Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Covid-19 ile KKKA belirtileri benzerlik gösteriyor! Dikkat! Bu yıl vaka sayısında artış bekleniyor - Haberler
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Koronavirüs ile Türkiye'de sık görülen Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı benzer belirtiler gösteriyor. Viral kaynaklı bir hastalık olan Kırım Kongo kanamalı Ateşi, grip benzeri diye tanımlanan ateş, üşüme-titreme, baş ağrısı, kas ağrıları, halsizlik, bulantı, kusma ve ishal hemen pek çok viral hastalıkta gözlenebilecek belirtilerle kendini gösteriyor.

        Şikayetlerin kısa sürede daha ciddi bir tabloya dönüşebileceğini söyleyen Tıbbi Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Ziya Doymaz, "Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 2008 yılında 1.315 hasta ve 63 ölüm gözlenirken, bu rakam 2017’de 343 hasta ve 16 ölüm, 2018'de ise 479 hasta ve 27 ölüm vakası olarak bildirildi. Bu yıl rakamlar bunun biraz üzerinde olacak gibi ilerliyor" diye konuştu.

        REKLAM

        EN ÇOK ORTA VE KUZEYDOĞU ANADOLU'DA GÖRÜLÜYOR

        KKKA'nın ülkemizde en çok Orta ve Kuzeydoğu Anadolu bölgelerinde gözlendiğini belirten Prof. Dr. Doymaz, KKKA'nın başlangıç aşamasında bazı belirtilerde Covid-19 ile benzerlikler gösterdiğini belirterek, "Benzerlik söz konusu olabilir ancak, bu iki hastalık temel olarak farklılıklar göstermektedir. Kene ısırığı veya kırsal bağlantı hikayesi bu anlamda önemlidir" dedi.

        Covid-19’la KKKA enfeksiyonu arasında bağlantı kurmanın zor olduğunu dile getiren Prof. Dr. Doymaz, "Covid-19 nedeniyle kırsal bölgelerde daha fazla insanın daha fazla zaman geçirmesi nedeniyle artmış bir kene maruziyeti söz konusu olabilir. Bu da doğal olarak enfeksiyon riskini ve insidansı artırabilir" şeklinde konuştu.

        "AÇIK RENK GİYSİ GİYİLMELİ"

        Bu yıl KKKA vaka sayılarında bir artış olduğunun belirtildiğini kaydeden Prof. Dr. Doymaz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Tam sayıyı muhtemelen sezon sonunda öğrenebileceğiz. Alınması gereken bir dizi kişisel ve toplumsal önlemeler bulunmaktadır. Bunların tabii ki en önemlisi kene maruziyetinden kaçınılması konusunda yapılabileceklerdir. Burada açık renkli ve vücudun kene bulaşabilecek bölgelerini kapayan elbiseler giyilmesi, piknik, gezinti, kırsalda çalışma durumlarında korunma tedbirlerine uyulması gibi kişisel önlemlerden hastanelerde KKKA hastalarına sağlık hizmeti veren sağlık çalışanlarının korunmasına kadar bir dizi önlem sayılabilir."

        REKLAM

        KKKA'YA KARŞI TÜRKİYE'DE VE DÜNYADA AŞI ÇALIŞMALARI SÜRÜYOR

        Prof. Dr. Doymaz, KKKA hastalığına karşı etkin bir tedavi yönteminin olmadığını söyledi ve şunları söyledi: "Genellikle destek tedavileri denen bir dizi uygulama var ki; bunlar hastanın metabolizmasına yardımcı olabilecek destek tedavilerdir.

        Ülkemizde ve dünyada aşı konusunda çalışmalar var. Türkiye’de Faz 1 çalışmalarını tamamlamış bir aşı var. Bu sonuçlar maalesef yayınlanmadı. Ancak bildiğim kadarıyla oldukça olumlu bir sonuç alınmıştır. Daha sonra, bu aşı üzerinde çalışmalar durduruldu. Şu anda kullanılabilecek bir aşı mevcut değil ancak farklı gruplar, aşı üzerinde çalışmalarını sürdürüyor.

        Dünyada da aşı çalışmaları devam etmektedir. Özellikle Avrupa Birliği destekli aşı çalışmalarının muhtemelen 1 ya da 2 yıl içinde başarıyla sonuçlanabileceği belirtilmektedir."

        ANTİBİYOTİKLE HASTALIKTAN KURTULMAK EN İDEALİ AMA...

        "Aşıların amacı, öncelikle enfeksiyonları durdurmak olacaktır" diyen Prof. Dr. Doymaz, "KKKA’ye karşı birkaç yıl içinde etkin bir aşının geliştirilmesi beklenmektedir. Şimdiye kadar, viral enfeksiyonlara karşı tedavi yöntemleri açısından, aşılar konusunda olduğu kadar başarılı olunduğu söylenemez. Bu durum KKKA için de geçerli. Bakteriyel enfeksiyonlara karşı aldığımız bir antibiyotikle hastalıktan kurtulduğumuz gibi viral hastalıklarda da benzer bir tedavi etkinliğini yakalamak en ideali ancak bu ihtimal henüz ufukta görünmüyor" şeklinde konuştu.

        KENE ISIRIĞINA KARŞI NE YAPILMALI?

        Kene ısırığına karşı nelere dikkat edilmesi gerektiğini anlatan Prof. Dr. Doymaz, "Kenelerin yaşadığı yerlerde –kırsal alanlar, hayvan barınakları vb. yerlerde- çıplak ayakla dolaşmaktan sakınılmalı, beyaz renkli veya kenelerin kolayca görülebileceği açık renkte uzun kollu ve uzun paçalı elbiseler giyilmelidir. Vücut sıklıkla kontrol edilmeli ve vücutta yapışmış keneler bir cımbız veya pensle ağız kısmından sıkıca tutulup, baş ve ağız kısmı koparılmadan ve kene ezilmeden çıkarılmalıdır. Bu arada en kısa sürede bir sağlık kuruluşuna müracaat edilmelidir" dedi.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