Ücrete zam yapılmaması mobbing midir?
Özel sektördeki işyerlerinde toplu iş sözleşmesine tabi olmayan işçilerin ücretleri işverence belirleniyor. İşçinin ücret zammı konusunda söz hakkı olabilmesi için işe girerken imzalanan sözleşmede hüküm bulunması gerekir. Peki yıllık enflasyonun yüzde 65 olduğu bir ortamda işverenin ücrete ilk yıl yüzde 20 zam yapması, ikinci yıl hiç zam yapmaması mobbing midir? Ahmet Kıvanç, Habertürk okurlarının sorularını yanıtladı
İŞVERENİN ÜCRETE ZAM YAPMAMASI MOBBİNG MİDİR?
Çalıştığım iş yerinde 11 yıllık kıdemim var. 2023 Ocak ayında diğer personele yüzde 50’lere varan zamlar yapılırken enflasyona rağmen bana yüzde 20 zam yapıldı. Temmuz ayında düzeltme yapılacağı belirtildi, birçok kişi iyileştirme alırken bana zam yapılmadı. Aralık ayında şirket karından personele prim verildi bana hiç verilmedi. 2024 Ocak ayında diğerlerine yüzde 40-50 oranında zam yapılırken bana hiç zam yapılmadı. Beni istemiyorlar ve yıldırma politikası ile işten ayrılmaya zorluyorlar. Bu durumda ne yapmalıyım?
SORULARINIZ İÇİN: akivanc@haberturk.com
1) Bireysel olarak anlaşma yoluna giderek "Beni istemiyorsunuz madem haklarımı verin, en azından işsizlik maaşı alayım" şeklinde teklifte bulunabilir miyim?
2) Anlaşmaya varmazlarsa nasıl bir yol izlemeliyim?
a) Maaş zam farklarını talep davası mı açmalıyım?
b) Zam yapmayarak beni çıkmaya zorladıkları için mobbing davası mı açmalıyım?
3) İki kere mesaiye kalmıştım toplantı kayıtları yazışmalarım da delil olarak mevcut. Şirket, kimseye mesai ücreti ödemiyor. Bu gerekçe ile iş akdimi feshedebilir miyim?
4) Zam yapmama gerekçesi olarak performansımın düşük olduğu söyleniyor. Eğer öyle ise enflasyona rağmen bu kadar uzun süre zam yapmayarak mobbing uygulayacaklarına çıkarmaları gerekmez mi? Bunu gerekçe sunabilir miyim? (İsmi saklı)
Anlattıklarınıza göre, 2022 yılında yüzde 64,27 enflasyona rağmen 2023 ocak ayında size sadece yüzde 20 oranında zam yapılmış. 2023 yılında yüzde 64,77 enflasyona rağmen ise bu yıl ocak ayında hiç zam yapılmamış. Söz konusu dönemde toplam yüzde 171 enflasyona rağmen ücret zammınız yüzde 20’de kalmış. 2022 yılında 100 TL olan ücretiniz reel olarak 44 TL’ye düşmüş.
Yargıtay’ın ücret zammı konusunda genel yaklaşımı, iş sözleşmesinde ücret zammı yapılacağına dair bir hüküm yoksa işverenin ücrete zam yapmak zorunda olmadığı yönündedir. Fiyat istikrarı olan dönemlerde bu yaklaşım kabul edilebilir ancak enflasyonun bu denli yüksek olduğu ortamda bu şekilde peş peşe çok düşük zam yapılması veya hiç yapılmaması aslında ücretin azaltılmasıdır. Bu da çalışma koşullarında esaslı değişiklik anlamına gelir. Yargıtay’ın, ücret zammı ile ilgili kararlarında yüksek enflasyonu göz önünde bulundurması gerekir.
Sorularınıza gelince, işverenle karşılıklı anlaşarak iş akdini feshetmeniz halinde kıdem tazminatınızı alsanız da almasanız da işsizlik maaşı alamazsınız. İşsizlik maaşı alabilmek için işverenin iş akdini tek taraflı feshetmesi gerekir.
İşveren anlaşmaya yanaşmazsa mobbing davasından olumlu sonuç alma ihtimalinizi zayıf görüyorum. Mobbing iddiasını işçi kanıtlamak zorunda ve bu da çoğunlukla başarısızlıkla sonuçlanıyor.
Yargıtay, iş sözleşmesinde hüküm bulunmayan hallerde ücret zammı konusunda aynı işi yapan kişiler arasında eşit davranma ilkesine bakıyor. Çünkü işverenin aynı işi yapan işçileri arasında eşit davranma borcu bulunmaktadır. Yargıtay, işverenin hiçbir gerekçe göstermeden diğer işçilere zam yaparken bir işçiye veya bazı işçilere zam yapmamasını haklı fesih nedeni kabul ediyor. Bu yönde verilmiş kararlar bulunuyor.
Ücretin süresinde ve tam ödenmemesi işçi açısından haklı fesih sebebidir. Fazla mesai ücreti de buna dahildir. Ancak, çoğu işyerinde sözleşmelerde haftalık belli saate kadar fazla çalışmaların ücretinin bordroya dahil edildiğine ilişkin hükümler yer alıyor. Öncelikle sözleşmenizde böyle bir hüküm olup olmadığını araştırmalısınız. Hüküm yoksa ve fazla mesai yaptığınızı kanıtlayabiliyorsanız fazla mesai ücretinizin ödenmemesi gerekçesiyle haklı fesih yapabilirsiniz.
