BM Barış Gücü'ne saldıran İsrail'e uluslararası tepkiler

Barış gücü askerlerinin uluslararası toplum adına en zorlu bölgelerde görev yaptığına dikkati çeken Harris, "Onlar muharip birlikler değil. Görevlerine her zaman saygı duyulmalıdır." değerlendirmesini yaptı.

Harris, UNIFIL'de görev yapan İrlanda askerlerinin durumu hakkında sık sık bilgilendirildiğini belirterek, "Tekrar tüm tarafları, BM Güvenlik Konseyinin 1701 sayılı kararını uygulayabilecek, İsrail'deki ve Lübnan'daki siviller için güvenliği sağlayabilecek şekilde acil ateşkes yapmaya çağırıyorum." ifadesine yer verdi.

İrlanda Başbakan Yardımcısı, Dışişleri ve Savunma Bakanı Micheal Martin de X'ten yaptığı açıklamada şunları belirtti:

"İsrail ordusunun Lübnan'daki UNIFIL pozisyonlarını hedef alması ve atış yapmasını güçlü şekilde kınıyorum. Barış güçlerini yaralamak ve onları tehlikeye atmak kınanmayı hak eden, kabul edilemez bir durumdur. İsrail'in bu askerleri koruma yükümlülüğü vardır ve yaptığı eylemler uluslararası insancıl hukuku ihlal etmektedir. Bu eylemlerin hesabının sorulması gerekir. İrlanda askerleri olaydan etkilenmedi. Hepsi güvende."

AB

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, X hesabından yaptığı paylaşımda, İsrail ordusunun konumları bilinen UNIFIL askerlerini hedef aldığını belirterek, "Lübnan'da bir başka çizgi daha tehlikeli bir şekilde aşılmıştır." değerlendirmesinde bulundu.

AB'nin Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi tarafından yetkilendirilmiş UNIFIL misyonu ve birliklerine desteğini yineleyen Borrell, "Hiçbir haklı gerekçesi olmayan bu kabul edilemez eylemi kınıyoruz." ifadesini kullandı.

İSPANYA

İspanya Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, hükümetin taraflardan UNIFIL birliklerine saygı duymasını talep ettiği ve birliklerin güvenliklerinin garantiye alınması gerektiği belirtildi.

Hükümetin İsrail'in UNIFIL'e ait gözlem kulesini hedef aldığı saldırıyı "şiddetle kınadığının" kaydedildiği açıklamada, "Barışı koruma operasyonlarına yönelik saldırılar, uluslararası insancıl hukukun ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) 1701 sayılı kararının çok ciddi bir ihlalidir." ifadesi yer aldı.

FRANSA

Fransa Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Christophe Lemoine, bakanlığın haftalık basın toplantısında yaptığı açıklamada, Fransa'nın dostu Lübnan'ın yanında seferber olduğunu söyledi.

Sözcü Lemoine, "İsraillilere söylüyoruz, savaş durmalı. Gazze'de yaşananları ve kabul edilemez ölü sayısını unutmuyoruz. Lübnan, yeni bir Gazze olamaz. Siviller hedef alınmamalı. Saldırılar ve tehditler sona ermeli. Çatışmanın diplomatik yollarla çözülmesi çağrısında bulunuyoruz. Tekrar diyalog yoluna gidilmeli. Bölgesel güvenliğe giden tek yol bu." ifadelerini kullandı.

UNIFIL'in Lübnan'ın güneyinde gerilimin azalması için kilit unsur olduğunu vurgulayan Lemoine, "UNIFIL Mavi Hat'ta sükuneti sağlamak ve gerilimin artmasını engellemek için kurulmuş bir Birleşmiş Milletler gücüdür. Fransa UNIFIL'i her zaman destekledi." dedi.

Lemoine, UNIFIL'in bölgede olağanüstü bir çalışma yürüttüğünü dile getirerek İsrail ordusunun UNIFIL'e ateş açması hakkında bilgisi olmadığını ifade etti.

İsrail ordusunun UNIFIL'i hedef almasını kınayıp kınamadığı sorusuna ise Lemoine, "Bu doğrulanırsa, evet, diye düşünüyorum. Bir kez daha söylüyorum, İsrail saldırılarını genel olarak kınıyoruz ancak şu anda bu bilgiye sahip değilim. UNIFIL unsurları hedef alınırsa, hiç şüphesiz, evet (kınıyorum)." diye konuştu.

