Yer altı dünyasının tuhaf harikaları
Birçok insan için yerin derinliklerine inmek rahatsız edicidir. Bu turistik merkezlerden bazılarını insanlar yapmış, bazılarını doğa. Listede Türkiye'den de bir yer var.
Zifiri karanlık bir uçuruma ya da dünyanın merkezindeki gizemlere doğru dalmanın korkutucu bir yanı vardır. En iyi ihtimalle bile yerin altında olmak klostrofobi (kapalı alan korkusu) hissetmenize neden olabilir, kaçamayacak gibi hissedip korkabilirsiniz.
Ne var ki insanlar var olduklarından beri madencilik için ya da mağaralarda korunaklı bir yaşam için yer altına inmiş. Yani yer altında saklı hâlde bulunan muhteşem fakat tuhaf cazibe merkezleri bulmak şaşırtıcı değil. Bu turist merkezlerinden bazılarını insanlar yapmış, bazılarıysa doğal harikalar. Bu muhteşem yer altı merkezlerinden dünyanın dört bir yanında bulabilirsiniz.
En sevilen ve popüler yer altı harikaları
Zipaquirá Tuz Katedrali, Kolombiya
Mühendislerin, madencilerin ve heykeltıraşların 200 metrelik tuz, kaya ve minerallerin altına bir katedral oymayı başarmaları inanılmaz etkileyici. Ancak Kolombiya'daki Zipaquirá Tuz Katedrali, bu başarının ötesinde. Güzelliğiyle insanı şaşırtan katedral, kesinlikle bir sanat eseri. Işık, katedralin içinden süzülüyor, odaları ve tünelleri mavi-mor sisle dolduruyor. Pazar günü katedrale giderseniz daha da tuhaf bir şey keşfedersiniz: Burası hâlâ kullanılan bir Roma Katolik kilisesi.
Salina Turda Tuz Madeni, Romanya
“Transilvanya yer altı lunaparkı” dendiğinde aklınıza korku filmleri gelebilir. Ama burası aslında hiç de ürkütücü değil. Yer altında, mağaramsı bir tuz madeninde inşa edilmiş olan Salina Turda da tam bir turist merkezi. Dönme dolaba binebilir, mini golf ya da bowling ve masa tenisi oynayabilir hatta bir maden gölünde tekne gezintisi yapabilirsiniz. Bir lunaparktan görmeyi bekleyeceğiniz hız trenleri olmasa da Salina Turda, muhteşem manzarası sayesinde bu eksiği fazlasıyla kapatıyor.
Under Restoranı, Norveç
Norveç’in Kristiansand kentinde bulunan Under, aslında yer altında değil de su altında. Bu şık restoran, yüzeyin beş buçuk metre altında yer alıyor. Misafirler yemeklerini yerken bir yandan da pencerelerden buzlu Kuzey Denizi akıntılarını izleyebiliyor. Deniz her ne kadar dalgalı ve fırtınalı olsa da Under’a ürkütücü bir sakinlik hâkim. Ama derinlerden ne çıkacağını asla tam olarak bilemezsiniz.
Derinkuyu Yer Altı Şehri, Türkiye
Nevşehir’in ilçesi Derinkuyu’daki yer altı şehrinin tarihi binlerce yıl öncesine dayanıyor. Derinkuyu, Kapadokya bölgesindeki en derin yer altı şehri. Sekiz kattan oluşan ve 85 metre derinliğe ulaşan dolambaçlı geçitleri ziyaret edebilirsiniz. Derinkuyu sakinleri, aşırı sıcaklıklardan kaçmak ve işgalcileri daha kolay püskürtmek için yer altına yerleşmişti. Bugün yer altı şehrinde kimse yaşamıyor fakat okul, dükkân ve kilise kalıntılarını görebilirsiniz. Derinkuyu, insanın hayatta kalma dürtüsünün büyüleyici bir örneğidir.
Ajanta Mağaraları, Hindistan
Ajanta’da 30’dan fazla mağara bulunuyor. Bu mağaralar, bir kayaya derince oyularak yapılmış ve şaşırtıcı derecede iyi ışık alıyor. Mağaraların içinde milattan önce bir ve ikinci yüzyıla tarihlenen müthiş Budist tapınakları, manastırları ve anıtları görebilirsiniz. Antik Hint duvar resimleri boyanmakla kalmamış, detaylı ve karmaşık süslemelerle işlenmiştir.
Thrihnukagigur Yanardağı, İzlanda
Bazen bir yanardağ kraterine tırmanmak veya onu uzaktan izlemek yetmeyebilir. Bazı insanlar, dosdoğru yanardağın içine girmek ister. Her ne kadar delice gelse de bunu İzlanda'daki Thrihnukagigur yanardağında yapabilirsiniz. Bir asansör sayesinde 213 metre aşağı inip yanardağın magma odasına adım atarsınız. Thrihnukagigur 4000 yıldır patlamadığından sönmüş volkan kabul edilir fakat bir yanardağla içli dışlı olmayı istiyorsanız adrenalin bağımlısı olmanız gerekir.