliği oldukça ileri düzeyde olduğunda ortaya çıkar, bu yüzden göz ardı edilmemelidir. Diliniz şişmiş, kırmızı veya parlak görünebilir, özellikle uç ve kenarları çevresinde. Ayrıca, kırmızı kan hücrelerinin azalması nedeniyle yutma sırasında ağrı, dilde yaralar ve stomatit görülebilir.
8. CİLT VE TIRNAK SORUNLARI
Saç keratozu ve herpetiform dermatit, gluten intoleransıyla bağlantılı iki cilt rahatsızlığıdır. Semptomlar genellikle eller, gövde, yüz, kalçalar, dirsekler ve saç çizgisi gibi bölgelerde görülebilen kaşıntı ve döküntüleri içerir. Ek olarak, bireyler zayıflamış ve kırılgan tırnaklar yaşayabilir. Egzamaya benzeyen diğer cilt sorunları da glutenle ilgili reaksiyona işaret edebilir.
9. YÜZEN TABURELER
Dışkılar genellikle tuvalette batarken, vücudunuzdaki bazı değişiklikler bunların yüzmesine neden olabilir. Yediğiniz yiyecekler dışkınızda gaz oluşmasına katkıda bulunabilir ve bu da dışkının batmasını önleyebilir. Yüzen dışkı genellikle endişe edilecek bir durum değildir; ancak gaz üretebilecekleri için fasulye, süt veya elma gibi yiyeceklerin tüketimini azaltmayı düşünebilirsiniz.
10. SÜREKLİ ÜŞÜME HİSSİ
Hava soğudukça evinizi ısıtmak istemeniz doğaldır. Ancak, sık sık fazladan bir battaniyeye uzandığınızı fark ederseniz, bu düşük tiroid üretiminin bir işareti olabilir. Azalan tiroid hormonu seviyeleri metabolizmanızı yavaşlatabilir ve rahat bir sıcak odada bile üşümenize neden olabilir. Hipotiroidizm olarak bilinen bu durum, yorgunluk ve kilo alımı gibi diğer semptomlara da yol açabilir. Tiroid sorunundan şüpheleniyorsanız, uygun değerlendirme ve tedavi için bir sağlık uzmanına danışmanız iyi bir fikirdir. Vücudunuzun verdiği sinyalleri yakından takip etmek, olası sağlık sorunlarını erken fark etmek ve daha ciddi sorunların önüne geçmek için çok önemlidir.
Kaynak: BRIGHT SIDE