AA muhabirinin, "İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Lübnan halkını Gazze'de yaşanan yıkımla tehdit etmesi üzerine bölgede bulunan Fransız askerlerinin güvenliği için endişeli misiniz?" sorusuna Lemoine, Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot'un Netanyahu'nun bu sözlerini "provokasyon" olarak nitelediğini hatırlattı.

Lemoine, "Bu provokasyon gerçekleşirse, Fransa'nın dostu olan ve halihazırda kırılgan durumda bulunan Lübnan'ı kaosa sürükler." diyerek, böyle bir durumun yaşanması halinde İsrail'in, Lübnan'a yönelik saldırılardan önce var olan güvenlik sorunlarından çok daha fazlasıyla karşı karşıya kalacağını ifade etti.

Bölgedeki durumu yakından takip ettiklerini vurgulayan Lemoine, bölgedeki Fransız vatandaşları için özel önlemler aldıklarını belirtti. Lemoine, bölgede UNIFIL bünyesinde görev alan Fransız askerlerine özel ilgi gösterdiklerinin altını çizdi.

AA muhabirinin, "Cumhurbaşkanı (Emmanuel) Macron'un yakın zamanda söylediği gibi, Fransa, İsrail'e silah sevk etmiyorsa veya artık sevk etmiyorsa, neden Fransa, atış kontrol sistemi ekipmanlarının teslimatına izin veren lisansları askıya almayı reddediyor? Halbuki İsrail'e 2023'te, özellikle atış kontrol sistemi ve füze ekipmanı için 75 ihracat izni verilmişken." sorusuna Lemoine, "Halka ve özellikle Gazze'deki halka karşı kullanılan saldırı silahlarını sevk etmiyoruz." yanıtını verdi.

Lemoine, Fransa Dışişleri Bakanı Barrot'nun bunu bölgeye yaptığı ziyaret kapsamında temasta olduğu herkese hatırlattığını aktararak, İsrail'e silah ihracatı konusunda "Silah veya füze ihracatına da izin vermiyoruz. Yaptığımız sevkiyatlar yalnızca askeri malzeme için parçalarla sınırlı kalıyor." ifadelerini kullandı.

Gönderdikleri parçaların, İsrail savunma sanayisi tarafından ihraç edilecek ekipmanlarda kullanıldığını savunan Lemoine, bu parçaların ayrıca Tel Aviv hükümetinin "Demir Kubbe" adı verilen savunma sistemi gibi İsrail'in savunma ihtiyaçları için kullanıldığını söyledi.

Lemoine, Fransa'nın tarih boyunca askeri malzeme ihracatı konusunda İsrail'in küçük bir ortağı olduğunu savundu.

Fransa'nın ortaklarıyla bölgedeki gerilimin azaltılması için çalışmaya hazır olduğunu ve bu yöndeki her türlü girişimin hoş karşılanacağını kaydeden Lemoine, ulaşılması gereken ana hedefin bir an önce bölgede ateşkes sağlamak olduğunu vurguladı.

Lemoine, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları kapsamında ölenlerin sayısının oldukça fazla ve bunun kabul edilemez olduğuna dikkati çekti.

İsrail dahil herkesin uluslararası hukuka uyma zorunluluğu bulunduğunun altını çizen Lemoine, "Fransa, İsrail'in sivil halkı ve aynı zamanda okul, hastane, yetimhane, mülteci kampı veya insani alanlar gibi temel altyapıları hedef alan saldırılarını her zaman katı şekilde kınadı. Güce başvurmak, bu çatışmanın diplomatik çözümünü erteliyor." değerlendirmesinde bulundu.

Bölgedeki gazetecilere yönelik saldırıları kınadıklarını dile getiren Lemoine, "Gazetecilerin özgürce ve güvende mesleklerini yerine getirmesi gerektiğini sürekli tüm taraflara hatırlatıyoruz." dedi.

İTALYA

İsrail ordusunun, Lübnan'da UNIFIL'in bir gözlem kulesini hedef alması ve 2 barış gücü askerinin yaralanması, BM gücünde 1000 kadar askeri bulunan İtalya'nın tepkisini çekti.

Başbakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, Başbakan Giorgia Meloni'nin bugün UNIFIL misyonunun batı sektöründen sorumlu komutan İtalyan General Stefano Messina ile telefonda görüştüğü ve Lübnan'daki İtalyan birliğinin durumu hakkında bilgi aldığı belirtildi.