Bu konuda adım atmadan önce hukuki yardım almanızda fayda vardır.
EYT’Lİ MEMURLAR SSK’DAN EMEKLİ OLABİLİR Mİ?
Sigorta başlangıç tarihim 1993, memuriyete giriş tarihim 2007 yılıdır ve memuriyet öncesinden 189 gün prim günüm bulunmaktadır. Toplam prim gün sayım 6000'den fazladır. Basında yer alan haberler doğru ise BAĞ-KUR ve SSK prim günlerinin eşitlenmesi bu sene içerisinde gerçekleşecek. Son 7 sene kuralı da iptal edilecek. Böyle bir durumda, benim gibi SSK girişi olan EYT'li memurlar 4/a (SSK) statüsünden emekli olabilecek mi? (Kerem S.)
Hükümet adına geçen yıl yapılan açıklamada küçük esnaf için BAĞ-KUR prim gününün 9000’den 7200’e indirileceği belirtildi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, bu düzenlemeyi orta vadede hayata geçireceklerini söyledi, bu yıl yapılacağına ilişkin bir açıklaması olmadı.
Son 7 yılda en fazla hangi statüde çalışılmışsa o statünün kurallarına göre emekli olunacağına ilişkin kanun hükmü yürürlüktedir. Bu konuda bir değişiklik söz konusu değildir.
Sizin ilk defa sigorta girişiniz 1993 yılı olduğu için emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) düzenlemesinden yararlanırsınız. Ancak, 4/a (SSK) değil 4/c (Emekli Sandığı) kurallarına tabi olursunuz. Buna göre, emekli olmak için 9000 prim gününü tamamlamanız gerekir.
EYT’li memur olarak SSK statüsünden emekli olabilmeniz için memurluktan ayrılıp 1260 gün (3,5 yıl) 4/a’lı olarak çalışmanız gerekir.
ENGELLİ EMEKLİ AYLIĞI MI NORMAL EMEKLİ AYLIĞI MI AVANTAJLIDIR?
Sigortalı çalışmaya 5 Eylül 1999 tarihinde başladım. Halen bir özel bankada çalışmaktayım. 2012 yılında böbrek nakli oldum ve yüzde 73 engelli olarak çalışmaya devam etmekteyim. Şu an 8.250 prim günüm bulunuyor. Sizden öğrenmek istediğim 5 Eylül’de EYT hakkımdan mı emekli aylığı bağlatmak avantajlı yoksa şu an mevcut durumda engelli erken emekli aylığı mı daha avantajlı? (Uğur A.)
Engelli raporu bulunanlar, engellilik oranına göre aranan sigortalılık süresi ve prim günü koşulunu tamamladıklarında yaşa bakılmaksızın emekli olabilirler. Engelli indiriminden yararlanarak emekli olanların aylıkları, düşük prim günü ile emekli olduklarından normalden daha düşük olabiliyor. Ancak sizin prim gününüz EYT kapsamında normal emeklilik için de yeterli bulunuyor. EYT kapsamında eylül ayında emekli olmakla engelli indiriminden yararlanarak şimdi emekli olmak arasında aylık tutarı bakımından fark olmaz. Engelli raporunuz varsa ve vergi indiriminden yararlanıyorsanız şimdi emekli olduğunuzda daha erken aylık almaya başlarsınız.
DÖRT ÇOCUĞU OLAN KADIN NE KADAR DOĞUM BORÇLANMASI YAPABİLİR?
Eşim 1985 doğumlu. 2001 SSK girişli ve 1200 civarı prim günü bulunmakta. 2015 sonrası doğan 4 çocuğumuz var. Ne kadar doğum borçlanması yapabilir ve ne zaman emekli olabilir? (Celal K.)
Esnaf, memur ve işçi statüsündeki kadınlar sigortalı çalışmaya başladıktan sonra doğan çocukları için 2 yıla kadar boşta geçen süreleri hizmet borçlanması yaparak emekliliklerine saydırabilirler. Bir kadın toplam 3 çocuk için toplam 6 yıla kadar süre için hizmet borçlanması yapabilir. Buna göre eşiniz 4 çocuktan 3’ü için 6 yıla kadar borçlanma yapabilir.
Yukarıda vurguladığım gibi, çocuk 2 yaşını dolduruncaya kadar çalışmadan boşta geçen süreler için borçlanma yapılabiliyor. En çok hangi çocuklar için borçlanma hakkı varsa o çocuklar için borçlanma tercihinde bulunmalıdır. Üç çocuk için 720’şer günden toplam 2.160 güne kadar borçlanma yapabilir.
Eşinizin şu an 1200 prim günü olduğunu varsayalım, 2160 gün de borçlanma yaptığında toplam prim günü 3.360 güne çıkar. Eşiniz ilk defa sigortalı çalışmaya 2000 yılından sonra başladığı için 25 yıl sigortalılık ve 4500 prim günüyle kısmi emeklilik hakkından yararlanarak 58 yaşında emekli olabilir. Bu amaçla prim gününü 4500’e tamamlayacak şekilde çalışmaya devam edebilir veya isteğe bağlı sigorta primi ödeyebilir. Ancak, isteğe bağlı sigorta priminin 1259 günü aşmamasına dikkat etmelidir.