Açıklamada, İsrail ordusunun açtığı ateşle iki İtalyan üs noktasının vurulduğu bilgisi yer aldı ve şu ifadeler kullanıldı:

"İtalyan hükümeti, İsrail makamlarına resmen protestoda bulunmuş ve UNIFIL birliğinin üssü yakınlarında yaşananların kabul edilemez olduğunu kararlılıkla yinelemiştir. Bu nedenle hükümet, Savunma Bakanı aracılığıyla İsrail'in İtalya Büyükelçisi'ni çağırmıştır. Dışişleri Bakanı Antonio Tajani ve Savunma Bakanı Guido Crosetto ile sürekli iletişim halinde gelişmeleri dikkatle takip eden Başbakan Meloni, Lübnan'da görev yapan askerlerimize güçlü bir destek mesajı iletmiştir."

İtalya Savunma Bakanı Crosetto da yaptığı yazılı açıklamada, bu sabah İsrail Savunma Bakanı Yoav Galant'ı aradığını belirterek, "Kendisine protestomu iletmek ve Lübnan'ın güneyindeki İtalyan birliğinin bulunduğu UNIFIL üslerinin yakınlarında özellikle de UNIFIL karargahına açılan ateşler de dahil olmak üzere, yaşananların benim için ve İtalyan hükümeti için kabul edilemez olduğunu hatırlatmak istedim. Askeri personelin güvenliğine azami özen gösterileceğine dair güvence alsam da İtalyan ve UNIFIL askerlerini riske atabilecek her türlü hatanın önlenmesi gerektiğini bir kez daha vurguladım." dedi.

İtalya Savunma Bakanı Crosetto, akşam saatlerinde düzenlediği basın toplantısında İsrail ordusunun, İtalyan askerlerinin de görev yaptığı UNIFIL'i hedef alan saldırısının "savaş suçu olabileceğini", İsrail'den bir an önce resmi ve gerçek açıklamalar beklediklerini belirtti.

BM GENEL KURUL BAŞKANI YANG

Düzenlediği basın toplantısında Birleşmiş Milletler (BM) 79. Genel Kurul Başkanı Philemon Yang'ın İsrail'in UNIFIL saldırısına tepkisinin sorulması üzerine BM Genel Kurul Sözcüsü Sharon Birch, "BM Genel Kurul Başkanı UNIFIL personeline yönelik saldırıyı kınıyor." açıklamasında bulundu.

Yang'ın UNIFIL'in barış ve güvenliği muhafaza etme konusunda kilit rol oynadığının bilincinde olduğunu belirten Birch, "Genel Kurul Başkanı, tüm taraflara uluslararası hukuk ve uluslararası insancıl hukuk uyarınca yükümlülüklerini yerine getirme çağrısı yapıyor." dedi.

ABD

AA muhabirinin sorusuna yazılı olarak cevap veren ve adının açıklanmasını istemeyen bir Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü, İsrail'in Lübnan'daki BM Barış Gücüne yönelik saldırısını değerlendirdi.

Sözcü, "İsrail'in Lübnan'daki BM Barış Gücü tarafından kullanılan iki pozisyonu ve bir gözlem kulesini hedef aldıklarına ilişkin haberlerden dolayı derin endişe duyuyoruz." ifadesini kullandı.

İsrailli muhataplarına hemen ulaşarak olayla ilgili daha fazla bilgi istediklerini belirten ABD'li sözcü, "İsrail'in Mavi Hat yakınlarında Hizbullah altyapısını hedef alan saldırılar düzenlediğini anlıyoruz ancak bu operasyonların BM barış gücü unsurlarının emniyet ve güvenliğini tehdit etmemesi önemlidir." değerlendirmesinde bulundu.

Öte yandan aynı konuyla ilgili günlük basın brifinginde değerlendirmeler yapan Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre ise henüz olayın çok yeni olduğunu ve muhataplarından olaya ilişkin daha geniş bilgi istediklerini söyledi.

Jean-Pierre, İsrail'in UNIFIL'i hedef almasına ilişkin spesifik bir değerlendirme yapmayacağını ancak genel anlamda barış gücü unsurlarının güvende olmaları gerektiğini kaydetti.

Jean-Pierre, "Barış gücü askerlerinin güvende ve emniyette olmalarını isteriz ancak spesifik olarak bu olayla ilgili söyleyebilecek bir şeyim yok." dedi.

*Haberin görseli AA tarafından servis edilmiştir, arşivdendir.